Politika

ERDOĞAN: BİLGİNİN PEŞİNDEN KOŞANLAR ZENGİNLİĞİN DE SAHİBİ OLUR   İSTANBUL (A.A)

02 Ekim 2010 20:01

-ERDOĞAN: BİLGİNİN PEŞİNDEN KOŞANLAR ZENGİNLİĞİN DE SAHİBİ OLUR   İSTANBUL (A.A) - 02.10.2010 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir diplomanın peşinden koşturanların, gün gelince o resmi belgeyi elde ettiklerini, ama bilginin peşinden koşanların, arif olmaları halinde, diplomanın çok çok ötesinde eşsiz bir zenginliğin de sahibi olduklarını söyledi.  Tuzla'daki Piri Reis Üniversitesinin 2010-2011 akademik yıl açılış töreni, Başbakan Erdoğan'ın da  katılımıyla yapıldı.  Törende, üniversitenin ilk ''fahri doktora'' unvanı Başbakan Erdoğan'a verildi.  Erdoğan, 2009'da üniversitenin sadece Denizcilik Yüksekokuluna öğrenci alındığını ifade ederek, ''İlgi o kadar fazla oldu ki bizler de Bakanlar Kurulu kararıyla Denizcilik Yüksekokulunun bir Denizcilik Fakültesine dönüştürülmesi kararına hiç tereddüt etmeden imzamızı koyduk'' dedi. -''ALİMLERİMİZİN BİLGİ KARŞISINDA TAKINDIĞI TAVIR''-   Bahçeşehir Üniversitesi tarafından bir süredir ''Piri Reis'ten Katip Çelebi'ye Osmanlı'nın Dünyaya Bakışı'' adlı bir harita sergisinin hem Türkiye'nin çeşitli illerinde hem de dünyada sergilendiğini ve çok büyük ilgi gördüğünü belirten Erdoğan, şunları kaydetti: ''Washington'da, Brezilya'nın Rio kentinde ben de bu sergilerin açılışında bizzat bulundum ve o ilgiyi bizzat yerinde müşahede ettim. 500 yıl önce, uçağın olmadığı, uydunun olmadığı, radarların, GPS cihazlarının, bugün haritacılıkta kullanılan birçok teknolojik cihazın bulunmadığı bir çağda, gerçeğe bu kadar yakın bir dünya haritasının çizilmiş olması, sergiyi gezenleri adeta büyülüyor. Biz, millet olarak gerçekten eşsiz hazinelere, eşsiz değerlere sahibiz. Böyle bir ecdadımız var. Mimar Sinan gibi, Piri Reis, Katip Çelebi, İbni Sina, Mevlana, Harezmi, Ali Kuşçu, El Biruni gibi dünya bilimine, bugünün birikimlerine öncülük etmiş nice şahsiyet, bu topraklardan yetişti, bu kültürün ve medeniyetin içinde yoğruldu. Ancak bundan daha da ötesi bizim köklü medeniyetimizde alimlerimizin bilgi karşısında takındığı tavır, elde ettikleri büyük başarının temelini oluşturmuştur.''  Piri Reis'in bugün bile hayretle bakılan haritalarını çizerken, konuşmasının başında ifade ettiği dizede vücut bulan bir anlayışla çizdiğini, ''Bilginin nihayeti yoktur, sonu yoktur'' dediğini dile getiren Erdoğan, Piri Reis'in, ortaya koyduğu eserlerde hata olabileceğini, her kulun hata yapabileceğini belirttiğini ve eseriyle ilgili hataları ortaya koyacak olanlara da ta o günden minnettarlığını ilettiğini kaydetti.      -''HER ÜNİVERSİTE MEZUNU İŞE YERLEŞİR DİYE BİR KURAL YOK''-   Yunus Emre'nin ''İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendini bilmezsen, ya nice okumaktır'' dizelerini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi: ''İşte bu tevazu, bu samimiyet, bu gönül enginliği, bizim bilime, öğrenmeye, öğretmeye yüklememiz gereken anlamı da ortaya koyuyor. Bir diplomanın peşinden koşturanlar, gün gelir o resmi belgeyi elde ederler, ama bilginin peşinden koşanlar, diplomanın, o resmi belgenin çok çok ötesinde eşsiz bir zenginliğin de sahibi olurlar, arif olmaları halinde. Bizde ne yazık ki üniversite sınavını kazanan, bir bölüme yerleşen öğrenci, o andan itibaren her şeyin bittiğine ve hayatının artık garanti altına alındığına inanıyor. Mezun olup iş başvurusu yaptığında ise okuldaki 4-5 yılını iyi değerlendiremediğini anlıyor, fakat ne yazık ki geç kalmış oluyor. Evet, diploma var ama dil biliyor mu? Hayır. Bilgisayar kullanıyor mu? Hayır. Türkiye'nin meselelerine, küresel meselelere vakıf mı? Hayır. Mezun olduğu bölümle ilgili tecrübe edinmiş mi? Hayır... Ben, 'Her üniversite mezunu iş bulacak diye bir şey yok' dediğim zaman eleştirildim. Böyle bir garanti dünyanın hiçbir yerinde yok. Sayın Kalkavan ifade etti, buralardan mezun olanların iş garantisi noktasında, inşallah bu böyle devam eder. Oysa dünyanın hiçbir yerinde her üniversite mezunu işe yerleşir diye bir kural yok. Bütün üniversite mezunlarına iş vermiş hiçbir ülke yok.'' İş piyasasında çok ciddi bir rekabet olduğunu, kendisini geliştiren, bilgiyle donatan, dil bilen, teknoloji kullanan, gündemi takip eden kişilerin her zaman bu rekabette bir adım önde olduklarını anlatan Erdoğan, ''Bizim üniversitelerimizden, üniversite öğrencilerimizden beklentimiz de bu yönde, ama onlar gerçekten aranan insanlar olarak iş buluyorlar'' diye konuştu.