Gündem

Bahçeli: Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın nikâh şahitliği son derece insani, eleştiriler haksız

"Kılıçdaroğlu "Başkanlık kan dökmeden gelmez" sözüyle tamiri imkânsız bir pot kırdı"

17 Mayıs 2016 13:27

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan'ın düğününde nikâh şahidi olan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'a destek çıktı. "Akar'ın Cumhurbaşkanı’nın kızını evlendirmesi en tabii hakkıdır. Eleştiriler haksızdır" diyen Bahçeli, "Medya cengaverlerinin Genelkurmay Başkanı’nı tartışmaya açması terör örgütünün değirmenine su taşımaktadır. Her şey bitmiştir, davete katılması mı kalmıştır? Bu nasıl bir terbiyesizliktir" ifadesini kullandı.

Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz" sözlerini eleştirdi. Bahçeli, "Kılıçdaroğlu 'Başkanlık kan dökmeden gelmez' sözleriyle tarifi ve tamiri imkânsız bir pot kırmıştır" görüşünü dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da Kılıçdaroğlu'nun sözlerini ağır ifadelerle eleştirerek, "Bu zat'ın söylediklerin üç unsurun üçü de var. Bunlar kandan besleniyor, aynen bölücü terör örgütünün uzantıları gibi. Herhalde onlara imrendiler. Baktılar bu iş sandıkla gelmiyor, malum aldıkları oylar ortada. Şimdi, kanla seçim alabilir miyiz diyorlar, alamayacaksınız" demişti. Erdoğan, "Kandan beslenen varsa, o da Menderes'in idamına zemin hazırlayan CHP zihniyetidir" ifadesini kullanmıştı.

Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:

"Aradan geçen 97 yıl sonra gaflet ve delalet içinde bir yönetici elitin varlığı hepimizi endişeye sevk etmektedir. 19 Mayıs 1919 ruhunun manası hepimiz için önem kazanmıştır. Tarih tekerrür etmekte geride kaldığını düşündüğümüz gayrımilli dürtü ve teşebbüsler tekrar ayaklanmaktadır. Sözde tavsiye maskesiyle direktifler yağdırdıklarını bir kez daha görüyoruz.

19 Mayıs hor ve hakir görülen milli onurun ayaklanışıdır. Türk milletinin yeniden doğuşu ve halkın dik duruşudur. Milli devletin doğuş müjdecisidir. Samsun’da atılan ilk adımla milli huzura davetiye çıkarılmıştır, köhne yönetimlere ilk uyarı verilmiştir. Milliyetçiliğin vatan kurtaracağı ilk elden ilan ve ilam edilmiştir.

İster IŞİD barbarlığı, ister PKK canavarlığı, ister paralel etiketli keneler olsun istediklerini alamayacaktır. Hangi devlet, hangi uluslararası çevre, hangi odak destek verirse versin, Türkiye 19 Mayıs ruhuyla hareket edecektir.

 

"Kılıçdaroğlu 'Başkanlık kan dökmeden gelmez" sözüyle tamiri imkânsız bir pot kırdı"

 

Nefesimizi kesmeye çalışanların kökünü kuruturuz. Biz Türk milletiyiz. Sanmasınlar ki 19 Mayıs şuuru bitti. Sanmasınlar ki Samsun’a çıkan iradeden eser kalmadı. Herkes yerini yurdunu bilsin. Bu irade kızgın kor gibi milletin sinesinde yatmaktadır.

Bu düşüncelerle 19 Mayıs 1919’un 97. Yıldönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, kahramanları, şehitleri saygıyla anıyorum.

Doğu ve Güneydoğu’dan yağmur gibi şehit haberi gelmektedir. Millet infial halindedir, gemi su almaktadır. Ankara’da kısır tartışmalar almış başını götürmüştür. Ana muhalefetin başkanı “Kan dökülü” diyerek bir anda gündemi işgal etmiştir. Cumhurbaşkanı da “Er ya da geç başkanlık gelecek”, “Kızılay’dan başkasına kan vermeyiz” diyerek tehlikeli tartışmayı derinleşmiştir. CHP Genel Başkanı tarifsiz ve tamiri imkansız bir pot kırmıştır.

