Gündem

Erdoğan'dan gazetecilere: Çok zor sorular sormayın...

"Gelin, Türkiye’nin geleceğini beraber inşa edelim"

02 Ekim 2017 11:28

Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 26’ncı dönem 3’üncü yasama yılı açılışında konuşan  Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin gerçekleştirdiği referanduma uluslararası camiadan destek gelmemesi ve bölge ülkelerinden birbiri ardına gelen yaptırımların etkili olmaya başlamasından dolayı gegin olmadığı söyledi. Selvi, gazetecilerin Erdoğan'a "Resepsiyona gelecek misiniz?" sorusunun ardından Erdoğan'ın "Geleceğim, çok zor sorular sormayın ama" dediğini aktararak rahat tavırlarına dikkat çekti.  

Abdülkadir Selvi'nin "Üslup ve yaklaşım değişiyor" başlığıyla (02 Ekim 2017) yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:

"Bağımsızlık referandumunun yapıldığı 25 Eylül öncesinde iktidarda müthiş bir gerginlik vardı. Ancak referanduma uluslararası camiadan destek gelmemesi, bölge ülkelerinden birbiri ardına gelen yaptırımların etkili olmaya başlaması Ankara’yı biraz rahatlatmış görünüyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’da gergin değildi.

Meclis’ten ayrılırken gazetecilerle arasında şu diyaloglar yaşandı.

- Resepsiyona gelecek misiniz?

- Geleceğim.

- Sorularımız olacak.

- Çok zor sorular sormayın ama.

Kongre esprisi

Erdoğan, Meclis Başkanı’nın makamındaki sohbette de esprili tavrını sürdürüyor.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye, “İl kongrelerini tamamladınız mı?” diye soruyor, MHP Lideri, “Bir-iki il kaldı, tamamlanmak üzere” karşılığını verince, Başbakan Binali Yıldırım’a dönüp “MHP işini tamamlamış durumda, daha sizin çok işiniz var” diye takılıyor.

Cumhurbaşkanı’nın mesajlarını tek tek sıralamayacağım. Ancak konuşmasını, “Gelin, Türkiye’nin geleceğini beraber inşa edelim” çağrısıyla bitirmesi önemliydi.

Bu çağrının ardından keşke Meclis Başkanı’nın makamında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, MHP Lideri Devlet Bahçeli ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın buluşması CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla tamamlanmış olsaydı. Keşke Meclis’in açılışında HDP sıraları boş olmasaydı. HDP’liler, Edirne Cezaevi’nin önünde olmak yerine Meclis’te olmayı tercih etse, biz de milletvekillerinin yerinin cezaevi değil, Meclis olduğunu değerlendirseydik.

Çünkü başka Türkiye yok."