Gündem

'Bağış' tartışması | Erdoğan: Milletimiz göz boyamaya çalışanla, halis niyetle hizmet edenin ayrımını böyle zamanlarda daha iyi yapar

"Benzerleri dünyanın diğer ülkelerinde de yürütülüyor"

02 Nisan 2020 16:51

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgınıyla mücadele kapsamında başlattığı Milli Dayanışma Kampanyası'na gelen eleştirilere tepki gösterirken, "Milletimiz göz boyamaya çalışanla, halis niyetle hizmet edenin ayrımını böyle zamanlar da daha iyi yapar. Benzer kampanyaların dünyanın diğer ülkelerinde de yürütüldüğü bir gerçektir. Sergiledikleri hukuksuzluk ve tehlikeli söylemlerle ayrışma peşinde olanlara izin vermeyeceğiz. Kendilerini Türkiye Cumhuriyeti'nin dışında ve üstünde görenlere milletimiz gereken cevabı verecektir" dedi.

Erdoğan, videokonferans yöntemiyle düzenlenen AKP belediye başkanları toplantısında açıklamalarda bulundu. AKP Genel Başkanı, 7 maaşını bağışlayarak başlattığı Milli Dayanışma Kampanyası'na ilişkin konuşurken, "Bu bir iyilik seferberliğidir, gönüllü yardımlaşma ve dayanışma kampanyasıdır" ifadesini kullandı.

"Kimse hukukun ve kanunların üzerinde değildir" diyen Erdoğan, kampanyanın 'siyasi malzemeye dönüştürenlerin' olduğunu savundu ve "Bunu günlük siyasetin malzemesi üzerine dönüştürmeye hiç kimsenin hakkı yoktur" açıklamasında bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Covid 19 hastalığı döneminde belediyelerimize çok daha önemli görevler düşüyor. Bilhassa işsiz kaldığı veya yetersiz gelire sahip olduğu için geçim sıkıntısı yaşayan vatandaşlarımızı asla yalnız bırakmamalıyız. Temizlik ve korunma malzemelerinin temini ve dağıtımını yaygın şekilde sürdürmeliyiz.

"AK Parti olarak milletimizi bugüne kadar hayal kırıklığına uğratmadık. 

"En büyük önceliğimiz vatandaşlarımızın geçim sıkıntısına düşmeden temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesini sağlayabilmektir. Sosyal devlet ilkesiyle 2 milyon aileye biner lira destek gerçekleştiriyoruz.

"Bu 83 milyonun her bir ferdini yakından ilgilendiren hayati bir konudur. Salgının ilk başladığı andan itibaren bir meseleye bu hassasiyetle yaklaştık. Bilim Kurulu'muzun tavsiyeleri doğrultusunda aldığımız kararları tek tek hayata geçirdik. Süreci sosyal medyada ve televizyonda ahkam kesenlere göre değil, ülkemizin ihtiyaçlarına göre yürüttük.

"Tarihi bir felaketi yaşadığımız şu dönemde birçok ülkeye kıyasla iyi bir yerdeyiz ancak bunu yeterli görmüyoruz. Karamsarlığa kapılmadığımız gibi rehavete de düşmüyoruz. Panik yapmadan akılcı, dengeli ve gerçekçi adımlarla mücadelemizi yürütüyoruz. Türkiye bu salgını yenecek güce ve kapasiteye sahiptir. Daha önceki sıkıntılar gibi milletimiz bu badirenin üzerinden gelecek. 

"Salgına karşı almamız gereken tedbirleri hatırlatırken, milletimizin birliğine beraberliğine de vurgu yapıyoruz. Her konuşmamızda dayanışmanını önemine dikkat çekiyoruz. Pazartesi günü biz bize yeteriz diyerek başlattığımız kampanyanın hedeflerinden biri budur. Benzer kampanyaların dünyanın diğer ülkelerinde de yürütüldüğü bir gerçektir. Toplanacak tutarı doğrudan ihtiyaç sahiplerine aktaracağız. Bu kampanyaların gayesi milletimizin fertleri arasındaki güçlü dayanışmayı ortaya koymaktır. Sergiledikleri hukuksuzluk ve tehlikeli söylemlerle ayrışma peşinde olanlara izin vermeyeceğiz. Kendilerini Türkiye Cumhuriyeti'nin dışında ve üstünde görenlere milletimiz gereken cevabı verecektir. Adı üzerinde bu bir iyilik seferberliğidir. Gönüllü yardımlaşma ve dayanışma kampanyasıdır. Farklı şekilde yardımda bulunmak isteyenler de bireysel olarak ya da gönüllü teşekküllerimiz vasıtasıyla bunu yapıyor. Kimse hukukun ve kanunların üzerinde değildir. Bunu günlük siyasetin malzemesi üzerine dönüştürmeye hiç kimsenin hakkı yoktur.

"Karşımızdaki düşmanın adı Koronavirüstür. Bunu ancak birbirimizle kenetlenerek yenebiliriz. Gün siyasi, etnik, mezhebi tüm farklılıklarımızı bir tarafa bırakarak ezeli ve ebedi kardeşliğimizi hatırlama günüdür. Umut vermek, güven açılamak, katkı sunmak yerine karamsarlık pompalayanları milletimiz asla affetmeyecektir. Rabbim yar ve yardımcımız olsun."