F.Bahçe, geçtiğimiz sezon Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final oynayıp tarih yazmasına rağmen Arthur Zico'yu Süper Lig'de takımı şampiyon yapamadığı için göndermişti.
Bir bakıma Sarı-Lacivertli yönetim başarı kriteri olarak Türkiye ligi şampiyonluğunu kabul ediyordu. 100. yılda takımı mutlu sona ulaştırıp Avrupa'da destan yazan Zico'yu uğurlamayı bile unutan Fenerbahçe'nin hangi hocayla anlaşacağı uzun süre kamuoyunu meşgul etmişti.
Sürpriz karar
Başkan Aziz Yıldırım ve ekibi, EURO 2008'de görev alan teknik adamları büyüteç altına alırken, sürpriz bir şekilde İspanya'nın ünlü hocası Luis Aragones'te karar kılmıştı. 70 yaşındaki teknik adamla turnuvanın hemen başında el sıkışan Sarı-Lacivertliler, aslında büyük bir riske girmişti. Çünkü Aragones'in kariyerinde ilk kez ülkesinin dışında bir takım çalıştırmasının yanı sıra ilerlemiş yaşı sürekli kafaları meşgul etti.
En önemli soru işareti ise 'Acaba Fenerbahçe, Beşiktaş'ın yaşadığı Del Bosque faciasının bir benzerini Aragones'le yaşar mı?' idi. Ancak 'Dede' lakaplı Aragones, İspanya'yı tam 44 yıl sonra Avrupa şampiyonluğuna ulaştırınca F.Bahçe kurmayları rahat bir nefes almıştı.
Aragones'in arkasından ağladılar
F.Bahçe, yeni sezona Avrupa şampiyonu apoletli bir hocayla girmenin mutluluğunu yaşarken, İspanyollar Aragones'in arkasından adeta ağlıyor ve ünlü teknik adamın yerine tanıdık bir ismi; yani Del Bosque'yi getiriyordu. Hazırlık dönemi maçlarında orta şeker diyebileceğimiz sonuçlar alan Sarı Kanaryalar, Süper Lig'in ilk karşılaşmasında G.Antepspor'a deplasmanda 1-0 yenilmekten kurtulamıyordu.
Fakat Fenerbahçeli taraftarlar, ligin ikinci haftasında İstanbul Büyükşehir karşısında zor da olsa alınan 3 puanla G.Antep mağlubiyetini sineye çekti. Üçüncü hafta ise rakip Hacettepe'ydi. Ankara deplasmanında 1-0 öne geçen Sarı-Lacivertliler, ligin mütevazı takımına 2-1 yenilerek bir kez daha şoke oluyordu.
Aragones yönetimindeki Fenerbahçe'nin inişli çıkışlı grafiği üçüncü haftada da sürdü ve Kadıköy'de oynanan G.Birliği galibiyetiyle bir kez daha 3 puan almanın sevinci yaşandı. Fakat üst üste alınan Sivasspor ve Şükrü Saracoğlu'ndaki Kayseri mağlubiyetleri Fenerbahçelileri umutsuzluğa düşürürken "Bir Del Bosque faciası da bizi mi bekliyor?" endişesi iyiden iyiye sarıyordu.
Del Bosque?
Zira 2004-2005 sezonunda Beşiktaş'ın büyük umutlarla takımın başına getirdiği İspanyol hoca Del Bosque tıpkı vatandaşı Aragones gibi ilk kez ülkesinin dışında bir takım çalıştırmış ve apar topar gönderilmişti. Del Bosque'li Beşiktaş, o sezon ligin ilk haftasında 2 mağlubiyet, 3 beraberlik ve sadece 1 galibiyet alarak 6 puan toplayabilmişti. Siyah-Beyazlılar, 10 gol atarken kalesinde de 10 gol yiyerek 0 averaj yapmıştı. Aragones'li Fenerbahçe ise bu sezon aynı Del Bosque'li Kartal gibi 6 puanda kaldı.
Sarı Kanaryalar, 6 haftada 4 mağlubiyet ve 2 galibiyetle 6 puan toplayıp tarihinin en kötü başlangıçlarından birine imza atmıştı. Gol averajı da 8-9 olup -1'de kaldı. Beşiktaş, Del Bosque'yi kovup İspanyol hocaya 8 milyon Euro tazminat öderken Fenerbahçe yönetimi ise ilk 4 ayda kovulması halinde 6 milyon Euro tazminat alacak olan Aragones'ten kurtulmanın yollarını arıyor.