İngiltere'de yayımlanan Economist dergisi, koronavirüs salgınıyla birçok ülkeden daha iyi mücadele ettiğini yazdı.
Yazıda Türkiye'nin yaygın karantina uygulamalarından farklı bir yol izlediği belirtilerek "Tüm ekonomiyi komaya sokmak yerine gençleri ve yaşlıları evde tuttu ve her gün müşterilerle yüz yüze gelenler dışındaki diğer insanların işlerine gitmelerine izin verdi" denildi.
Yazıda özetle şöyle devam ediyor:
"Hafta sonları ve tatillerde sokağa çıkma yasağı uygulandı. 1 Haziran'dan itibaren uçaklar bazı iç hat seferlerine yeniden başlarken kafe, restoran, plajlar ve parklar açıldı. Ama çocuklar ve yaşlılar, her hafta birkaç saatlik izin dışında yine evlerinden çıkamıyor.
'Strateji sonuç verdi'
"Bu strateji işe yaramış görünüyor. Risk grubundakiler salgından büyük ölçüde kurtulurken, hastalığa yakalanan çalışma yaşındaki yetişkinlerin ise çoğu iyileşti. Ciddi oranda vakanın bildirilmemiş olma olasılığına rağmen, yüksek vaka sayısına karşın ölü sayısı düşük kaldı.
"Mayıs ortasından beri günlük vaka sayısı bin civarında sabitlendi. Bir önceki ayda vaka sayısı 5000'in üzerindeydi. Bir günde kayıtlara geçen ölü sayısı en fazla 127 oldu. Türkiye, Fransa'nınki kadar test yaptı. Ölü sayısı İngiltere'dekinin onda biri.
"Bunda demografik yapının da önemi var. OECD ülkeleri arasında sadece Meksika ve Kolombiya'da 65 yaş üstü nüfusun oranı Türkiye'dekinden daha düşük. Az sayıda yaşlı Türk bakımevinde yaşıyor. Avrupa ve Amerika'da yaşlıların kaldığı bakımevleri salgın yuvaları haline gelmişti.
"Salgında fabrikalarını açık tutan ülkelerin sağlık sistemlerinin, bunun sonucuyla baş edebileceğinden emin olması gerekir. Türkiye bu riski aldı. Son 20 yılda Erdoğan ve hükümetleri sağlığa on milyarlarca dolar harcadı. Son yıllarda uluslararası havalimanları büyüklüğünde hastanelerden oluşan bir ağ kuruldu."
"Bu hastanelerden sonuncusu 21 Mayıs'ta açıldı. Yaklaşık 2700 yataklı bu hastanenin kapasitesinin altıda biri yoğun bakım ünitelerinden oluşuyor. İhalelerden bazıları iktidara yakın şirketlere verildi ve hastaneler kendini nakit krizi içinde bulabilir.
"Ama fazla kapasite işe yaradı ve Covid 19 vakalarının sayısı, sağlık sisteminin baş edemeyeceği bir noktaya hiç yaklaşmadı. Tıbbi malzeme sıkıntısı hiç yaşanmadı. Burada övgüyü sadece Erdoğan ve etkileyici Sağlık Bakanı Fahrettin Koca değil özellikle İstanbul ve Ankara'da yardım toplayan ve maske dağıtımını organize eden muhalif belediye başkanları da hak ediyor.
"Erdoğan medyayı susturuyor, muhalifleri hapse atıyor, demokrasinin kimi en temel unsurlarını hiçe sayıyor. Ama onun ve lideri olduğu AK Parti'nin neredeyse son 20 yılda hiçbir genel seçimi kaybetmemiş olmasının başka bir nedeni var.
"Karşıtlarının da kabul ettiği gibi AK parti çok çalışıyor ve yapıyor. Muhalefet partileri de iktidar olacaklarsa - ki Erdoğan'ın böyle bir şeye izin verip vermeyeceği büyük bir soru işareti - onlar kadar çok çalışacaklarını kanıtlamaları gerekir."