Medya

"Erdo­ğan bunu İHA yapan dünürüne sorabilir, 28 Şubat'ta askerlerle nasıl rahat çalıştıklarını anlatır"

"Bu silahların yapım emrini verenler ise 28 Şubat'ta yargılananlar"

07 Mart 2018 13:42

Sözcü yazarı Soner Yalçın, Afrin operasyonunda İHA'ların önemli başarılar kazandırdığını belirterek, "Mehmetçik'in Afrin başarı­sının önemli nedeni de yerli silahlarımız. Bu silahların yapım emrini verenler ise 28 Şubat'ta yargılananlar. Erdoğan isterse bunu İHA yapan dünürü Özdemir Bayrak­tar'a sorabilir. Milli Görüşçü olmasına rağmen 28 Şubat sürecinde askerlerle nasıl rahat çalıştıklarını anlatır" dedi.

Soner Yalçın'ın Sözcü'deki yazısı şöyle:

Ne yazık ki…
Sadece AKP değil…
Kamuoyu da ne olduğunu tam bilmiyor!
AKP, FETÖ darbesini unut­tu; gündeminde sadece 21 yıl önceki 28 Şubat var…
Ama… Davayla ilgili bildik­leri tek gerçek yok.
– “Askerlerimiz or­dudan atıldı” diyorlar; atılanlar FETÖ mensubu subay-astsubaylar!
– “Türbanlı bacıları­mız üniversiteye sokul­madı” diyorlar; “yasak” kararını 1989 yılında veren Anayasa Mahkemesi!
– “Tankları yürüttüler” diyorlar; yıllardır Akıncı'ya giden tankların, o sene fiziki şartlarsebebiyle Sincan'dan geçmek zorunda kaldığı belgelerle ispatlandı.
– “Binlerce insanı fişlediler” diyorlar; bunu yapan askerler değil MİT ve Emniyet. Zaten Genelkur­may'ın bunu yapacak birimi yok. 28 Şubat Davası'nda yargılanan MİT ve Emniyet yöneticileri bulunmuyor!
– “Deliller var” diyor­lar; tek bir ıslak imzalı belge yok. “Belge” de­nen fotokopileri ve üzerin­de tahribat yapılan CD'leri getiren kişi firari FETÖ elemanı.
– “Provokasyonlar yapıldı” diyorlar; Müslüm Gündüz, Fadime Şahin, Ali Kalkancı gibi şahısların TSK tarafından kullanıldığı iddia­ları uydurma çıktı. Bu isimler 28 Şubat'tan dört yıl önce medyaya çıkıp haber olmuş­lardı.
– “Yurtdışındaki aka­demisyenler zorla yurda çağrıldı” diyorlar; bunun 28 Şubat'la ilgisi yok. Milli Eğitim Bakanlığı, Cumhur­başkanlığı Genel Sekreterliği ve Başbakanlık Güvenlik İşleri Başkanlığı'nın ayrı ayrı yazıları dahilinde çağrılmış­lardı.
– “Adaletli yargılama yapılıyor” diyorlar; soruş­turmayı yürüten, ilk ifadeleri alan, iddianameyi hazırlayan ve yargılayan; polisler-savcı­lar-hakimler FETÖ mensubu çıktı. Keza… Genelkurmay Adli Müşaviri Muharrem Köse de FETÖ'den tutuklu…
Bitmedi…

