Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişimi sırasında Malatya 2. Ordu Komutanlığı karargâhında güvenlik güçleri ile çatışan İstihbarat Kurmay Binbaşı Fatih Kılıç'ın vurulması ve çarşafla koridorda taşınması güvenlik kameralarına yansıdı.
Hürriyet'te yer alan habere göre; Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz ve Başsavcı vekili Mehmet Badem tarafından hazırlanan iddianamede 2. Ordu Komutanlığında Harekat Başkanlığında İstihbarat Kurmay Binbaşı olarak görev yapan Fatih Kılıç’ın güvenlik güçleri ile çatıştığı ve gerekirse sivil halka da ateş açılması emrini verdiği belirtiliyor. Darbe girişiminde aktif rol aldığı belirtilen Kılıç’ın, koğuşlarda bulunan askerleri silahlandırıp, nizamiye bölgelerinde mevzi aldırdığı ve nizamiye dışına atış emirleri vererek sivil halka ve emniyet kuvvetlerine ateş ettirdiği ve kendisinin de ateşli silah kullandığı iddianamede yer alıyor. Kılıç’ın daha sonra emniyet güçleri ile silahlı çatışmaya girdiği ve bu çatışmada yaralanarak öldüğü belirtiliyor.
Başından vuruluyor
Güvenlik kamerası görüntülerinde 16 Temmuz sabahı Binbaşı Fatih Kılıç ve Albay Bahadır Erdemli’nin ellerinde G3 Piyade tüfeği ile birlikte Karargahın içerisinde dolaştıkları görülüyor. Görüntülerde, koridorda yürüyen ikili çevreyi kontrol ederken Albay Erdemli, bir odanın kilitli kapısını tekme atarak kırıyor ve içeriyi gözetliyor. Daha sonra başka bir odanın kapısını tekmeleyerek kıran Albay Erdemli içeri girerken dışarıda bekleyen Binbaşı Fatih Kılıç siper alıp ateş açarken saat 08.48‘te açılan ateşle başından vurularak ölüyor.
Güvenlik kameralarına yansıyan bu görüntülerde daha sonra Albay Bahadır Erdemli yerde yatan Binbaşı Fatih Kılıç’ın yanına gelip durumunu kontrol ediyor. Koridordan uzaklaşan Albay Erdemli bir süre sonra öldürülen Kılıç’ın yanına gelerek üzerindeki cep telefonunu alıp tekrar uzaklaşıyor.
Güvenlik kamerası kayıtlarına göre yaklaşık 2 saatten fazla bir süre sonra tekrar koridora gelen Albay Erdemli, yanında başka bir darbeci askerle birlikte cesedi alarak çarşafa koyup alandan çıkarıyorlar. Binbaşı Kılıç’ın cesedini yerde sürükleyerek Hareket Başkanlığı katına kadar götürdüğü görülen Albay Erdemli’nin daha sonra elinde temizlik makinesi ile birlikte koridorda kan dökülen alanları temizlediği görüntülere yansıyor.
"Vali, Emniyet Müdürü gözaltına, gerekirse öldürülsün"
Öte yandan Kurmay Binbaşı Fatih Kılıç'ın üzerinde "Vali, Emniyet Müdürü gözaltına, gerekirse öldürülsün" yazılı not bulunduğu ortaya çıktı.
Kararda, şunlar kaydedildi:
"Şüphelinin elbiseleri içerisinde ele geçirilen 'Vali, emniyet müdürü gözaltına, gerekirse öldürülsün' yazılı not bulunduğu, bu yazı üzerinde kriminalistik yapılan incelemede, 'Yazının Fatih Kılıç'ın elinden çıktığının' bildirildiği, şüphelinin darbe teşebbüsü içerisinde aktif rol aldığı, bu suretle şüphelinin 'FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olduğu ve cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek', 'Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etme', 'Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme' suçlarını işlediği anlaşılmış ise de şüphelinin alınan nüfus kaydında 15 Temmuz tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, TCK'nın 64. Maddesinin 'sanığın ölümü halinde kamu davasının düşürülmesine karar verilir, ancak niteliği itibarıyla müsadereye tabi eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak bunların müsaderesine hükmolunabilir' amir hükmü gereğince şüpheli hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir"