Politika

ERDOĞAN:  ''TEVEKKÜL EDER YOLUMUZA DEVAM EDERİZ'' ANKARA (A.A)

01 Şubat 2011 18:21

-ERDOĞAN:  ''TEVEKKÜL EDER YOLUMUZA DEVAM EDERİZ'' ANKARA (A.A) - 01.02.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Biz sadece tedbiri alırız; ondan sonra tevekkül eder yolumuza devam ederiz. Erdoğan, Kırgızistan'a yapacağı ziyaret öncesinde Esenboğa Havalimanında düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan, Mısır'a öngörülen ziyareti gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceğini soran bir gazetecinin, ''Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek ve bölge ülkelerinin liderleriyle bu konularda bir temasınız oldu mu?'' sorusunu yanıtlarken, mevcut tablo karşısında Mısır'a yapacağı ziyareti iptal etmediğini, ancak şu anda ertelendiğini belirtti. Başbakan Erdoğan, ''Durum normale döndüğünde bu ertelenen ziyareti süratle gerçekleştireceğim. Çünkü Mısır bizim için bir kardeş ülkedir. Bu programlanan ziyaret şu andaki durum sebebiyle uygun düşmemektedir. Fakat normale döndüğünde inşallah gerçekleştiririz'' dedi. Başbakan Erdoğan, bölgedeki bazı liderlerle görüşmelerinin olduğunu ve olacağını da dile getirerek, şöyle dedi: ''Bugün yaptığım açıklama aslında bir genellemedir. Mısır'ın şahsında bir genellemedir ve bu ileri demokrasilerin ne durumda olduğunu ve bunun bölgede önemli uygulayıcılarından birisi olan Türkiye olarak bizim durumumuz zaten ortadadır. Neyi nasıl yaşadığımızı zaten ortaya koyan bir ülkeyiz. Bölgede de halkın iradesine saygı duyulması noktasında hakların, özgürlüklerin karşısında bütün liderlerin bu hassasiyeti göstermesinin gereğini ifade etmek istiyorum. Bu da bir kardeş olarak, bir arkadaş olarak her bir liderin bir tavsiyesi olması gerekir diye düşünüyorum. Temennim odur ki bölgede halkıyla yönetiminin gerçekten birbirine öz güven içinde olduğu, güvendiği ve taleplerinin karşılığını bulduğu bir sürecin, yaşam sürecinin bölgede bir huzura, refaha vesile olacağına inanıyorum. Temenni ederim ki Tunus ve Mısır'da atılacak adımlar, bunun güzel örneklerini oluşturur.'' -SUİKAST İDDİALARI- MİT'in hazırladığı raporunda kendisine İstanbul'da suikast yapılacağı şeklinde bilgi bulunduğu şeklindeki iddiaların sorulması üzerine de Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı: ''Geçmişte MİT'in edindiği bilgiler noktasında bizimle de bu konuları paylaştıklarında bizim duruşumuz belli, biz sadece tedbiri alırız; ondan sonra tevekkül eder yolumuza devam ederiz. Çünkü siyasetin yapısında, fıtratında tarihten bu yana olanlar ortadadır. Zaman zaman söylediklerimiz bazı ortaya koyduklarımız olmuştur. Biz, kadere inanmış insanlarız. Onun için kederden de pek imtina etmeyiz yola aynen devam ederiz. Bunlar olağan şeylerdir, olur... Herkes görevini yapacak, onlar da görevini yapacak, biz de görevimizi yapacağız. Çünkü kötü olmazsa iyinin kadri bilinmez, iyinin kadri kıymeti, ancak kötü ile takdir edilir. Bu değerlendirme bir fırsattır. Bunu böyle bilmemiz lazım.'' -24 BARONUN ORTAK AÇIKLAMASI- Erdoğan, ''CHP'nin direniş çağrısının ardından 'yargının ele geçirildiği' iddiasıyla  24 Baro başkanını yaptığı ortak açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna da şu yanıtı verdi: ''Ben bu ifadeyi doğru bulmuyorum. Bu bir direniş çağrısı değildir. CHP'nin direniş çağrısı yapabilmesi için sandıklar mı ortada yok, neyin direnişini yapıyorlar. Ülkeden mi kovuluyorlar? Bu ülkede demokratik hakları mı ellerinden alınıyor? Ben hangi şartlarda sandığa gidiyorsam, onlar da aynı şartlarda sandığa gidiyor. AK Parti olarak, 2002 seçimlerine CHP'den daha iyi şartlarda mı gittik? O seçimlere gittiğimiz de biz, CHP'nin aldığı devlet yardımını mı alıyorduk? Onun gibi oturmuş, kurulmuş bir teşkilat yapımız mı vardı? 16 aylık bir partiydik. Ama 16 aylık bir parti olmamıza rağmen Cumhuriyetten daha önce kurulduğunu söyleyen CHP'nin bu yöneticileri ne oldu? Milletten sandıkta bir ders aldı. Bundan sonra da bu CHP'nin yönetici kadroları; 'aynı şartlarda yürümüyoruz, koşmuyoruz' demeye başladılar.  Bu şartları siz kendiniz oluşturdunuz, sağ olun bizi güçlü kıldınız. Şu anda biz, millet nezdinde güçlüyüz, ama biz hiçbir zaman milletimizi sokağa davet etmedik, biz milletimizi sandığa davet ettik ve sandıkta demokrasi paylaşılır ve cumhur sandıkta iradeyi kullanmak suretiyle takdirini yapar. Cumhur, hiçbir zaman sokağa dökülerek, cam çerçeve indirerek, demokrasinin tamamen reddettiği yani 'ordu göreve' demek suretiyle orduyu kendi görevinin dışında farklı bir mecraya çekme davetini, böyle bir talihsizliği hiçbir zaman 22 Temmuz seçimleri öncesinde yapanlar gibi bizler yapmadık. Bunu yapanların kimler olduğu belli. Ergenekon denilen olayın içinde olanların hepsinin bu işin içinde oldukları işte çıktı ortaya... İstihbarat örgütleri artık belgelerle çıkarıyor mu? Çıkarıyor. Hepsi ortaya çıkıyor görüyoruz. ülkemizin üzerinde ne oyunlar oynanmış, hala oynanmaya devam ediyor.''