Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, "bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimi ile kişisel güvenliği tehlikede olan, ihmal veya istismar edilen ya da suç mağduru çocukların" aileleri ile irtibata geçilmesini, uygun davranışı sergilemeyen ailelerle ilgili çocuk koruma kanunu hükümlerine göre gereğinin yapılması talimatı verdi.
Çubukçu, il milli eğitim müdürlüklerine "Mecburi Öğretim Çağındaki Çocuklar" konulu genelge gönderdi.
Genelgede, anayasanın ilköğretimin bütün kız ve erkekler için zorunlu ve parasız"' olduğuna ilişkin 42. maddesini anımsatan Çubukçu, İlköğretim ve Eğitim Kanunu'ndaki "Her veli yahut vasi veya aile başkanı, çocuğunu zamanında ilköğretim okuluna yazdırmakla yükümlüdür", "Her öğrenci velisi yahut vasisi veya aile başkanı çocuğunun mecburi ilköğretim kurumuna muntazaman devamını sağlamakla ve özrü yüzünden okula gidemeyen çocuğun durumunu en geç üç gün içinde okul idaresine bildirmekle yükümlüdür. Mülki amirler, ilköğretim müfettişleri ve zabıta teşkilatı ilköğretim çağındaki çocukların mecburi ilköğretim kurumlarına devamlarını sağlamakla veli yahut vasi veya aile başkanlarına ve okul idarelerine yardımla ve her türlü tedbiri almakla vazifelidirler" hükümlerine dikkati çekti. Çubukçu, kanunda çocukların okula gönderilmemesi durumunda yapılacak idari iş ve işlemlerin de yer aldığına işaret etti.
Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni de hatırlatan Çubukçu, çocukla ilgili bütün girişimlerde çocuğun yüksek yararının tüm olarak gözetileceğinin, ana-babaların ya da sorumluluk taşıyan diğer kişilerin bu sorumluluğu yerine getiremedikleri takdirde devletin çocuğa yeterli dikkat ve desteği göstereceğinin bilinmesi gerektiğini ifade etti.
Çubukçu, şunları kaydetti:
"Çocuğun eğitim hakkını kullanması gelecek yaşamını şekillendirmesinde en önemli adımdır. Bu haktan mahrum kalan bir çocuğun kişisel, sosyal ve kültürel gelişiminin istenilen düzeye ulaşması beklenemez. Bu nedenledir ki ilköğretim çağındaki çocukların okula devamları anayasamız başta olmak üzere yasal düzenlemelerle garanti altına alınmıştır. Eğitime erişim ile ilgili kampanyalarla okula kayıtlı olmayan veya devam etmeyen çocuklarımızın okullaştırılması yönünde önemli adımlar atılmıştır. Buna rağmen, ilköğretim çağında olan bazı çocukların özellikle kız çocuklarının okula devam etmedikleri bilinmektedir. Mecburi ilköğretim çağında olan çocukların tamamının eğitim sürecine dahil edilmesi Bakanlığımızın temel yükümlülükleri içerisinde yer almaktadır.
Bu çerçevede ilköğretim veya ortaöğretimde eğitim gören çocuğa sahip olan ve kendisi ile eşinin sosyal güvencesi olmayan aileler şartlı nakit transferi ile desteklenmekte, başta kız çocukları olmak üzere okullaşma oranlarının artırılması, engelli çocuk eğitimlerine önem ve öncelik verilmesi büyük önem arz etmektedir."
"Gerekli işlemleri yapin"
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ile çocuğun eğitim, bakım, sağlık ve barınması konularında koruyucu ve destekleyici tedbirlerin alınmasının hükme bağlandığını belirten Çubukçu, genelgede, "Bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimi ile kişisel güvenliği tehlikede olan, ihmal veya istismar edilen ya da suç mağduru çocuğun öncelikle aileleri ile irtibata geçilerek kendilerinden beklenilen uygun davranışı sergilemeleri istenmeli, uygun davranışı sergilemeyen ailelerle ilgili Çocuk Koruma Kanunu hükümlerine göre gereği yapılmalıdır" talimatı verdi.
Çubukçu, mülki amirlerin ve il milli eğitim müdürlüklerinin çocukların okullaşması ile ilgili her türlü tedbiri almalarını, öncelikle velileri ikna yoluna gitmelerini, yapılan tüm çalışmalara rağmen çocuğunu okula göndermemekte ısrar eden velilerle ilgili olarak İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Çocuk Koruma Kanunu hükümleri doğrultusunda gerekli işlemleri yapılmasını istedi.