Ekonomi

Ekonomi Bakanı Elitaş: Güneydoğu'da esnafımızın zararını devlet karşılayacak

"Türkiye’ye ekonomik tedbirler, ambargo uygulayarak Türkiye’ye zarar verdiğini düşünen Putin, aslında kendi halkına halkına zarar vermektedir"

22 Aralık 2015 11:20

Yeni Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, güneydoğu illerinde yaşanan çatışma ortamı ve sokağa çıkma yasakları nedeniyle zarar gören esnafın zararının devlet tarafından karşılanacağını belirterek, “Bütün vatandaşlarımız, esnafımız müsterih olsun, onların herhangi bir sıkıntıları kendi üzerinde kalmayacak. Ekonomik zararları tespit edilip gerekli adımlar atılacak” dedi.

Milliyet’e konuşan Elitaş, Rusya’nın yaşanan uçak düşürme krizinden sonra doğalgazı kesip kesmeyeceğiyle ilgili olarak uluslararası sözleşmelere işaret ederek, “Böyle bir şey yapmaları mümkün değil. Zaten Türkiye’nin A, B ve C planları mevcut. Bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.

Putin’in ambargo uygulayarak Türkiye’ye zarar verdiğini düşündüğünü ancak aslında kendi halkına zarar verdiğini öne süren Elitaş, “Çünkü Türkiye’nin büyük bir tedarikçisi olduğu yaş meyve-sebzeyi başka yerlerden alarak onu telafi etmesi mümkün değil” dedi.

Milliyet’ten Abdullah Karakuş’a konuşan Mustafa Elitaş’ın açıklamaları şöyle:

Rusya ile yaşanan krize yönelik ne önlemler alındı, nasıl destekler verilecek?

Krizin başında bakanlığım öncülüğünde bakanlıklar arası koordinasyonu sağlayacak bir izleme masası oluşturduk.

İlk toplantıyı da 4 Aralık’ta gerçekleştirdik. İkinci toplantıyı ise 23 Aralık’ta yapacağız. Yaş meyve sebze ihracatçılarımızın Rusya’nın haksız uygulamaları nedeniyle maruz kaldıkları zararın telafi edilmesi amacıyla uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan yükümlülüklerimiz de dikkate alınarak tazmin edilmesine, ayrıca, ihracatçılarımızın alternatif pazarlara girişini ve bu pazarlarda rekabet avantajı elde etmelerini kolaylaştırıcı tedbirler alınmasına karar verdik.

Örneğin, ekonomi bakanlığı olarak geri gelen ürünlere münhasır olmak üzere Ücret Tarifesi’nde bulunan, ‘Geri Gelen Ürünler’ için tahsil edilen 200 TL’lik ücreti 2 Aralık 2015 - 31 Aralık 2015 arasında almamayı kabul ettik.

Ayrıca, Rusya’dan geri geliş prosedürünü kolaylaştırdık.

 

“Esas Rusya zarar görür”

 

Putin ne yapmak istiyor, amacı ne?

Sayın Putin’e şunu tavsiye ediyorum. Hırsları ile içinde yaşadığı psikolojiyle dünya siyasetini ve Ortadoğu siyasetini şekillendirmeye çalıştığı takdirde yanlış yola gider. Şu anda haksız olduğu dünya tarafından tescil edilmiş. Türkiye’nin sınırlarını ihlal etmesinin ardından düşürülen uçağı ile ilgili yaptığı davranışların devlet adamı niteliğine yakışmadığını ifade etmeye çalışıyorum.

Çünkü Türkiye’ye ekonomik tedbirler, ambargo uygulayarak Türkiye’ye zarar verdiğini düşünen Putin, aslında kendi halkına halkına zarar vermektedir.

Çünkü Türkiye’nin büyük bir tedarikçisi olduğu yaş meyve-sebzeyi başka yerlerden alarak onu telafi etmesi mümkün değil. En son duyduğumuz kadarıyla Rusya’da yaş meyve-sebzede fiyatlarda olağan üstü derecede bir artış var.

O artış kendi halkına zulmetmek anlamına gelir. Aklı selim davranmayı tavsiye ediyorum. Rus yetkililerin Türk ihracatçılarına uyguladıkları cezai yöntemler, Rusya’nın kendi iç piyasasındaki rekabet gücünü ve ürün kalitesini düşürecek. Sonuç olarak Rusya, Türk ekonomisine ceza uygulamaya çalışırken kendi yerel sektörünü ve dolayısıyla kendi halkını cezalandırmakta. Kaliteli yaş meyve-sebze tüketmek Rus halkının da en doğal hakkı.

