Gündem

'Erdoğan'ın gazetecilerle toplantısı, ikinci akil adamlar operasyonudur'

MHP lideri Devlet Bahçeli, Başbakan'ın gazetecilerle Dolmabahçe'de yaptığı toplantı için 'Eğer orada 47 kişi, değil de 47 boş sandalye olsaydı bu kadar pişkin bu kadar fütursuz olamazdı' dedi

07 Ocak 2014 13:50

MHP Genel Başkan'ı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarına ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Dolmabahçe'deki ofisinde gazetecilerle yaptığı toplantıya dair önemli açıklamalarda bulundu. Bahçeli, "Başbakan Erdoğan Dolmabahçe’de bu kez 47 kişiyle bir araya gelmiştir. Bize göre bu adı konmamış ikinci akil adamlar operasyonu için hazırlık girişimidir. Bu klonlanmış, akilleri ihtimaldir ki el altından görevlendirilmişlerdir" dedi.

İşte Bahçeli’nin konuşmasından satırbaşları:

Tarihin hiçbir döneminde hırsızlık övülmemiştir. İnsanlığın hiçbir döneminde hırsızlar el üzerinde tutulmamıştır. Başbakan Erdoğan ve hükümeti 17 Aralık ile beraber şapır şapır dökülmeye başlamıştır.  Başbakan Erdoğan görevini kötüye kullanmıştır.Rüşvetçilere karşı hoşgörülü olan Başbakan Erdoğan polise ve yargı mensuplarına karşı acımasızdır. Başbakan’a bakılırsa ortada komplo, tezgah, kirli oyunlar vardır.

 

'Başbakan akıl sağlığını kaybetmiştir'

 

Başbakan’ın frenler öylesine patlamıştır ki kendisine ve hükümetine karşı küresel bağlantılı suikast yapıldığını yorulmaksızın üç haftadır tekrarlamaktadır. Anlayacağınız her yer komplo her  yer tuzak her yer, dışarıda bulunan taşeronların güdümü altındadır. Yani anlayacağınız yolsuzluk yalan iddiaların alayı düzmecedir.

Sanki hükümet yokmuş gibi paralel hükümet gulyabanisi oluşmuştur. Bize göre Başbakan akıl sağlığını kaybetmiştir. Başbakan Erdoğan hem kendisini hem de aziz milletimizi andırmaktadır. Ancak Başbakan’ın hesabı bu kez tutmayacaktır.Başbakan komploculuğu bırakmalı ve uzak doğudan sorularımıza cevap vermelidir. Bu nasıl bir örgüttür ki, bir bakan ve ailesi İranlı bir iş adamının uçağıyla Umre’ye gitmişti.

 

'Kutuplarda seni çekemeyenler mi tekerine çomak soktu'

 

Bu nasıl dış mihrakların oyunudur ki bakanlar elbise kılıflarıyla gönderilen paraları cebe indirmiştir. Bu nasıl bir küresel suikasttır ki bir banka genel müdürünün ayakkabı kutusundan 4,5 milyon dolar para çıkmıştır. Hangi dış mihrak bunu yapmıştır. Mesela kutuplarda seni çekemeyenler mi tekerine çomak sokmuştur. Başbakan yargıya çamur atmaktadır.

Yargı mensuplarını iftiralarla yıpratmaya çalışan başbakan geçmişte bambaşka açıklamalar yapmıştır. Başbakan Erdoğan 2008 tarihli grup konuşmasında “hukuk terazisine konan taşları bir bir kaldırıyoruz hukuk devletine çeteler mafyalar olmaz” diyerek önemli bir tespitte bulunmuştur. O halde bugün çeteler devlete kadar sirayet ettiyse hukukun üstünlüğünden nasıl bahsedilecektir.

