T24- 35 yazarın ifadesinin alınmasının ardından Ekşi Sözlük'te ortalık durulmuyor. Bazı yazarlar 'entry'lerini silip sözlükten ayrılırken, bazıları hukuk mücadelesinde. Yaşananlara karşın bazıları da Ekşi Fest için gün sayıyor...
Radikal'de yayımlanan (24 Haziran 2011) haber şöyle:
90’ların sonuna has o tuhaf iyi niyetlilikle başlayan her şeyde olduğu gibi şimdilerde Ekşi Sözlük’te de isyan var. Geçen hafta sözlükteki bazı yazarların evlerine gelen polisler tarafından görüşlerine başvurulmak üzere emniyet birimlerine davet edilmeleriyle başlayan süreç büyüdü, pek çok yazar bugüne kadar yazdıkları binlerce ‘entry’yi silip sözlükten ayrıldı. Emniyet birimlerine davet edilen yazarlarla onlara destek vermek isteyen diğer yazarlar, sözlüğün şikayete konu olan mesajların sahiplerinin IP bilgilerini savcılık emriyle gelen talebe istinaden ilgili makamlara bildirmesini eleştiri yağmuruna tuttu. Yazarlar, savcılıktan gelen emrin sözlük yöneticileri tarafından önceden kendilerine bildirilmiş olması gerektiğini savunuyor. Sözlükten ayrılmayanlarsa 21 Haziran’da bir günlük ‘entry girmeme’ boykotu yaptı. ‘Entry’lerini silip, sözlükten ayrılan bazı yazarlara “Neden ayrıldınız?” diye sorduk:
Dengizik: Ekşi Sözlük’ü terk etmemin sebebi sözlük avukatı Kanzuk’un yapmış olduğu açıklamada kullandığı üslup ve doğrudan sözlüğe karşı yasal girişimde bulunulduğunda gösterilen tavrın, bireysel olarak yazarlara karşı bir yasal girişim olduğunda yerini sessizliğe bırakmasıdır. Etliye sütlüye karışmayan, yalnızca eğlenceli olduğuna inandığım şeyler yazan bir insan olmama rağmen, o platformda yazan diğer arkadaşların haklarını korumak adına hesabımı kapattım.
Airlangga: Bırakmamın tek sebebi sözlük yönetiminin yazarların arkasında durmaması, sözlük avukatı Kanzuk’un kibri ve yazarlara olan yaklaşımı. Benim hakkımda bir soruşturma olmamasına rağmen tepki gösteriyorum. Zaten gitmemiz umurlarında olmaz ama böylesine ters olunan birinin mekanında yazmanın da onursuzluk olduğunu düşünüyorum.
Tribalenfexion: Açıkçası listede adım var mı yok mu bilmiyorum. Zaten olup olmaması da bir şeyi değiştirmez. Bunca zamandır sansüre, baskıya, yasaklara karşı olduğunu üzerine basa basa söyleyen ve bununla ilgili birçok aktivite yapan, siteyi daha önce kapattıran Adnan Oktar’ın bu girişimlerine pro-aktif davranıp hızla hukuki yanıtlar veren ve hukuki bağlamda sitesini kapattırmamak için bir yol bulan SSG’nin, sözlüğünde yazar olan tam sayısını bilmediğim bir grubunun hakkında mahkeme emrini görmeden polise telefonla kayıtlarını verebilmesi, sonrasında da çıkıp yasal olarak mecburduk deyip “dükkana” zeval geldiğinde leopar kesilip aslında klasik anlamda müşteriden ziyade içerik sağlayıcısı olan yazarlara geldiğinde “buyrun alın toplayın bunları” demesi sözlükten ayrılmam için yeterliydi.
Ayrılanların veda entry’leri
Efendisiz: “Ekşi Sözlük, kurumsal olarak sansüre maruz kalma riskleri doğduğunda, onbinlerin emeğini sömürerek doldurdukları keselerine zeval gelme ihtimali ortaya çıktığında o kanal senin bu program benim dolaşıp, kaplan leopar kesilen, yazarlarına karşı bireysel olarak sansür, yıldırma, korkutma girişimlerine karşı ise “ al bunları al al al al al” moduna geçen, benim gördüğüm kadarı ile Türk internet tarihinin en omurgasız oluşumu ve en büyük emek sömürücüsüdür. Şahsen 11 yıldır yazarı olmaktan şu son vukuatları ve üzerine tüy diken hormonlu Kevin Lomax açıklamaları ile tiksindim. Paranın insanları değiştirdiğine hayatımda birçok kez şahit oldum, ama bu kadarını beklemiyordum açıkçası.”
Darth Maul: “Ekşi Sözlük sahiplerinin kullanıcılarına gösterdiği yaklaşım sebebiyle artık aktif olarak yazı yazmayı bırakıyorum. İleride bu yönde olumlu bir düzelme olmazsa onca yıl emek verdiğim, yararından çok zararını gördüğüm can yoldaşımdan tamamen ayrılacağım. Dostlara selam olsun!”
Azuth: “... velhasıl ben birlikte ürettiğim, birlikte konuştuğum insanlara sahip çıkmayan bir topluluk içinde olay böyle devam ettiği sürece daha fazla barınmak istemiyorum. Bu 12 senede hayatımızın 60’larını yaşadık diye bakıcaz belki ama hiçbir zaman dostlarımızın başına bir iş geldiğinde sessiz kalmayacağız.”
Süreç böyleyken bazı sözlükçüler de yarın Parkorman’da yapılacak Ekşi Fest’e hazırlanıyor.
Kurucu Sedat Kapanoğlu (ssg) ne diyor?
“Google’ın patronu Eric Schmidt’in bir sözüyle bitirelim: Eğer kimsenin bilmesini istemediğiniz bir şey yaptıysanız belki de ilk elden o şeyi yapmamanız gerekir”. Bu cümleyi Ekşi Sözlük Türkçesine çevirirsek, şikayete, hatta soruşturmaya konu olacak bir entry girdiyseniz ve bunun muhatapları tarafından görülmeyeceğini düşündüyseniz, o entry’yi yazmamanız gerekirdi.”
Hukuki süreç nasıl başladı?
‘Degisen’ nick’li yazar durumu şöyle anlatıyor: Gayrettepe’de bilişim suçları biriminden iki memur arkadaşa ifademi verdim. Memurlara sorduğum ve net cevap aldığım üzere Ekşi Sözlük’ten herhangi bir bilgi talepleri olmamış. ADSL kaydı üzerinden gelmişler. Toplam yaklaşık 50 yazar için ifade alıyorlar. 14’lü gruplar halinde yazarları ekipler arasında paylaştırmışlar. Şikayetçi anladığım kadarı ile Adnan Oktar. Suçlama halkın manevi değerlerini rencide etmek gibi bir madde.