Politika

ERDOĞAN'IN MERKEL'DEN AB RİCASI BERLİN (A.A)

09 Ekim 2010 16:56

-ERDOĞAN'IN MERKEL'DEN AB RİCASI BERLİN (A.A) - 09.10.2010 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sürdürmekte olduğumuz üyelik müzakere sürecinde Avrupa Birliği'nin verdiği taahhütlere sadık kalmasını beklediğimizi de değerli dostum şansölyeden özellikle rica ettim''dedi.  Başbakanlık Binası'nda kahvaltıda bir araya gelen Erdoğan ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı yaptılar.  Erdoğan, Almanya'nın Avrupa Birliği içindeki ağırlıklı konumu gereği, Türkiye, Avrupa Birliği ilişkilerinin de gündemlerinde yer alan konulardan birisi olduğunu belirterek, şunları söyledi: ''Sürdürmekte olduğumuz üyelik müzakere sürecinde Avrupa Birliği'nin verdiği taahhütlere sadık kalmasını beklediğimizi de değerli dostum Şansölye'den özellikle rica ettim. Bu bağlamda ayrıca AB katılım sürecinde herhangi bir yavaşlamaya mahal vermeyerek, bu süreci başarıyla tamamlamaya kararlı olduğumuzu belirttim. Ve uluslararası toplumun gündeminde yer alan bölgesel konularda da Sayın Şansölye ile kapsamlı görüş alış verişinde bulunduk bulunmaya da devam edeceğiz. Ülkelerimizin bu konudaki politikalarının büyük ölçüde örtüştüğünü görüyorum. Tabii farklı düşündüğümüz konular da şüphesiz ki olabilir, olacaktır da. Bir başka konu da Avrupa Birliği ülkeleri tarafından uygulanan konular ki bu da gerek vizede bizim farklı AB üyesi ülkelerle yaptığımız çalışmalar var. Ve yine bizim çevre ülkelerle başta Rusya olmak üzere, Sırbistan gibi Yunanistan gibi ülkelerle yaptığımız çalışmalar var. Ve Güney'de, Suriye, Ürdün, Lübnan onlarla yaptığımız çalışmalar var. Ve Almanya'ya bu çalışmayı çok farklı bir noktaya taşıyalım arzusu var. Çünkü biz özellikle öğrenci, bilim adamları, iş adamları noktasındaki dayanışmada bu vize konusunun kolaylaştırılmasını, hallini hatta yani bir Avrupa Birliği sürecinde, Gümrük Birliği üyesi olan Türkiye ile bunun yanında, Gümrük Birliği üyesi olmanın ötesinde bir özellikle müzakereci bir ülke olması hasebiyle Türkiye'nin bu durumunun gözden geçirilmesi gerektiğini de ifade ettik. Türk-Alman ilişkilerinin ayrıcalıklı konumundan da yarar, Almanya'nın, Avrupa'nın diğer ülkelerine de örnek olacak şekilde bu konuda olumlu bir yaklaşım içerisinde olacağına inanıyorum.'' -ASİMİLASYON VE ENTEGRASYON- Erdoğan, bir gazetecinin  ''2 yıl önce Köln'de yaptığınız açıklamadaki 'Asimilasyon bir insanlık suçudur' cümleniz çok tartışıldı, halen tartışılıyor bu konudaki tavrınızda bir değişiklik var mı? Aynı cümleyi bugün de söyler miydiniz?'' sorusuna da şu yanıtı verdi: ''Ben bu konuyu adeta matematik olarak görüyorum, iki kere iki dört eder ve bunun bilimsel bir alt yapısı var. Yani asimilasyon tanımını şöyle masaya yatırdığımız zaman, iyi ele alırsak bir insanın değerlerinin devşirilmesidir. Bu, zaman zaman zorla devşirilmesidir. Bu, dinde,kültürde, bir değişime zorla tabi tutulmasıdır. Örflerinden, adetlerinden, geleneklerinden zorla tecrit edilmesi soyutlanmasıdır ki insanoğlunu bura zorlamak kesinlikle bir insanlık suçudur. Bu düşüncemde herhangi bir değişikliğin olması mümkün değildir. Bunu ben söylemiyorum, bunu bilim söylüyor. Aynı şekilde entegrasyon noktasında da bir insanın bulunmuş olduğu farklı topluluğun yaşamına, değerlerine her şeyine saygı duyması, onlarla uyumlu olması, bir entegrasyon içerisinde, bir yaşam birliğini orada sağlamasının da çok çok önemli olduğuna inanıyorum. Bu noktada soydaşlarımızın Alman toplumu içerisinde üzerindeki görev yerine getirmesi gerekir. Alman toplumu ile bir uyum içerisinde olmasını kendi mutluluğu, kendi huzur içinde önemli olduğuna inanıyorum. Alman toplumunun da huzuru için önemli olduğuna inanıyorum. Eğer burada elli yıldır yaşıyorsak bu entegrasyonu sağlamamız lazım ki mutlu bir yaşam içerisinde olabilelim.'' -TERÖRİZMLE MÜCADELE DE DESTEK İSTEĞİ- Başbakan Erdoğan, terörizimle mücadele konusunda başta Almanya olmak üzere, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin desteklerini de istediklerini ifade ederek, ''Zira ülkemizdeki terör örgütü, malum Avrupa Birliği'nin terör örgütü ilan ettiği bir örgüttür. Ama farklı isimler altında Avrupa Birliği üyesi ülkelerde faaliyetlerini sürdürmektedir. Bu konudaki ortak mücadele platformunu güçlendirmemizin... Bu konuda içişleri bakanlarımıza zaten gerekli talimatlar her iki tarafta da verilmiş vaziyette'' diye konuştu.