Başbakan Ahmet Davutoğlu, 12 Ekim'de gerçeklşecek olan HSYK seçimleri öncesi hâkim ve savcılara mesaj verdi. Davutoğlu, "HSYK ve yargı güç mücadelesi değil vicdan alanıdır. Yargıda sadece vicdan, güven egemen olmalı. Hâkim ve savcıların niteliğinin güçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Bunu için ne gerekiyorsa yapacağız. Yurt dışı tecrübe, adalet akademisi için görüşleri aldım. Hâkim ve savcılarımızın tek tek vicdanlarıyla karar vermesi esastır" dedi.
Başbakan seçildikten sonra bütün bakanlıklardan brifing alan Ahmet Davutoğlu, bugün de Adalet Bakanlığı’ndaydı. Toplantı öncesi basın mensuplarının görüntü almasına izin verildi. O kısa süreli bekleyiş sırasında Davutoğlu’nun düşünceli olduğu yüzüne, haliyle kameralara yansıdı.
Brifingin ardından basın açıklaması yapan Davutoğlu şunları söyledi:
'Vicdanlarıyla karar vermeleri esastır'
Hakim ve savcılar tarih boyunca karar verme sebebiyle her toplumun en seçkin bireyleridir. Hakimlerine güven duyması bir milletin aslında hayatın güvence altında olması demektir. Hakim ve savcıların niteliğinin güçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Bunu için ne gerekiyorsa yapacağız. Yurt dışı tecrübe, adalet akademisi için görüşleri aldım. Hakim ve savcılarımızın tek tek vicdanlarıyla karar vermesi esastır. Bizim iktidarımıza kadar adliye sarayları içine gireni boğan yapıdaydı. İktidara geldikten sonra büyük bir mekânsal düzenleme yaptık. Bu mekânsal genişleme bizim hakim ve savcılarımıza duyduğumuz saygının bir yansımasıdır.
Üst yargı-bakanlık ilişkisi sağlam zemine oturtulmalı. Yargı üzerindeki yükler azaltılıyor. Denetimli serbestlik dahil getirdiğimiz sistemler adalet sistemimizde rahatlama sağladı. Cezaevlerinin insanların özgürlüklerini kısıtlayan mekanlardan yeni bir hayat kazanacakları mekanlara dönüşmesi şart.
'HSYK bir güç alanı değil bir vicdan alanıdır'
Maalesef birçok ankette yargıya olan güvenin düştüğünün görülmesi hepimizin düşünmesi gereken bir konudur. HSYK ve yargı bir güç alanı değil bir vicdan alanıdır. “Ben burayı ele geçirirsem diğer güçler üzerinden otorite kurarım” dediğiniz anda yargıdaki vicdan kaybolmaya başlar. Onların bu kararları tek başına vermeleri ve HSYK gibi bu vicdanın kurumsal uygulama alnın gibi kurumlarda topluma güven veren bir yapının ortaya çıkması önemlidir. Bütün yargı mensuplarına sesleniyorum: Yargıyı salt bir vicdana alanına dönüştürme çabalarına destek verin. Yargı üzerinde şu veya bu yaklaşımın egemen olması değil sadece vicdanın egemen olmasını temin ediniz.
Bu konudaki kanaatlerimi dün paylaştım. Bunlar net kanaatlerdir ve pazarlığa açık değildir. Kamu düzeni bir müzakere konusu değildir. Ne surette olursa olsun kamu düzeni tesis edilecektir. Bugün yapılan açıklamalar ne olursa olsun bizim için bundan sonra hiç taviz vermeden ele alacağımız iki husus vardır kamu düzeni ve hukuki sorumluluk. Bundan sonra da kamu düzeni dışına çıkan hukuki olma niteliğini kaybeden milletin huzurunu bozmuş olan yaklaşımlar karşısında tutumumuz net olacaktır. Çözüm sürecine sadakatten bahsediliyorsa herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Kamu düzenini olmadığı yerde çözüm süreci de olmaz. Herke gösteri yapacaksa bu hakkı var. Usulü çerçevesi belli. Suriye’deki bütün kesimlere aynı kardeşlik duygusuyla yaklaşıyoruz. Merhametimiz şefkatimiz ve elimizden geldiği kadar kudretimizle yardım ediyoruz.