Sistemik zorlamalar, yeni bir devlet dayatması, milli kopuş ve parçalanmalara zemin açabilecektir. Hepimizin özenli olması şarttır. Şüphesiz milli iradenin hükmü her şeyin üzerindedir. Ne var ki tarihin ve coğrafyanın bizlere yüklediği bir sorumluluk vardır. Bunu inkar etmek kimseye bir şey kazandıramayacaktır. Yapayım derken yıkan, yozlaşmanın kilidini açan nice siyaset adamı var olmuştur. Bizim boşa geçirecek zamanımız yoktur. Türkiye tel tel dökülmektedir. Demokraside konuşmak, tartışmak, uzlaşmak asıldır.

 

"Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın nikâh şahitliği son derece insani, eleştiriler haksız"

 

İç ve dış sorunlarımız büyüktür. Bölgesel ve küresel senaryoların ibresi resmen Türkiye’yi göstermektedir. Terörizmle mücadele çok yönlü planlanıp sürdürülmesi gereken bir konudur. Mesela Nusaybin’de görev yapan Mehmetçiğin gözü hainlerdeyse, kulağı Ankara’dadır.

Bu itibarla kahramanlarımızın moral ve motivasyonu çok mühimdir. Hafta sonu Cumhurbaşkanı’nın davetine icabet ederek kızının nikahına katılan Genelkurmay Başkanı acımasızca eleştirilmektedir. Bize göre bu eleştirilerin anlaşılabilir bir yanı yoktur. Sayın Genelkurmay Başkanı insani bir görevi ifa etmiştir.

Medya cengaverlerinin Genelkurmay Başkanı’nı tartışmaya açması terör örgütünün değirmenine su taşımaktadır.

Cumhurbaşkanı’nın kızını evlendirmesi en tabii hakkıdır. Her şey bitmiştir, davete katılması mı kalmıştır? Bu nasıl bir terbiyesizliktir? 

Aziz milletimiz peygamber ocağı gördüğü TSK’nın arkasındadır. MHP Mehmetçiğin, kahraman polislerin her zaman yanındadır. Aksini yapanlara tavsiyemiz ya Kandil’in ya HDP’nin kollarına kendisini bırakmasıdır.

Dokunulmazlıklara ilişkin ilk tur oylama bugün yapılacaktır. MHP daha önce açıkladığı duruş ve tutumunu kararlıca muhafaza etmektedir. Bu iş en geç Cuma günü bitmelidir. Kimse yaptıklarından dolayı adalete hesap vermekten korkmamalıdır.

Meclis’i terörize edenler, katillerin taziye çadırında görüntü verip devlete meydan okuyanlar bu ihanetin bedelini ödemelidir. AKP ve CHP’nin ne yapacağını göreceğiz. MHP bugün Genel Kurul’da tam kadro yerini alacak, tarihe, millete ve şehitlerimize karşı görevini mutlaka yapacaktır. Bundan herkesin emin olması başlıca isteğimdir. MHP 47 yıldır kuşatmaları yara yara, tuzakları boza boza bugünlere gelmiştir. Biz iman erleriyiz, biz ülkü neferleriyiz.

 

Delegelere çağrı: Orta yolu bulabiliriz

 

MHP 47 yıldır kuşatmaları yara yara bugünlere gelmiştir. Biz iman erleriyiz. Paralel tuzaklarla, küresel saldırılarla azimle başa çıkarız. Darağaçlarını vicdanlarında sallandırmış cesur yürekler bozgunculara mı kalacaktır. MHP'nin surunda gedik açacaklarmış. MHP'yi bilmeyen küçük bir azınlık tutturmuş değişim olmuş. Tüzük kurultayı için imza vermiş kardeşlerim alınmasınlar. Sözlerimin hedefi sanal kahramanlara, proje elemanlara, düzmece siyasetçilere, akıl fukarası nankörleredir.

