Gündem
BBC Türkçe

Diyarbakır sakinleri seçim sonuçlarını nasıl yorumluyor?

Diyarbakır'da HDP'nin Meclis'e girmesi sokaklarda kutlansa da HDP seçmeni muhalefetin TBMM'de çoğunluğu kazanamaması ve seçimin ikinci tura kalmamasına üzülüyor. AKP seçmeni ise sonuçtan memnun, "Erdoğan yerine başkası seçilseydi inanın Türkiye giderdi" d

26 Haziran 2018 08:12

1 milyon 23 bin seçmenin bulunduğu Diyarbakır'da, 24 Haziran'da TBMM seçimi için 881 bin, cumhurbaşkanlığı seçimi için 857 bin oy kullanıldı.

Katılımın yüzde 84 olduğu şehirde HDP 9, AKP'nin 3 milletvekili çıkardı.

Diyarbakır'da HDP'nin oyu, partinin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'tan fazla çıkarken, AK Parti'de tam tersi bir durum söz konusu.

HDP yüzde 65.55 ile Diyarbakır'da birinci parti oldu. 558 bin 111 seçmen HDP'ye oy verirken, cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş partisinden daha az oy aldı.

Demirtaş her ne kadar oyların yüzde 64,34'ünü almış olsa da, HDP'ye oy veren en az 23 bin 829 kişi cumhurbaşkanlığı seçiminde oyunu Demirtaş'a vermemiş görünüyor.

AKP Diyarbakır'da oyların yüzde 21,45'ini alırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan yüzde 27.39 oranla 227 bin 456 oy aldı. Bu sonuca göre Erdoğan, AKP'den 44 bin 780 oy fazla aldı.

AKP'de olduğu gibi CHP'de de partinin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, CHP'den fazla oy aldı. CHP yüzde 2.79 oy oranıyla 21 bin 259 oy alırken, Muharrem İnce yüzde 6.17 oranla 51 bin 274 oy aldı.

İYİ Parti ve Saadet Partisi de, cumhurbaşkanı adaylarından daha fazla oy alan diğer partiler oldular. İlk defa seçime giren İYİ Parti Diyarbakır'da yüzde 2.79 oranla 23 bin 768 oy aldı.

Buna karşılık partinin cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener'e sadece 8.424 seçmen oy verdi.

Saadet Partisi de yüzde 1.69 oranla 14 bin 361 oy alırken, Temel Karamollaoğlu'na çıkan oy 8.028'de kaldı.

Vatan Partisi adayı Doğu Perinçek 1.003, partisi de 1.560 oy aldı.

Seçim sonuçları netleşmeye başladıktan sonra HDP'nin yüzde 10'luk seçim barajını geçtiğini duyan binlerce insan Diyarbakır'da gece yarısına kadar kutlamalar yaptı.

Genel beklenti cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalacağı yönündeydi ancak bu olmadı.

Cumhur İttifakı'nın açık ara ile seçimin galibi olması ise mecliste muhalefetin çoğunluğu almasını bekleyenlerde hayal kırıklığına neden oldu. Bu yüzden HDP'nin barajı geçmiş olmasının büyük bir getirisinin olmayacağını düşünenler ağırlıkta.

Diyarbakır'da seçim sonuçlarının nasıl karşılandığını kent sakinleriyle konuştuk.

Kayapınar ilçesinde konuştuğum üç kadın, yıllardır HDP'ye oy verdiklerini söylüyorlar. Bu sefer de hem HDP'ye hem Demirtaş'a oy vermişler.

Ev hanımı Derya, sandıkta görev aldığını da belirtiyor.

"Neden HDP?" sorusuna Kürtlerin parlamentoda temsiliyetinin önemli olduğu yanıtını veriyor.

"Her gelen HDP'ye oy veriyor diye inanmak istiyordum. HDP barajı geçti ama sevincimiz yarım kaldı, tek başına barajı geçmesi bir şey ifade etmiyor, çünkü muhalefet meclis çoğunluğunu kazanamadı. Tüm kararlar tek bir adama kaldı. Gelecek için, çocuklarım için kaygılıyım" diyor.

HDP'ye oy verdiğini söyleyen emekli bir memur kadın da HDP'nin barajı geçmiş olmasına sevinemediğini söyledi.

"HDP'nin çıkması olumlu ama muhalefet azınlıkta kaldı, kararlarda söz hakkına sahip olmayacak. İrademiz yansımayacak. Yaptırım gücü olmayacak. En acısı da bu ülkede muhafazakar ve milliyetçiler ülkenin üç yıldır gri olan rengini siyaha çevirecek olması. Şimdiye kadar küçük de olsa bir umut vardı ama artık umutsuzum."

