Doğu Akdeniz'de Türkiye ile işbirliği yapan şirketler hakkında yasal işlem

Kıbrıs Cumhuriyeti, ada çevresinde sondaj için Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile işbirliği yapan üç şirket hakkında yasal süreç başlattığını açıkladı.Kıbrıslı Rumlar, Türkiye'nin ada açıklarındaki doğalgaz arama faaliyetleri kapsamında Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile işbirliği yapan şirketler hakkında yasal işlem başlattı. Türkiye tarafından gönderilen sondaj gemisi Fatih, geçen Mayıs ayında adanın batısına demirlemişti. Türk sondaj gemisi Yavuz ise adanın batısına ulaşmak üzere yaklaşık iki hafta önce Dilovası’ndaki Beldeport Limanı’ndan ayrılmıştı. Yavuz gemisinin kısa süre içinde bölgeye varması bekleniyor. Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığından üst düzey bir yetkili, Reuters'a yaptığı açıklamada, "TPAO ile işbirliği yapan şirketler hakkında hâlihazırda yasal süreç başlattık" dedi. Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan Rum yetkili, "Yavuz için de aynısını yapmaya kararlıyız" diye ekledi. Ajansın haberine göre, Rum yetkililer söz konusu şirketlerin Türk şirketi olmadığını belirtti ancak isimlerini açıklamadı. Kıbrıs açıklarında hidrokarbon aramak için adanın batısında demirlemiş olan Fatih gemisinin mürettebatı hakkında Rum kesimi tarafından geçen ay tutuklama emri çıkarılmıştı. Ada çevresindeki sondaj gerginliği Kıbrıs'ın çevresinde hem Rum hem de Türk tarafınca gerçekleştirilen doğalgaz arama faaliyetleri uzun süredir bölgede gerginliğe neden oluyor. Rum yönetimi 2011 yılında hidrokarbon aramak için adanın güneyinde 13 parsel ilan etmişti. Kıbrıs Cumhuriyeti bu parsellerin bir kısmında, uluslararası enerji şirketleriyle yaptığı anlaşmalar doğrultusunda sondaj çalışmalarına başladı. Rumların ilan ettiği parsellerden bazıları; Kuzey Kıbrıs'ın TPAO'ya ada açıklarında petrol ve doğal gaz araması için ruhsat verdiği alanlarla kesişiyor. Türk tarafı da Rum tarafı da kesişen noktalarda sondaja başlamadı. Ancak taraflar, kesişen alanlar dışındaki bölgelerde yapılan arama ve sondaj çalışmalarına da tek taraflı gerçekleştirildikleri gerekçesiyle karşı çıkıyor. DW,rtr/CÖ,JD © Deutsche Welle Türkçe