Ağzından hayırlı söz çıkmamın ne kadar akademisyen, aydın varsa MHP'yle yatıp kalkmaktadır. Bakıyorum PKK'lılar, DHKP-C MHP'de değişim isteyenler arasına girmiştir. Uslanma bilmeyen edepsiz kaçaklar, İmralı canisine avukatlık yapanlar sürekli değişim demektedir. Ne kadar MHP hasmı varsa paralel panayırda kendilerine ön sırada rezervasyon yaptırmıştır. Birbirinden haz etmeyen çürük çevreler MHP'ye karşı icra edilen ihanet birliğine girmiştir. Hiçbiri paralel matruşkası olduğunu gizleyememiştir.

Pazar günü tertemiz dava arkadaşlarım her şeyin iç yüzünü görmüştür. Ankara'da malum olağnaüsüt kurultay kumpanyacıları ortaoyunu sergilemiştir. Kavuklu ile Pişekar'ı andırmaktadır. Gezi olaylarının küçük bir kopyası olan bunlarda kimisi tel örgülere takılı kalmıştır. Kimi seçim otobüsü süsü verilmiş aracın üstünde meddahlığa soyunmuş, kimi de TOMA'ların önünde pozlar vermiştir. Bu çadır tiyatrosu açık hava sergilenmek amacına ulaşmıştır. Bu mizahi taraf olsa da gerçek budur.

 

"Bunlar asla affedilmeyecektir"

 

Bu bir genel başkanlık yarışı değildir. Pazar günü Ankara'da yaşananlar rezilliğin dik alası, kepazeliğin zirvesidir. Gezivari provakasyonları kurmak isteyenler baltayı taşa vurmuştur. Bunlar asla affedilmeyecektir. Tarlada kurultay yapılmaya çalışılmıştır. Milliyetçi ülkücü harekette bu girişimler ateşle oynamaktır. Gereği neyse mutlaka yapılacaktır. Zelil görüntüler sergilenerek MHP küçük düşürülmüştür. Bunun hesabını ülkücü vicdan mutlaka soracaktır. Zamanı geldiğinde olağan kurultay yapılacak ve adaylara ilişkin delege kararını verecektir. Kaldı ki Yargıtay bırakın kararını versin, ne bu acele, niye bu telaş? MHP'yi karıştırma sözü kimlere verilmiş, ihaleyi kim dağıtmıştır. Oyunu görünüz, tehlikeyi fark ediniz, karanlık yüzlerin nereye varmak istediklerini anlayın. Kendisini barikata bağlayanlar beyhude işlerle uğraşmaktadır. Kendilerini davanın sahipleri gibi gösterenler bilsinler ki hayalleriyle oynanmaktadır. Ülkücülerin de sabrının bir sonu vardır. Bu kumpayanın dağıtılması için gereken her hamle yapılacaktır."

 

"Koray Aydın'ı tebrik ediyorum"

 

Grup toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, "Koray Aydın bey ülkü ocaklarından yetişmiş değerli bir dava arkadaşımızdır. Adayların içinde tek ülkücü kendisidir olayları görümüş ve uyarmıştır. Tebrik ediyorum" dedi. 

Muhalifler için inceleme başlatıldığının hatırlatılması üzerine Bahçeli, "İncelemelerim devam ediyor. Her gün disiplin kapsamına girecek yeni oluşumlar var. Biraz sabredersek mükemmel bir dosya hazırlanacaktır" ifadelerini kullandı. Muhaliflerin 900 delegeden imza topladığı iddialarını değerlendiren Devlet Bahçeli, "900 imzayı bulmanızı tavsiye ederim. Zaten 900'ü bulmuşlarsa mesele bitmiştir. Yargıtay'ın kararına saygımız sonsuzdur" diye konuştu.