-Çocuğa istismara verilen cezaların artırılması istendi TBMM (A.A) - 22.09.2011 - CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, çocukları cinsel yönden istismar edenlere verilen hapis cezalarının artırılması için kanun teklifi verdi. Toprak, teklifinde, çocuğa cinsel istismarda bulunanlara 15 yıla kadar hapis cezası verilmesini istedi. Toprak'ın TBMM Başkanlığına sunduğu kanun teklifi, Türk Ceza Kanunu'nda değişiklik yapıyor. Teklif, çocuğu cinsel yönden istismar eden kişiye verilen 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasının, 6 yıldan 15 yıla kadar artırılmasını öngörüyor. Cinsel istismarın, vücuda organ veya sair bir cisim sokulmasıyla gerçekleştirilmesi durumunda 8 yıldan 15 yıla kadar olan hapis cezası ise teklifle 12 yıldan 18 yıla çıkarılıyor. Reşit olmayanla cinsel ilişkiye verilen hapis cezaları da artırılıyor ve bu suç şikayete bağlı olmaktan çıkarılıyor. Teklifle, cebir, tehdit ve hile olmaksızın, 15 yaşını bitiren çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılıyor. -Resmi evlilik olmadan yapılan dini nikahlar- Teklif, resmi evlilik olmadan dini nikah yapılması halinde verilen cezalarda da artırıma gidiyor. Kanunda, aralarında evlenme olmadan, evlenmenin dinsel törenini yaptıranlar ile evlenme akdinin kanuna göre yapıldığını gösteren belgeyi görmeden bir evlenme için dinsel tören yapan hakkındaki 2 aydan 6 aya kadar olan hapis cezası, teklifle 6 aydan 2 yıla artırılıyor. Teklifin gerekçesinde, dünyada 18 yaşın altında 10 milyon kız çocuğunun gelin olduğu, yüzde 17'lik oranla Gürcistan'ın ilk, yüzde 14'lük oranla Türkiye'nin ikinci sırada yer aldığı belirtildi. Gerekçede, 54 ili kapsayan bir araştırmaya göre her 3 evlilikten 1'inin erken yaşta yapıldığı, evli kadınların yüzde 33'ünün çocuk gelin olduğu ifade edilerek, şu görüşlere yer verildi: ''Kız çocukları, çocuk yaşta evlenmek istemiyorlar. Karar vericiler babaları ya da ailedeki diğer erkekler. Kızlarını başlık parası yüzünden gelir kaynağı olarak görüyorlar, namus belası olarak görülüyorlar, yaşam döngüsünün bir parçası olarak evliliğe kurban edilmeye hazır yetiştiriliyorlar. Namus öyle kilit bir kavram ki bu çocukların varlığına öyle sıkı kilitler vuruyor ki doğar doğmaz çeyiz sandıkları hazırlanıyor, o namus yüzünden bir an önce kurtulma telaşı içine giriyorlar. Acilen ulusal ve yerel eylem planları harekete geçirilmelidir. Bu konuda cezaların yaptırım gücü arttırılmalıdır.''