Doğalgazda sıkıntı olur mu?

Uluslararası anlamda sözleşmelerimiz var. Böyle bir şey yapmaları mümkün değil. Zaten Türkiye’nin A, B ve C planları mevcut. Bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum.

Fed’in faiz kararının Türkiye’ye etkisi ne olur?

Fed’in bundan sonraki faiz artırımı hamlelerinin kademeli olarak hayata geçeceğini bekliyoruz. Sürecin kademeli ve temkinli bir biçimde devam edecek olmasını, doların değer kazanma eğiliminin 2016 boyunca süreceği şeklinde yorumluyoruz.

Faiz artırımı kararı sonrası döviz piyasasına bakıldığında; hem dolar/lira hem de euro/lira üzerinde ciddi bir baskı oluşmadığı, aksine kur seviyesinde aşağı yönlü gelişmelerin kaydedildiğini gözlemliyoruz. Aşağı yönlü gelişmelerin ardında faiz artışı beklentisine yönelik baskının ortadan kalkması yer alıyor.

Cari açık sıkıntısı var mı?

Kur seviyesinde yukarı yönlü bir baskı görülmeyeceğinden Türkiye ekonomisinin cari açıkla mücadelede son 2 yıldır elde ettiği önemli kazanımlar hiçbir şekilde zarar görmeyecektir. FED para politikası kararlarının ve ilerleyen dönemlerdeki gelişmelerin, Türkiye ekonomisi üzerindeki etkisi ise sınırlı düzeyde kalacaktır. Türkiye ekonomisi, bu zorlu süreci yönetebilecek tecrübeye ve derinliğe sahiptir.

 Başkanlık sistemi ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Bunun tartışılması lazım. Anayasa değişikliğini çeşitli alternatifler içinde ya başkanlık sistemini, ya yarı başkanlık sistemini ya da partili Cumhurbaşkanlığı sistemini hayata geçirirsek, Türkiye bundan sonraki dönemlerde istikrarlı bir yönetim tarzına ulaşmış olur.

Güneydoğu’daki operasyonları nasıl yorumluyorsunuz?

Güneydoğu’da bazı mahallelere yerleşen terör örgütlerinin unsurları halkımızın desteğiyle temizlenmeye çalışılıyor. En üzücü tarafı, millet adına milletin temsilciliği görevini yapan TBMM’de bir siyasi partinin üyeleri terör örgütünün fiilen destekçisi haline gelmişlerdir. O hendek kazanlar her kimse, kazdıkları hendeğe kendileri düşecektir.

Esnafa nasıl destekler verilecek?

Güneydoğu’da terörle mücadelede zarar gören esnafımızın herhangi bir zararı olmayacak, o devlet tarafından karşılanacak. Başbakanımız bunu ifade etti. Bütün vatandaşlarımız, esnafımız müsterih olsun, onların herhangi bir sıkıntıları kendi üzerinde kalmayacak. Ne zarar gördülerse onlar tespit edilecek. Ekonomik zararları tespit edilip gerekli adımlar atılacak.

Muhalafetin tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu topyekün bir mücadeledir. Sadece Ak Parti’nin mücadelesi değil, bu ülkede yaşayan 78 milyonun terörle mücadelesidir. Hep birlikte el ele verdiğimiz takdirde bunun üstesinden geleceğiz. MHP ve CHP’nin daha sağduyulu düşünmeye, milletvekillerinin bireysel açıklamalarına yönelik de onların uyarılması gerektiğini ifade ediyorum.

HDP’ye çağrınız ne olacak?

HDP, artık milli iradenin temsilcisi olma bilincine ulaşması gerekir. Çünkü HDP’ye oy veren vatandaş terörü destekleyin diye vermedi. Artık haklarımızı siyasetle savunun diye onlara oy verdi. Terör örgütünü arkasına alarak, terör örgütünü kutsayarak sözcüsü gibi davranmaları için HDP’ye oy vermedi. HDP aklını başına almalı. Bu milletin 78 milyonun temsilcisi gibi davranmalıdır.