Politika

ÇİÇEK'TEN YENİ ANAYASAYA ÇAĞRISI TBMM (A.A)

23 Eylül 2010 20:45

-ÇİÇEK'TEN YENİ ANAYASAYA ÇAĞRISI TBMM (A.A) - 23.09.2010 - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, seviyeli bir tartışmaya, konuyu saptırmadan kendi bağlamında tutarak yeni bir anayasa çalışmasına ihtiyaç olduğunu belirterek, yeni bir anayasa çalışması çağrısında bulundu. Çiçek, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, halk oylamasıyla beraber yeni bir sayfa açılması gerektiğini belirtti. Çiçek, vatandaşın yüksek standartta bir demokrasiden yana tavır koyduğunu ifade ederek, referandumdan çıkan yüzde 58 oranındaki ''evet''in birinci mesajının bu olduğunu kaydetti. Milletin, toplumun, temel tercih olarak demokrasiyi seçtiğini dile getiren Çiçek, ''Demokrasiyi tercih ettiğimize göre, bu mevsimlik, geçici değil, bir temel tercih. Kaliteli bir demokrasi, yüksek standartta bir demokrasi... Bunun yolu çağdaş normlara, anlayışlara uygun yeni bir anayasadan geçiyor'' dedi. Çiçek, bunu 2007 seçimlerine giderken de sonrasında da söylediklerini anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ama maalesef hepinizin bildiği ve halk oylaması süresince de uzun uzun anlattığımız sebeplerden dolayı bunu gerçekleştirmek mümkün olmadı. Şimdi böyle bir ortamın var olduğunu düşünüyoruz. Bunun için de yeni bir anayasa müzakeresine, seviyeli bir tartışmaya, konuyu saptırmadan kendi bağlamında tutarak yeni bir anayasa çalışmasına, tartışmasına ihtiyaç var. Çünkü biz biliyoruz ki bir çok sorun bugünkü anayasadan kaynaklanıyor. Toplumdaki bir kısım gerginliklerin ya da bir kısım sorunların çözülememesinin temelinde anayasanın felsefesi, anayasanın öncelikleri yatıyor.  İşte 12 Eylül'de yapılan halk oylaması, siyaset kurumuna da konuya ilgi duyanlara da bir mesajdır. Toplum diyor ki 'bize yeni bir anayasa yapın'. Bunun için de bugünden çağrıda bulunuyoruz. Öncelikle, konuya ilgi duyan hemen herkes, en başta siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve meslek kuruluşları dahil, her defasında esasın önüne geçen ve en önemli konuların gerçekleşmesinin önündeki en büyük engel gözüken 'yöntem' konusunu tartışılmamız gerekiyor.'' -''KAN, GÖZYAŞI DÖKÜLMEDEN ÇÖZME İMKANI VAR''- Konuştukları ikinci konu hakkında da bilgi veren Çiçek, ülkede herkesin yüreğini yakan, yeteri kadar kan ve gözyaşı döküldüğünü dile getirdi. Çiçek, bu işlerin bitmesi gerektiğine işaret ederek, artık  cebir, şiddet ve terörü bir sorun çözme yöntemi olarak gündemlerinden kesinlikle çıkarmaları gerektiğini vurguladı. Cemil Çiçek, demokrasi ve hukuk çerçevesinde zaten her konuyu tartıştıklarını, tartışabileceklerini kaydederek, ''Böylece bu ülkenin ne sorunu varsa demokrasi, hukuk kanallarından giderek çözüme kavuşturabiliriz veya çözüm yolunda önemli bir mecraya bu sorunları yönlendirmiş olabiliriz. Biz inanıyoruz ki bu ülkenin çözülemeyecek sorunu yok ve bunu da kan, gözyaşı dökülmeden çözme imkanı vardır. Yeter ki bu noktada demokrasiyi ve hukuku çözüm noktasında bir önemli imkan, atmosfer olarak görelim'' diye konuştu. -''HERKESLE KONUŞMAYA VARIZ''- ''Biz konuşmaya başladık. Biz ülkenin her