Arkadaşları da seçimin adil olmadığına inanıyor.

"Yüksek Seçim Kurulu, asker, polis herkes onların emri altında. İnce'nin o heybetli mitinglerin karşılığı bu mu? Ben sayımlarda hile olduğuna inanıyorum. HDP'nin bu kadar vekil çıkardığına sevinmedim çünkü bir kararla hepsini hapse de atabilirler. Demirtaş örneği ortada" diyor.

Ofis Sanat Sokağı'nda sorularıma cevap veren Faruk ise partiler oy vermediğini ama Demirtaş'a oy verdiğini söylüyor.

HDP'ye hendek çatışmaları zamanından bir kırgınlığı olduğunu söylese de barajı geçmesinden sonra yapılan kutlamalara katılmış.

"Milli duygularla kutlamalara katıldım. Birçok kişi zaten çıkmaz diyerek Demirtaş'a oy vermedi. HDP'nin Demirtaş'tan fazla oy almasına üzüldüm. Evet o da seçilmeyeceğini biliyordu, ama ona desteğimizi göstermek için oy vermeliydik. Orada da en fazla attığım slogan da 'Selo'ya özgürlük' oldu" diyor.

Dağkapı Meydanı'nda oturan bir grubun yanına gidiyorum. Onlar da HDP ve Demirtaş'a oy vermiş.

HDP'nin barajı geçmesine sevindiklerini ama Recep Tayyip Erdoğan'ın başkan seçilmesine üzüldüklerini söylüyorlar. Demirtaş'ın seçilmeyeceğini düşünen birçok HDP'linin de Muharrem İnce'ye oy verdiklerini savunuyorlar.

İçlerinden biri Muharrem İnce'nin seçilmiş olması halinde Demirtaş'ı serbest bırakacağını düşündüğünü ifade ediyor.

Yeni bir barış sürecinden umutlu olmadıklarını anlatıyorlar. İçlerinden biri ismini vermeden şunları söylüyor:

"Barış süreciyle oyları düştü, Kürtlere baskıyı arttırdıkça oyları arttı, asıl endişem baskının giderek artması."

Gazi Caddesi'nde Nebi Cami önündeki banklarda oturan üç yaşlı adamla konuşuyorum bu sefer.

Her üçü de seçim sonucundan çok memnun. Memur emeklisi olan İbrahim Güler, MHP'ye oy verdiğini söylüyor.

"Çermikliyim, Zazayım. Yıllardır MHP'ye oy veririm. Devletimize, bayrağımıza bağlıyız, bölücülüğe karşıyız. Ben MHP'liyim. Milletvekilliğinde MHP, cumhurbaşkanlığında Sayın Erdoğan'a oy verdim. Diyarbakır'ı kim yıktı, burada Kürt oturuyordu, bunu patlatıp yıkıyorsun, Kürt'e zarar veriyorsun" diyerek Sur'un yıkımında asıl sorumlunun HDP olduğunu söylüyor.

"İnce geçseydi, HDP ile birleşip ya Diyarbakır ya Irak'ta bir Kürt hükümeti kurardı ama bitti, devlet buna izin vermedi" diyor.

Mehmet Doğan ve arkadaşı Nesip işçi emeklisi. Her ikisi de yıllardır olduğu gibi AKP'ye oy verdiklerini söylüyorlar.

İkisi de "Erdoğan yerine başkası seçilseydi inanın Türkiye giderdi" diye yorum yapıyorlar.

Mehmet de Sur'dan binlerce insanın muhacir olduğunu söylüyor.

"Bazılarının yiyecek bir ekmeği yok. Bu hükümet çok hizmet etti, insanlar hizmeti görüyor" diyor.

İbrahim de "Bu hizmetleri görüyorsunuz değil mi, bu caddeyi her yeri güzelleştirdiler. Biri demiş mi Allah razı olsun devletten, buna rağmen yine de bazıları küfür ediyor" diyor.

Nesip ise "Oğlum esnaf, bir dükkan darabası (kepengi) değiştirdi, dört bin lira masraf yaptı ama Sur'daki birçok dükkanın kapıları, darabaları yenilendi üstelik para bile almadılar. Hiç cumhurbaşkanımızın, devletimizin kusuru yok, kimse kusur aramasın" diye ekliyor.

Her üçü de yapılan hizmetlerin seçimin sonucunu olumlu etkilediğini düşünüyor.

HDP'nin Diyarbakır'da fazla oy aldığını buna rağmen hükümetin bölgeye daha fazla iş ve yatırım yapacağına inançları da yüksek.

Hz. Süleyman Caddesi'ne gidiyoruz bu sefer. HÜDA PAR'ın seçim bürosu olan kahvenin önünde oturan grupla konuşuyorum.

