T24 - Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak, Dicle Üniversitesinde düzenlenen bir törende, Kürtçe ve çeşitli dillerde şarkılara eşlik ettikten sonra, ''2006 yılında buraya ilk geldiğimde böyle bir programa katılmış olsaydım ve burada böyle bir parça söylenmiş olsaydı bu töreni terk eder, bu parçayı söyleyen herkesi gözaltına alır, tutuklatırdım'' dedi.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine ''ISO 9001'' belgesi verilmesi dolayısıyla Tıp Fakültesi konferans salonunda tören yapıldı. Törene, Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Rektör Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak ve öğretim üyeleri katıldı.
Törende, Konservatuvar öğrencilerince seslendirilen Türkçe, Kürtçe, Ermenice ve Zazaca şarkılara Kavak ve bazı protokol üyeleri ile öğretim üyeleri de tempo tutarak eşlik etti.
Törendeki konuşmasına, ''Diyarbakır'da 5 yıldan bu yana Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yapıyorum. Gördüğünüz gibi tüm uzuvlarımla tam bir beyefendiyim'' diyerek başlayan Kavak, konservatuvar öğrencilerinin kendilerine bir müzik ziyafeti sunduğunu söyledi.
Öğrencilerin Kürtçe, Türkçe, Ermenice ve Zazaca şarkılar söylediğini ifade eden Kavak, kendisinin de zaman zaman Kürtçe şarkılar dinlediğini, sözlerini anlamasa da bu şarkılardan keyif aldığını belirtti.
Kavak, şöyle devam etti:
''Özellikle de Leyla şarkısı çok güzeldi. Benim de fakültede aşık olduğum kızlardan birinin ismi Leyla'ydı. Üniversitede büyük bir teknolojik değişim söz konusu. 1995-1997 yıllarında Mardin'in Mazıdağı ilçesinde görev yaparken eşimin topuk dikeni rahatsızlığından dolayı Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine gelmiştik. Bir röntgen için bize iki ay sonrasına gün verilmişti. Biz de Üniversitenin eski Genel Sekreteri İbrahim Sarı'nın torpili ile röntgen çektirebilmiştik. Şimdi aynı röntgen saniyeler içinde bilgisayar ortamında doktorların önüne tüm bilgileri ile düşüyor. Bu bir değişimdir.
Bir diğer değişim de Diyarbakır'daki genel değişimdir. Sevgili sanatçılarımız bize farklı dillerde şarkılar söyledi. 2006 yılında buraya ilk geldiğimde böyle bir programa katılmış olsaydım ve burada böyle bir parça söylenmiş olsaydı, bu töreni terk eder, bu parçayı söyleyen herkesi gözaltına alır, tutuklatırdım. Diyorlar ya, 'Değişmeyen tek şey değişimdir...' Aklı başında olan herkes de değişimin önünde durmaz. Değişimin önünü açar. Sizlere bu değişimin önünü açtığınız için teşekkür ediyorum. Üniversite camiasını bütünüyle bir kez daha alkışlıyorum. Yaptığı ameliyatlarla literatüre giren tüm hocalarımızı tebrik ediyorum.''