T24- Sunucu Defne Joy Foster’in, 2 Şubat günü Kerem Altan’ın evinde ölü bulunmasıyla ilgili Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Davut Dağ’ın 5 ay süren soruşturmayı takipsizlikle sonuçlandırmasına, İlker Yasın Solmaz’ın avukatı Ayşegül Mermer itiraz etti. Mermer, "Evde biri kadın iki kişiye ait DNA örneklerinin bulunduğu ancak bu kişilerin kimliklerinin tespit edilmediği, maktulenin külotunda tespit edilen meni lekeleri konusunda şüpheliye soru dahi yöneltilmediğini" belirtti.
Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı’na veren İlker Yasın Solmaz’ın avukatı Ayşegül Mermer dilekçede, Foster’in 04.30’da rahatsızlanmasına rağmen ev sahibi Kerem Altan’ın 06.30’da hastaneye başvurduğu, arada geçen 2 saatin ise ölüme neden olduğu dile getirildi.
Habertürk'ün haberine göre, Üsküdar Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmek üzere verilen dilekçede, Altan’ın evde kendi veya beraberlerinde olabilecek kişiler aleyhine bulunan deliller ile emareleri yok etme gayreti içerisine girdiği savunuldu. Dilekçede “Hasta kişilere yapılacak erken müdahalenin önemli olduğu, erken müdahale sonucu kurtuldukları tıbben bilinmektedir. Maktulenin sağlığına kavuşması için yardım edecek kişi sadece şüphelidir. Hasta olan maktuleye en son içki veren kişi de şüphelidir. Vahim derecedeki tehlikeyi önleyebilecek tek kişi şüphelidir. Neticeyi önleme yükümlülüğü kendisindedir. Şüpheli maktuleyi kısa süre içerisinde tedavi maksadıyla bir sağlık kurumuna götürülmesi yönünde eylem ve davranışta bulunmayarak ihmalkâr davranmıştır. Bu da ölüme sebebiyet vermiştir” denildi.
‘Evdeki ikinci erkek bulunsun’
Adli Tıp Kurumu’nca verilen otopsi raporunda, Foster’in uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmadığının kesin olarak belirlendiği ancak aldığı alkolün kolaylaştırıcı etkisi ve astım hastası olması sebebiyle, kanında bulunan ilaçların yan etkilerine bağlı olarak kalp ritmi bozukluğu nedeniyle öldüğü anlatılan dilekçede, evde biri kadın iki kişiye ait DNA örneklerinin bulunduğu ancak bu kişilerin kimliklerinin tespit edilmediği ifade edildi.
Foster’in iç çamaşırında bulunan meni lekelerinin Altan’a ait olmadığının kaydedildiği dilekçede şöyle denildi: “Adli Tıp 1. İhtisas Kurulu’nun raporu dikkate alındığında olayın meydana geldiği evde, suç işlendiği tarihlerde, maktule ve şüpheli Halit Kerem Altan’dan başka bir erkek ve bir bayan şahsın olduğu sabittir. Bu kişilerin belirlenmesi ve başkaca delillerin toplanması amacıyla tarafımızdan 01.07.2011 tarihinde verilen dilekçemiz doğrultusunda bir işlem yapılmamıştır. Sadece rapor doğrultusunda Halit Kerem Altan dinlenmiş ancak kendisine rapor doğrultusunda, olayın meydana çıkması için gerekli sorular sorulmamıştır. Maktulenin külotunda tespit edilen meni lekeleri konusunda şüpheliye soru dahi yöneltilmemiştir”
'Sevgilisi ile ablası dinlensin'
Telefon kayıtlarına göre olay gecesi Altan’ın sıkça mesajlaştığı, o tarihte sevgilisi olan Helin Alp adlı kadın ile telefonla görüştüğü ablası Sanem Seten’in dinlenmesinin gerekliliği vurgulanan dilekçede, şüpheliler hakkında kamu davası açılması istendi.