İdris adındaki yaşlı adam daha önce AKP'ye oy verdiğini söylüyor. Ama bu seçimde AKP aday listesine tepki olsun diye milletvekilliğinde HÜDA PAR bağımsız adayına, cumhurbaşkanlığında Erdoğan'a oy verdiğini söylüyor.

"Diyarbakır'da AKP tabanında neredeyse yüzde üçlük bir kesim adaylardan hoşnut değildi. Ama inşallah daha iyi şeyler gelir. Ama kaos yapmaya çalışan dış güçler var ama inşallah AK Parti bunlara karşı da durur."

Murat Burtaşkıray da aynı şekilde oy kullandığını söylüyor. "Cumhurbaşkanlığında Recep Tayyip Erdoğan'a ama milletvekilliğinde Zekeriya Bey'e oy verdim" diyor.

Murat, seçim sonrasında AKP'nin izleyeceği siyasete yönelik muhalefet kanadında oluşan kaygıların yersiz olduğunu savunuyor:

"Muhalefet partilerinin korkusu yersiz, bir savaş çıkmayacak. OHAL ile birlikte birçok mağduriyetler oldu, KHK ile işinden olanlar, güvenlik soruşturmaları. Temennimiz o ki seçimden sonra OHAL kalkar ve mağduriyetler giderilir."

Ahmet adındaki genç ise kime oy verdiğini söylemek istemiyor ama hem HDP hem AKP'nin adaylarına karşı bir memnuniyetsizlik olduğunu ifade ediyorlar.

Hz. Süleyman Camii'den dönen iki kadınla konuşuyorum.

HÜDA PAR'lı olduklarını ama Erdoğan'ı çok sevdiklerini bu yüzden ona oy verdiklerini söylüyorlar. Kadınlardan biri telefonu açıp Erdoğan'ın fotoğrafını göstererek onu ne kadar sevdiğini anlatıyor:

"Ak Parti mazlumların, fakirlerin babasıdır ve çok seviyoruz. İnşallah seçim sonucu hayırlı olur ama başkanımız onları çok seviyoruz. Sabaha kadar Recep Bey için dua ettik, kazandığını duyunca mutluluktan ağladım. HÜDA PAR kazanmadı ama AK Parti kazandı, bu da bizi çok mutlu etti" diyor.

Arkadaşı da ailece AKP'li olduklarını belirtiyor.

"Ailecek AK Partiliyiz, Erdoğan'ı çok seviyoruz ve ölünceye kadar bu durum değişmeyecek, biz de Kürdüz ama kim İslam'ın yanındaysa oyumuz onadır" diyor.

Her ikisi de sonuçtan çok memnun kaldıklarını ifade ediyorlar.

Hz. Süleyman'ın çevresindeki evler kentsel dönüşüm kapsamında yıkıldı ve alan çevre düzenlemesiyle büyük bir parka dönüştürüldü. Park her gün olduğu gibi bugün de çok kalabalık.

Sur duvarının diğer tarafı hendek çatışmalarının yaşandığı ve girişin hala yasak olduğu Fatihpaşa Mahallesi. Surun üzerine çıkıp çevreyi izleyen onlarca insan var. Oradan Suriçi'ndeki yıkım ve yeni yapılan inşaatları rahat bir şekilde görmek mümkün.

Kadriye adındaki kadın da yeğeniyle birlikte Sur'un öbür yakasını izliyor. Yeğeni selfie çekince "Bizim evin olduğu yeri de çek" diyor.

Yenişehir'de kirada oturduklarını ve kira yardımı almaya devam ettiklerini belirtiyor.

Kadın eliyle evinin olduğu boşluğu işaret ediyor. Duvar boyunca asfalt bir yol yapılıyor, asfalt yolun hemen köşesindeymiş evi.

"İzin versler gidip orda çadır kurup yaşarım, o kadar ki Sur'daki hayatımızı özlüyorum" diyor.

Önceki seçimlerde HDP'ye oy veriyormuş ama bu sefer akrabası olduğu için Haşim Haşimi'ye oy vermiş, yani Saadet Parti'sine. Cumhurbaşkanlığında ise oyunu Erdoğan'a vermiş.

"Haşim Haşimi akrabamızdı ona oy verdim ama belki evimizi bize verirler diye bu sefer Tayyip'e oy verdim. Bize evlerinizi geri verebilirler dediler. İki defa imzaya çağırdılar. Bak inşaatlar bitiyor, Sur'daki yaşantımızı çok özlüyoruz, komşuluk ilişkilerimiz vardı, her şey çok güzeldi. İnşallah bize de bu evlerden verirler. Bir evimiz olsun ama Sur'da olsun" diyor.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir