Anayasa Mahkemesi'nin Demokratik Toplum Partisi (DTP) hakkındaki gerekçeli kapatma kararı Resmi Gazete'nin 31 Aralık 2009 tarihli sayısında yayımlandı. Yüzlerce sayfa uzunluğundaki gerekçeli karar metni, boşluklar dahil 1 milyon 100 binden fazla karakter içeriyor.
Gerekçeli karardaki ilginç noktalarından biri, savcı tarafından haklarında siyaset yasağı talebinde bulunulmamış olan 3 kişiye siyaset yasağı getirilmiş olması. Önceki haberlerimizden birinde, şunları yazmıştık:
"Bu arada, iddianamedeki 220 kişilik listede adları geçmeyen (ama kapatma gerekçeleri bölümünde adları anılan) 2007 yılının DTP Şırnak Belediye Başkanı Ahmet Ertak ve DTP Iğdır il örgütü üyesi Ayhan Ayaz ile 2006 yılının Cizre Belediye Başkanı Aydın Budak da siyaset yasağı getirilenler arasında yer alıyor…"
Gerekçeli karar metninde, DTP tarafından yapılan savunmalara da yer veriliyor. Sözlü savunmaların yapıldığı duruşmada, DTP MYK üyesi Bengi Yıldız, şunları da söylemiş:
"Cumhuriyet ilan edildiğinde, işçilerin hak ve özgürlükleri gelişmemiş, aksine örgütlenme özgürlüğü için mücadele Cumhuriyet döneminde de sürmüştür. Bugün bile karanlık cinayetlerden biri olarak tarihe geçen, 28/29 Ocak 1921’de Mustafa Suphi ve arkadaşları öldürülür. Mustafa Kemal’in çağrısı üzerine Ankara’ya görüşme yapmak üzere Bakü’den yola çıkan Mustafa Suphi ve 14 arkadaşı organize bir saldırıyla karşılaşırlar. Ardından Türkiye Halk İştirakiyyun Fırkası adıyla örgütlenen komünistler de İstiklal Mahkemeleri tarafından ağır cezalara çarptırılırlar. Bilinenin aksine Türkiye’nin en eski partisi olan Türkiye Komünist Partisi, Kurtuluş Savaşı’na katılır, Millet Meclisi’nin ilk yıllarında parlamenterleriyle temsil edilir, işçi sendikalarının, köylü kooperatiflerinin, gençlik, kadın, barış örgütlerinin kurulmasında öncü rol oynar. Bu etkinlikleri nedeniyle hedef alınır, kuruluş yıllarındaki kısa yasal dönemi dışında, bütün faaliyetlerini yasadışı olarak sürdürmek zorunda bırakılırlar."
Bu arada, Anayasa Mahkemesi'nin siyaset yasağı getirilen kişilerle ilgili kararının açıklanması sonrasında, özellikle Leyla Zana'nın DTP üyesi olmaması üzerinde durulmuştu. Mahkemenin gerekçeli karar metninde şu paragraf kalınlaştırılmış:
"Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının anılan yazısına rağmen kapatma davasının açıldığı tarihe kadar davalı Parti tarafından Leyla Zana, Selim Sadak ve Hilmi Aydoğdu ile ilgili yazı gereğinin yerine getirilmediği, adı geçenlerin partiye üye olmadıkları ile ilgili olarak yargılama sürecinde de davalı Parti veya ilgililer tarafından da herhangi bir savunma yapılmadığı anlaşılmıştır."
Netice olarak, "Demokratik Toplum Partisi’nin, eylemleri yanında terör örgütüyle olan bağlantıları da değerlendirildiğinde Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiği anlaşıldığından, Anayasa’nın 68. ve 69. maddeleri ile 2820 sayılı Siyasî Partiler Kanunu’nun 101. ve 103. maddeleri gereğince KAPATILMASINA" karar verildiği, Resmi Gazete'de de yayımlanmış oldu.
Diğer yandan, Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk'un milletvekillikleri resmen sona erdi: "Beyan ve eylemleriyle Parti’nin kapatılmasına neden olan Mardin Milletvekili Ahmet TÜRK ve Diyarbakır Milletvekili Aysel TUĞLUK’un milletvekilliklerinin, Anayasa’nın 84. maddesinin son fıkrası uyarınca gerekçeli kararın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihte sona ermesine..."