Politika

Deniz Feneri ile AKP iftarda buluştu

Almanya’daki Deniz Feneri davası Türkiye’yi sarsarken Aydın’da AKP ve Deniz Feneri Derneği iftarda buluştu

11 Eylül 2008 03:00

Aydın'da, AKP'li Belediye Meclis Üyesi Şevket Kaya tarafından, Deniz Feneri Derneği'nin bağışçıları için verilen iftar yemeğine, yaklaşık 100 kişi katıldı. İftar yemeği, Aydın- Denizli karayolu üzerindeki Aymendo Restaurant ve Dinlenme Tesisleri'nde verildi.
Aynı zamanda Türk Eczacılar Birliği 2'nci Başkanı olan Şevket Kaya tarafından verilen yemeğe, Deniz Feneri Derneği Ege Temsilcisi Hamit Kunt, AKP İl Başkanı İsmail Hakkı Eser, AKP Kadın Kolları Başkanı Demet Pilevneli, Aydın Tarım İl Müdür Yardımcısı Hasan Ünal, Aydın Sanayi Odası Meclis Başkanı Yalçın Pekgüzel ve çok sayıda dernek bağışçısı katıldı. İftar yemeğinin davetiyesinde, ‘Ramazan bereketini, şükrünü paylaşmak üzere iyilik yolculuğumuzda yoksulların yanında ve yakınında olan iyi insanlarla Ramazan sofrasında buluşuyoruz. 918 bin 200 bağışçısı ve 58 bin 189 gönüllüsüyle 446 bin 508 ailenin yarasına merhem olan derneğimizin iftar sofrasına tefrişlerinizden onur duyacağız’ ifadeleri yer aldı.
Çok sayıda AKP'linin de eşleriyle birlikte yer aldığı iftar yemeğinin ardından, Deniz Feneri Derneği hakkında Almanya'da açılan dava kapsamında, Türkiye'deki değerlendirmelere vurgu yapan Ege Temsilcisi Hamit Kunt, “Derneğimize yönelik olumsuz tavıra üzülüyorum. Her ay 25 bin aile Deniz Feneri'nden yardım bekliyor” dedi. Kunt, derneğin son derece faydalı bir sivil toplum kuruluşu olduğunu iddia ederken, “Deniz Feneri Derneği, 10 yıl içerisinde 446 bin aileye ulaşmış ve bizzat yardım etmiş. Bu 446 bin ailenin fertleri ise 900 binden fazla kişi yapıyor. Bu rakamları tamamen veri tabanımızdan alarak geldim. Deniz Feneri, yarım milyar YTL değer üretip bu memlekette ve 1 milyon 900 binden fazla insana ulaştırmış. Bu dernek şu anda yardım kuruluşları arasında en büyük sivil toplum kuruluşu. (Bu değirmenin suyu nereden geliyor) diye soranlar olabilir. Bugüne kadar bizim yaklaşık 1 milyon bağışçımız olmuş. Biz böyle çalışırken köy köy, şehir, şehir, mahalle, mahalle dolaşırken son günlerde basında Deniz Feneri'nin olumsuz bir imajla gündeme gelmesi çok üzücü” diye konuştu.

‘LOGOMUZU KULLANMAYIN’ Almanya'daki Deniz Feneri Derneği ile Türkiye'dekinin karıştırıldığını dı ileri süren Kunt, “Bu 1.5 yıldır devam eden bir soruşturma. Basına ısrarlı şunu söyledik; bu logo bizim logomuz, bunu kullanmayın. Almanya'daki dernek başka bir dernek, bizimle alakası yok. Ama siz hala bizim logomuzu kullanıyorsunuz. Almanya'daki derneğe baskın yapıldığına ilişkin haber yapılıyor, içinde benim de yer aldığım İzmir Basmane'deki kırtasiye dağıtımı sırasındaki görüntüler veriliyor. Basın insanların kafasında yanlış bir imaj oluşturmaya çalışıyor. Bunun adı psikolojik harp” dedi.

‘PARAYI NEDEN ALDIĞIMIZI SORAMAZSINIZ’
Deniz Feneri Derneği Ege Temsilcisi Hamit Kunt, şöyle devam etti:
“Anlatılanlar doğru mudur, gerçek midir ben de bilmiyorum. Biz harıl harıl çalışıyoruz. 2003 yılından bu yana o dernek bize bazı yardımlarda bulunmuş. Biz o dernek dahil onlarca dernekten yardım aldık ve yardım ettik. Bize oradan bir proje için para geldiyse bize o parayı ne yaptığımızı sorarsınız, neden o dernekten para aldığımızı soramazsınız. Bizim derneğimizde her yıl gerekli denetimler oluyor zaten. Ayrıca bizim iç denetimcilerimiz denetliyor ve uluslararası bir denetleme kuruluşuna kendimizi denetlettiriyoruz. Ayrıca her yıl İçişleri Bakanlığı da bizi denetliyor. Bu kadar şeffaf çalışıyorken basına yansıyan imaj bizi çok yaraladı. Biz bu mücadelenin hiçbir yerinde yokuz aslında. Hiçbir tarafı değiliz ama buna rağmen hiçbir ahlaki değeri, duruşu olmayan, hiçbir ahlaki ölçüsü olmayan bir üslupla bizi bu mücadelenin içerisine sokmak hiçbir vicdana sığmıyor. Bu kurum yara almadan devam etmeli.” (dha)