Ekonomi

EDAM Direktörü Sinan Ülgen: Türkiye, demokrasi ve hukuktan uzaklaşırsa ekonomik şoklardan kurtulamaz

27 Nisan 2025 11:45

Güncelleme: 27 Nisan 2025 12:07

Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) Direktörü Sinan Ülgen, Türkiye'nin ekonomik zorluklardan kurtulabilmesi için hukuk, demokrasi ve ekonomi dengesinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı

Ülgen, dünya ve Türkiye ekonomisine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. ABD Başkanı Donald Trump’ın başlattığı ticaret savaşlarına ilişkin Ülgen, “Geldiğimiz aşama belirsizlik aşaması. Şu anda belirsizliğin tam ortasındayız. Belirsizliğin bu kadar artması dünya ekonomisine, tarifelerin yüksekliğinden daha büyük zarar veriyor” dedi. Şirketlerin yatırım ve üretim kararlarını almakta zorlandığını vurguladı.

Türkiye’nin etkilenme olasılığına değinen Ülgen, Çin kaynaklı ithalat baskısının artabileceğini, bazı pazarlarda ise Türk ihracatçıların rekabet şansının yükselebileceğini belirtti. Nefes'ten Şehriban Kıraç'ın aktardığına göre, ancak hangi etkinin ağır basacağının ülke ve sektör bazında değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Ticaret savaşlarının sonuçlarına ilişkin Ülgen, “İkisi de kaybeder. Ama Çin tabii daha fazla kaybeder. Çin 400 milyar dolar civarında ihracat kaybıyla karşılaşabilir. ABD’nin de uluslararası alanda rekabetçiliği azalacak, tüketiciler ise daha yüksek enflasyonla karşı karşıya kalacak” yorumunu yaptı.

Trump’ın Türkiye’ye uyguladığı ek verginin artabileceğine dikkat çeken Ülgen, “Türkiye ile ABD arasında bir ticari müzakere başlayacak. Türkiye’ye ilave vergi gelebilir. Bu ihtimali göz ardı etmemek lazım” ifadelerini kullandı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi programını değerlendiren Ülgen, programı doğru bulmakla birlikte yetersiz olduğunu belirterek, “Kemal Derviş dönemindeki program çok daha derinlikliydi. Bugünkü reçete daha çok para ve faiz politikası üzerine kurulu. Enflasyonu yaratan yapısal sorunlara da el atılması gerekiyor” dedi.

TÜSİAD başkanlarına yönelik soruşturmalara ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına da değinen Ülgen, bu gelişmelerin yabancı yatırımcı nezdinde Türkiye’deki demokratik normlara ilişkin kaygı yarattığını söyledi.

Vatandaşları bekleyen sürece ilişkin ise Ülgen, “Kısa vadede rahatlama olmayacak. Enflasyon hâlâ yüksek ve faizler yeniden yükseldi. Dezenflasyon programında 4-5 ay geriye gittik. 2026 sonuna kadar büyümeyi teşvik edecek bir ortam beklenmiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Yabancı yatırımın yetersizliğini makroekonomik istikrarsızlık ve hukuk sistemindeki zayıflıklara bağlayan Ülgen, “Türkiye’de doğru işler yapıldığında yatırım geliyor. Şu anda yaşadıklarımız, yabancı sermaye açısından cazip bir ortam oluşturmadığımızı gösteriyor” dedi. Ayrıca dünyadaki tedarik zincirlerinin yeni coğrafyalar aradığını vurgulayarak, Türkiye’nin bu fırsatı kaçırmaması için yapısal reformlara hız vermesi gerektiğini söyledi.

Ülgen, Türkiye’nin geleceğine dair şu uyarıda bulundu:

"Türkiye, demokrasi ve hukuk eksikliğini gidermediği zaman ekonomik olarak da performansını üste çekemiyor. Türkiye demokrasi ve hukuktan uzaklaşma lüksüne sahip değil. Yabancı sermaye çekmeye muhtacız. Bu konuda iyi performans gösterebilmenin şartı da demokrasi ve hukuktan geçiyor. Hukuk, demokrasi, ekonomi ilişkisinin çok iyi oturtulması gerekiyor. Aksi takdirde ekonomik zorluklardan, ekonomik şoklardan kurtulmak mümkün olmayacak."