HANGİ ADALET

Madem… “Adaletli yargıla­ma” yaptıklarını söylüyorlar; Genelkurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanları neden yasa gereği Anayasa Mah­kemesi'nde değil de, 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargı­lanıyor? “Dosya Anayasa Mahkemesi'ne gitmeli­dir” diye mütalaa veren Savcı Levent Savaş niye görevden alındı?
Hangisini yazayım…
– “Balans ayarı yap­tık” sözünü Orgeneral Çevik Bir değil, bir gazeteci söyle­mişti.
– Mesut Yılmaz, Şevket Kazan, Meral Akşener, Hasan Ekinci vs. tanıklık yaparak 28 Şubat'ın darbe olmadığı­nı söyledi. Sadece Tansu Çiller “darbe” dedi; o da MGK kararlarını TBMM'de Başbakan Erbakan'a “boncuk boncuk terleterek” imzalatan kişiydi!
– FETÖ'den tutuklu Hakim Bilgili'nin bazı tanıkları tehdit ettiği ortaya çıktı.
Aslında…
Açın bakın Ergenekon iddia­namesini…
Açın bakın Balyoz iddiana­mesini…
Hep aynı savcı “çalış­masını” göreceksiniz. Ki 28 Şubat'ta da aynı “çalışma tarzı” oldu: Savcılığın soruşturma sürecinde, sanıkların lehine olabilecek hiçbir belgeyi toplamadığı, iddianameye da­hil etmediği; ve aksine görmez­likten geldiği ortaya çıktı.
İddianamede…
28 Şubat 1997'de MGK'da alınan kararlar yoktu! Yani, 28 Şubat kararları yok sayıla­rak 28 Şubat iddianamesi hazırlanmıştı!
İddianamede…
Başbakan Erbakan'ın 28 Şubat kararlarına ilişkin hükümet direktiflerinden; İçişleri ve Adalet Bakanlı­ğı genelgelerinden; MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nün irticai faaliyetler raporların­dan; Erbakan ve Çiller arasındaki protokolden; Er­bakan'ın Resmi Gazete'de yayınlanan istifa dilekçesinden ve gerekçesinden tek kelime söz edilmiyordu!
En vahimi ise savcılığın kimi sanık beyanları ile yazılı belgelerdeki bazı ifadeleri çar­pıtarak iddianameye koyma­sıydı…

ÖNYARGILI GÖRÜŞLER

28 Şubat Davası'nda 101 duruşma yapıldı.
Odatv Haber Müdür Müyesser Yıldız, 101 cel­senin 98'sini takip etti.
Hadi izlemiyorlar; tek medya organı çağırıp sor­muyor Müyesser'i; “duruşma­larda ne oluyor” diye?
Keza… 28 Şubat hakkında söylemediğini-yazmadığını bırakmayan yandaş medyadan duruşmaları takip eden bir kişi yok. Buna rağmen inat­la önyargılı bakıyorlar davaya.
O kadar bilgileri yok ki… Duruşmaların nerede yapıldı­ğını bile bilmiyorlar; Ankara Adliyesi'nde görülen dava­nın Sincan'da yapıldığını söy­lüyorlar. Savcı isimlerini bile yanlış yazacak kadar davayla ilgileri yok!
Ve fakat:
Yandaşları okuyup- dinle­yen Başbakan Binali Yıldı­rım, duruşması bitmemiş davayla ilgili diyor ki: “Hak ettikleri en ağır cezayı alacaklar, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın!”
Duruşmalar sürüyor, ve Başbakan hükmü açıklıyor! Yazık.
Oysa… Davada son sözü­nü söylemeyen 10 kişi var. Savunmaları 12-13 Mart'ta alınacak. Peki…
Böyle bir dava ve yargı­lama sonucunda (ölümler nedeniyle sayıları azalan) 99 kişi hakkında ne kararlar verilecek? Savcı, 60 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet istedi! Çoğu yaşlı olduğu için bu karar “idam” cezası niteliğinde olacak.
Ne acı:
Mehmetçik'in Afrin başarı­sının önemli nedeni de yerli silahlarımız. Bu silahların yapım emrini verenler ise 28 Şubat'ta yargılananlar! Erdo­ğan isterse bunu İHA yapan dünürü Özdemir Bayrak­tar'a sorabilir. Milli Görüşçü olmasına rağmen 28 Şubat sürecinde askerlerle nasıl rahat çalıştıklarını anlatır…
Önyargılı, intikamcı bakış­tan ne zaman kurtulacağız?