Denizli Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Alper'in trafik kazasında ölümüne ilişkin Cumhuriyet Gazetesi'nin twitter hesabında yapılan paylaşım nedeniyle yargılanan Cumhuriyet.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Oğuz Güven hakkında savcı mütalaasını verdi.
Savcı, Güven'in "Terör örgütünün propagandasını yapmak" ve "Terör örgütlerinin açıklamalarını yayınlamak" iddiasıyla 2 yıl 9 aydan 12 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi.
Bir anons tweet nedeniyle 32 gün tutuklu kalan Oğuz Güven hakkında görüşünü açıklayan İstanbul Cumhuriyet Savcısı, istinat olunan suçların dayanağı olarak twitterda habere yapılan yorumları gösterdi.
"Örgüt propagandası yapma suçu işlenmiştir"
Fethullahçı yapılanmanın bir terör örgütü olduğunu belirten savcı, "İlk FETÖ iddianamesini hazırlayan başsavcı Mustafa Alper'i kamyon biçti, paylaşımı ile ilgili aynı platform üzerinde yapılan yorumlara baktığımızda: Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün organlarına din ve adelet gibi yüce değerler istismar ederek sirayet etmiş işbirlikçileri olan dış odakların talimatı ile ülkede kanlı darbe girişiminde bulunmaya cürret eden silahlı bir terör örgütü ile mücadele edilmesi adeta bir haksızlık ve bir zulüm olduğu algısı oluşmuş, dönüşler yapılan yorumlarda özellikle bu doğrultuda olmuştur..."
Yorumlara mütalaasında geniş yer veren savcı, 'örgüt propagandası suçunun' gerçekleşip, gerçekleşmediğinin belirleyici olduğunu ifade etti. Mütalaanın devamında da hem AİHM hem de Yargıtay kararlarına atıf yaparak, "Suça konu ifade Cumhuriyet Gazetesi'nin resmi twetter sayfasında paylaşılmıştır. Sanık ise adı geçen internet haber sayfasının genel yayın yönetmeni, resmi sorumlusudur. Aynı zamanda objektif sorumluluğu vardır. Ancak kendi beyanına göre de paylaşım talimatıyla yapılmıştır. Netice itibariyle sanık tarafından meydana gelen trafik kazasında şehit olan Başsavcı Mustafa Alper'i FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile mücadele kapsamında sembol isimlerinden olması dolayısıyla yürüttüğü soruşturmalar, düzenlediği iddianameler ve görevi gereği verdiği kararların neticesi olarak kendisinin kamuoyunun biçtiğini, bu şekilde görevi dahilinde yaptıklarının ölümünün sebebi olduğunu ifade etmiştir. Kamuoyunda FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yönelik mücadelenin hassasiyetini ortadan kaldırmak, yapılan soruşturmaların neticesiz kalacağı örgütün meşru amaçları uğrunda mücadele ettiği algısı oluşmuş, düşünce açıklama özgürlüğünün sınırları aşılarak atılı örgüt propagandası yapma suçu işlenmiştir."
Ahmet Şık'ın röportaji düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirildi
Bununla birlikte soruşturma kapsamında Güven'in facebook ve twitter sosyal medya hesapları incelendiği, "Kandil'den sert tepki silah bırakma beklentisi boş" , "Kandil'de KCK Eş Başkanları konuştu: Öcalan serbest kalmadan silahlar bırakılmaz" ve "Ya Apo Kandil'e Ya Biz İmralı'ya" Ahmet Şık'ın Kandil röportajı paylaşımları nedeniyle de suçlandığı anlatıldı.
Savcı Ahmet Şık'ın röportajının cebir ve şiddet içermediğinden düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Davaya konu diğer paylaşımların ise cebir ve şiddet içerdiği belirtilerek cezalandırılması istendi.
Dava 21 Kasım'a ertelendi
Güven'in örgüt propagandası ve “terör örgütlerinin yayınlarını basmak ve yayınlamak” iddiasıyla 12 yıl 9 aya kadar hapsi istendi. İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava, esas hakkındaki savunmanın hazırlanması için 21 Kasım’a ertelendi.
Ne olmuştu?
Cumhuriyet Gazetesi'nin internet sitesinde, "İlk 'FETÖ' iddianamesini hazırlayan Başsavcı Mustafa Alper'i kamyon biçti" şeklinde atılan tweet nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan Oğuz Güven, 15 Mayıs'ta tutuklanmıştı.
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Basın Bürosu'nca hazırlanan iddianamede, meydana gelen trafik kazasına ilişkin haberin aktarılmasında "ilk 'FETÖ' İddianamesi", "biçti" şeklinde ibarelere yer verilerek 'FETÖ'nün eylemleri meşru gösterilip övüldüğü ve teşvik edildiği ileri sürülmüştü.
Ayrıca "facebook ve twitter hesapları üzerinden terör örgütü PKK/KCK'nin lideri kadrosuna ait tehdit, şiddet içerikli açıklamaların paylaşılarak örgütün eylemlerinin meşru gösterilmek istendiği, bu şekilde şüphelinin yaptığı paylaşımların basın özgürlüğü kapsamında kalmadığının anlaşıldığı" belirtilmişti. Oğuz Güven hakkındaki iddianameyi kabul eden İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi, 14 Haziran'da tahliyesine karar vermişti.