 

'Bırak hukuk çalışsın'

 

Biz de Başbakan’a diyoruz ki bırak da hukuk çalışsın. Bırak da akla senin gibi karalar ortaya çıksın. Başbakan Erdoğan’ın bugünkü hali dününü kökten yalanlamaktır. Yargı kendisine dokununca birden bire ayağa kalkan Başbakan’la geçecek bir saniye bile israftır.Türkiye’de iktidarın el değiştirmesi için daha ne lazımdır. Tıkanan sitemin açılması istikrara kavuşulması için gün bugün değilse ne zamandır. Devletin düze çıkması için Başbakan ve hükümeti sandık yoluyla gönderilmelidir.

Başbakan Erdoğan Dolmabahçe’de bu kez 47 kişiyle bir araya gelmiştir. Bize göre bu ikinci adı konmamış ikinci akil adamlar operasyonu için hazırlık girişimidir. Dolmabahçe’ye katılan değerli birkaç isimi dışarıda bırakırsan kuru kalabalık yeni bir psikolojik harekat için kedilerini Başbakanlarına sunmuşlardır.

Bu klonlanmış, akilleri ihtimaldir, ki el altından görevlendirilmişlerdir. Başbakan’ın orada yaptığı konuşmaya bir kişi bile itiraz etmemiştir. Eğer orada 47 kişi, değil de 47 boş sandalye olsaydı bu kadar pişkin bu kadar fütursuz olamazdı. Nasıl olsa kale boştur. Nasıl olsa  Başbakan’ın şutu auta gitse bile ‘GOL’ diye bağıracak yardakçılar mevcuttur.

Yargının ve yürütmenin içine sızan paralel örgütün kararnamelerini kim hazırlamış atamalarını kim yapmıştır. Milli varlığımız kimler tarafından korunacaktır. Koskoca Türk devletini paralel yapılanmalara peşkeş çeken recep Tayyip Erdoğan neden sızlanmaktadır. Suç sabittir v faili Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bize göre gündemde yargı darbesi değil iktidar darbesi ve ihaneti, vardır. Kendilerini ve yakınlarını haram para içinde yüzdürenleri Türk milleti bağışlamamalıdır.

Başbakan’ın malum danışmanı kumpas açıklamasıyla TSK’nın önünü açmaktadır. Bu sözcüğün tedavüle sokulmasıyla TSK suç duyurusunda bulunmuştur. Başbakan da yeniden yargılamaya sıcak baktığını söylemiştir. Başbakan’a karşı şirinlik yarışına giren TBB Başkanı da kendisine göre inisiyatif almıştır. Bu sinsi bir kurgudur. Bize göre yapılanlar gündemin yeniden yargılamaya sabitlemesidir.

TBB başkanı acaba Başbakan’a rüşveti ve yolsuzluğu hatırlatacak feraseti göstermiş midir. Madem TSK’ya kumpas kurulduğu zımnen kabul edilmişti bu kumpasın tarafları yargı önüne çıkarılmalıdır. Aradan yedi yıl geçtikten sonra pardon demek düne kadar darbe davalarının savcısı olan Başbakan ve yandaşlarını kurtaracak mıdır? Yılların hesabını kim verecek intihar eden subayla nasıl geri gelecek. Türk ordusunun teröristlerle aynı kategoriye sokulmasını kim nasıl izah edecek.

Sayın Engin Alan’ı 18 yıla mahkum edenler kime ne anlatmaya çalışmaktadır. Başbakan’ın gündeminde kumpası bahane ederek İmralı canisini serbest bırakmak var mıdır? Çelişki abidesi başbakan bana mı sordunuz da milletvekili yaptınız dedi.

Tüm taraflara açıkça söylüyorum kumpasçılar hesap vermeden TSK üzerinden PKK’ya can simidi uzatılmasını tasvip etmeyiz buna sonuna kadar mücadele ederiz. Bize göre milletvekilimi Engin Alan suçsuzdur. PKK’lılar serbest bırakılması ise şerefsizce yazılan iğrenç bir oyundur. Prensipte yeniden yargılanmaya olumlu baksak da PKK’nın aklanmasına İmralı canisi serbest bırakılmasına izin vermeyeceğiz.