T24 - Başbakan Erdoğan, TÜSİAD yönetimiyle basına kapalı olarak gerçekleştirdiği toplantının bitimine yakın refrandum konusunu açarak, TUSİAD yönetimine 'Referandumda sizden destek beklerdim.' dedi. Görüşmede Bakan Çağlayan ve Bakan Ergün de bulundu.
Milliyet gazetesinden Murat Sabuncu'nun haberine göre;
Boyner ABD’de aralarında Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile buluşması da dahil izlenimlerini anlattı. Başbakan da “İsrail politikası” ve “İran konusundaki duruşunun ve BM’de Türkiye’nin verdiği oyun” nedenlerini. Artık “kalkma vakti” gelmişti ki konu “12 Eylül’de yapılacak referanduma” geldi. Konuyu açan isim Başbakan Erdoğan idi. Erdoğan TÜSİAD heyetine aynen şöyle söyledi: “Ben sizden destek beklerdim.”
TÜSİAD Başkanı ise şöyle yanıt verdi: “Paketle ilgili siyasi bir duruşumuz yok. Biz bir sivil toplum kuruluşuyuz. Paketin içindeki değişikliklere ilkesel olarak yaklaşımlarımız var. 1998’deki Demokrasi Raporu’muzdan beri tavrımız net.”
Başbakan bu konuyu çok sürdürmedi ancak şu noktaları da anlattı: “Bu değişiklikler çok önemli bir adım. Daha iyi bir anayasa olacak.”
Yine “her iki tarafın üst düzeyinden aldığımız bilgiler” bu konuşmanın sonunda herhangi bir gerilim yaşanmadan “sıcak bir vedalaşma” gerçekleşti.
Bilgi veren kaynaklar TÜSİAD heyetinin Başbakan’dan randevuyu ABD gezisi sonrasında istediğini anlattılar. Boyner bu gezi ile ilgili izlenimlerini hükümete aktarmak istemişti.
TÜSİAD heyeti Başbakan’a Washington’da “Türk İsrail ilişkileriyle ilgili endişeleri” ve Kongre’deki eleştirel havayı” anlattı. Başbakan Erdoğan “gelişmelerin farkındayız” diyerek Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu ve şu anki olumsuz havaya rağmen Batı açısından vazgeçilmez bulunduğunu da belirtti.
Erdoğan konuşmasının önemli bölümünde “kendi açısından” İran’la nükleer takas konusunda neden taraf olunduğunu” anlattı. Savunduğu tez “İsrail’in elinde nükleer silahı varken İran’a bu ölçüde baskının haksız olduğu” noktası.
Başbakan TÜSİAD heyetinden Avrupa Birliği konusunda da destek istedi. AB’nin Türkiye yardımcı olmamasından, fasılları açmaya direnmesinden yakındı.
Eksen kayması noktasında da “dünyanın ekonomik anlamda Doğu’ya doğru bir gelişme gösterdiği Türkiye’nin duruşunun “ekonomik merkezli-vizyonlu” olduğunun altı çizildi.