-ERGÜN: BU GEMİ SAĞLAM BURSA (A.A) - 02.08.2011 - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, ''Özellikle Avrupa ve ABD ekonomilerinde yaşanan borç ve bütçe açıklarıyla ilgili sıkıntılar, dünya ekonomisini tehdit etmeyi sürdürüyor. Şayet fırtına çıkarsa, dalgalanmalar olabilir, ancak bu gemi sağlamdır ve yoluna hasar almadan devam edecektir'' dedi. Ergün, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Organize Sanayi Bölgesinin (OSB) kuruluş anlaşmasının 50. yılı dolayısıyla Altınceylan Tesislerinde verilen iftarın ardından düzenlenen kutlama programında, konuşmasına, Ramazan ayının ülkeye, Türk milletine ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini, bu mübarek zamanların sevginin ve hoşgörünün artmasına vesile olmasını dileyerek başladı. Ergün, yatırım ortamının iyileştirilmesinde, girişimcilere ortak idari, teknik ve altyapı hizmetleri sunan organize sanayi bölgelerinin önemli bir rolünün bulunduğunu vurgulayarak, ''Yatırımların işbirliği anlayışıyla yapılması, enerji, çevre ve ulaşım gibi asgari altyapı şartlarının tek bir elden yönetilmesine, üretim maliyetlerinin azalmasına ve kalite standardının yükselmesine zemin hazırlamaktadır'' dedi. Küresel rekabet gücü kazanılması için gereken yenilikçi iş kültürü, kalite odaklı üretim anlayışı ve yüksek katma değer oluşturma gibi niteliklere ancak planlı bir sanayi politikasıyla ulaşılabileceğini belirten Ergün, şunları söyledi: ''Türkiye, 2023 yılında yıllık 500 milyar dolar ihracat yaparak dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmayı hedefliyor. Bu hedefe ulaşmak için sadece üretmek kafi gelmiyor, ileri teknolojili ve yüksek katma değerli üretim yapmak gerekiyor. Üretim yapımız için de yüksek teknolojili ürünlerin payını en az yüzde 20 seviyesine çıkarmamız icap ediyor. Hükümet olarak, bu zaruretin farkındayız. Bu nedenle, yeni dönemdeki kamu yapılanmasında, bilim ve sanayi alanlarına hizmet edecek bir Bakanlık tesis ettik. Bakanlığımızın yeni yapısı, ülkemizde üniversite sanayi işbirliğinin tesis edilmesine, yenilik ve teknoloji üretme kapasitemizin artmasına büyük katkı sağlayacaktır. Bu konuda, Bakanlık olarak üniversitelerle, sivil toplum kuruluşlarıyla, ticaret ve sanayi odalarımızla, OSB yönetimleriyle azami derecede işbirliği tesis etmeye kararlıyız. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın ve Organize Sanayi Bölgesi'nin de bize en üst derecede katkı sağlayacağına inanıyorum.'' Bakan Ergün, geride bırakılan 8-9 yıllık sürenin, ağırlıklı olarak makro reformları hayata geçirdikleri bir dönem olduğunu dile getirerek, önümüzdeki dönemde ise ağırlıklı olarak mikro reformların ve KOBİ'lerin rekabet gücünü artıracak politikaların hayata geçeceğini bildirdi. Bu noktada, OSB'lerin üniversiteler ve mesleki eğitimle ilişkisini geliştirmeye büyük önem verdiklerini vurgulayan Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü: ''OSB'lerde meslek liseleri kurmaya başladık, önümüzdeki dönemde bu uygulamayı hızla yaygınlaştıracağız. Ülkemizdeki OSB'lerde meslek liseleri kurarak, sanayiciyle mesleki eğitim arasında doğrudan bir temas da sağlamış olacağız. Hatta bunun da ötesine geçerek, bazı meslek yüksek okulların, mühendislik ve işletme fakültelerinin, Ar-Ge merkezlerinin OSB'ler içinde kurulması yönünde de adımlar atacağız. Yapacağımız bu tür çalışmalara vereceğiniz katkılardan dolayı sizlere şimdiden teşekkür ediyorum.'' -''GEMİ SAĞLAMDIR VE YOLUNA HASAR ALMADAN DEVAM EDECEKTİR''- Türkiye'nin bugün makro ekonomik dengeler açısından dünyada en fazla takdir toplayan ekonomilerin başında geldiğini ifade eden Ergün, şunları kaydetti: ''Özellikle Avrupa ve ABD ekonomilerinde yaşanan borç ve bütçe açıklarıyla ilgili sıkıntılar, dünya ekonomisini tehdit etmeye devam ediyor. Şayet fırtına çıkarsa, dalgalanmalar olabilir, ancak bu gemi sağlamdır ve yoluna hasar almadan devam edecektir. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Türkiye, dünyada muhtemel bir krize karşı en hazırlıklı ekonomilerden birisidir. 2011'in ilk çeyreğinde yüzde 11 oranında büyüdük ve dünyada çift haneli büyüyen tek ekonomi olduk. Bu yıl seçim yılı olmasına rağmen popülizm yapmadık, bütçe açıklarını azaltmaya devam ettik. Cari açıkla ilgili bazı sıkıntılarımız olduğu bir gerçek, ancak bu konuda da gerekli önlemleri alacağımızdan herkes emin olsun. Bugün girişimcilerimizin önündeki makro ekonomiden ve bürokrasiden kaynaklanan engelleri büyük ölçüde geride bıraktık. Sanayi Strateji Belgesi, KOBİ Strateji Belgesi ve sektörel strateji belgeleriyle, mikro reformlar için gerekli yol haritalarını oluşturduk. Türkiye, her geçen gün, daha kaliteli ve rekabet gücü yüksek bir üretim yapısına doğru kayıyor.''