sorununu herkesle konuşmaya varız. Herkesle konuşacağız, tartışacağız ve sorunları demokrasi, hukuk içinde kalarak çözmeye gayret edeceğiz. Bu manada bu günkü görüşme şahsi kanaatim itibariyle faydalı bir görüşme olmuştur'' diyen Çiçek, şöyle devam etti: ''(Görüştüler de ne oldu) gibi ne küçümsenecek ne de abartılacak bir zemine oturtmadan, görüşülmüş olmasının bile önemli olduğu kanaatini taşıyoruz. Bundan sonra da ümit ediyoruz ki fırsat buldukça sadece BDP ile değil, Meclisteki her partiyle her konuyu konuşma noktasında yeni bir sayfayı başlatmış oluruz. Biz görüştüğümüz gibi partilerimiz de birbirleriyle görüşebilirler ve görüşmeliler ki bu çatı, TBMM sorunların çözüleceği tek adres olsun. İnancımız bu. Bu çatının dışında da çözüm aranacak başka bir yer yoktur, olamaz, olmamalıdır.'' -''HİÇBİR ÜLKE KENDİ SORUNUNU BAŞKALARINA CİRO EDEMEZ'' Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, ''Hiçbir ülke kendi sorununu başkalarına ciro edemez. Başkalarından da bu noktada çok fazla katkı beklemesi gerçekçi olmaz'' dedi. Çiçek, Hakkari'de meydana gelen saldırının gündeme gelip gelmediği sorusuna Çiçek, şunları söyledi: ''Bu olay, menfur bir olaydır. Hakikaten vahşettir ve masum insanlar hayatlarını kaybetmiştir. Bunu kim yaparsa yapsın evvela bu konudaki tavrımız nettir ve net olmalıdır, herkes için. Bu olayın üzerine zaten devlet, yargı kendi yönünden gidiyor. Eninde sonunda bu işin önünde, içinde, arkasında kim varsa bunlar ortaya çıkar biz de çıksın diye elimizden gelen çabayı, gayreti sarfederiz. Çünkü olaylar tüm yönleriyle ortaya çıkmalı ki suçlamalar, yanlış anlamalar, ithamlar ortadan kalkmış olsun.  Bu ülkede herkes demokrasi, insan hakları, özgürlük diyor. Demokrasi de insan hakları da özgürlük de insanlar içindir. İki yaşındaki çocuk bacağını kaybediyor, beş yaşındaki çocuk hayatını kaybediyorsa, kadınlar gençler, yaşlı insanlar hayatlarını kaybediyorsa, onlar için demokrasi, özgürlüğün bir anlamı olmaz. Biz onları geri getiremeyiz. Onun için insanlar bu ve benzeri vahşetlerle, cinayetlerle hayatlarını kaybetmemelidir. Artık yeteri kadar hepimiz üzüldük, hepimiz belli sıkıntıları yaşadık. Yapacağımız her türlü çaba, böyle sonuçların bir daha yaşanmaması içindir.'' Bir gazetecinin, ''Terör sorunun çözüleceği konusunda nasıl bir hava hissediyorsunuz. Olumlu mu?'' sorusuna Çiçek, ''Ben her zaman olaylara olumlu baktım. Devlet olarak bu sorunları biz çözeriz, çözeceğiz. Bizim sorunlarımızı da başkası çözmez zaten. Hiçbir ülke kendi sorununu başkalarına ciro edemez. Başkalarından da bu noktada çok fazla katkı beklemesi gerçekçi olmaz'' karşılığını verdi. Çiçek, bir gazetecinin, ''İmralı'nın muhatap alınmasına ilişkin mesajlar bulunduğunu'' söylemesi üzerine, bu konuların halk oylaması süresince sorulduğunu, meydanlarda konuşulduğunu, dolayısıyla sorunun ve cevabın aynı olduğunu söyledi. Açıklamasının başında, elindeki notların görülmesini engellemek için, yanındaki gazetecilerin uzaklaşmasını isteyen Çiçek, ''Notları görüyorsunuz sonra gazetelere onlar çıkıyor. Bu hatayı bu defa yapmam. Notları göremeyeceğiniz bir yere geçin'' diye espri yaptı.