-ÇİÇEK'TEN SURİYE'YE MESAJ ANKARA (A.A) - 05.11.2010 - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Suriye ile yapılan suçluların iadesi anlaşması konusunda, ''İade kapsamındaki her bir suç, bu işin içerisine girer. Yoksa bu anlaşma belli bir kesimi hesap ederek, onu göze alarak çıkarılan anlaşmalar değildir. Bu anlaşmanın başka ülkelerle yaptığımızdan farkı yok'' dedi. Çiçek, Türk-İş tarafından Pakistan'daki sel felaketinin yaralarının sarılması amacıyla toplanan kaynağın teslimi için düzenlenen törende basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, Çarşamba günü TBMM'de onaylanan Türkiye ile Suriye arasında suçluların iadesine yönelik anlaşmanın ''terör örgütünün tasfiyesine yönelik bir adım anlamına gelip gelmediği'' yönündeki sorusu üzerine Çiçek, ülkelerle yapılan anlaşmaların şu ya da bu örgüt ismi dikkate alınarak yapılmadığını söyledi. Bu anlaşmaların suçluların iadesine yönelik olduğuna işaret eden Çiçek, ''İade kapsamındaki her bir suç, bu işin içerisine girer. Yoksa bu anlaşma belli bir kesimi hesap ederek, onu göze alarak çıkarılan anlaşmalar değildir. Bu anlaşmanın başka ülkelerle yaptığımızdan farkı yok'' diye konuştu. Çiçek, Taksim'deki terör saldırısının terör örgütü içerisindeki bir yapılanma tarafından üstlenildiğinin anımsatılarak, bu yapının ''saldırıların devam edeceği'' açıklamasına ilişkin görüşünün sorulması üzerine, Türkiye'nin yavaş yavaş çirkinliğin diğer ayrıntılarını görmeye başladığını söyledi. PKK denilince bir çok kişinin tek bir yapıdan söz ettiğini, kendilerinin ise bunun doğru olmadığını kendi içinde bir sürü grup ve grupların bulunduğunu ifade ettiklerini dile getiren Çiçek, bu tür sorular ve verilen yanıtlarla farkında olunmadan bu işin propagandasının yapıldığı uyarısında bulundu. Çiçek, şunları kaydetti: ''Bunların yaptığı silahlı propagandadır. Silahlı propaganda yapmak için de kan dökmeleri, kin dökmeleri, masum insanları katletmeleri lazım. Siz sordukça, biz söyledikçe zaten bunlar da gündemde kalmaya devam ediyor. Bir örgütün en çok ihtiyaç duyduğu şey de gündemde kalmaktır. Siz sorunca cevap vermeyince başka türlü, cevap versek sayfalarınız kirleniyor bu haberlerle. Bu melanetin iç yüzü tümüyle vatandaşımız tarafından 27 yıldır öğrenilmiş oldu. 2 yaşındaki çocuğu, masum insanları, kadınları katlediyorsa, kurşuna diziyorsa ve 'ben Kürt halkının hakkını hukukunu koruyorum' deyip de öldürdüklerinin büyük kısmı da Kürt vatandaşlarımız ise artık soruya gerek yok. Olayın kendisi bu vahşeti, bu adiliği bütün yönleriyle ortaya koyuyor. Bundan sonrasını kendi muhakememizle de bir sonuca bağlayabiliriz.'' -CHP'DEKİ GELİŞMELER- Cemil Çiçek, CHP'de son dönemde yaşanan gelişmeler anımsatılarak, ''yeni CHP anlayışını inandırıcı buluyor musunuz'' sorusuna karşılık, CHP'nin şu an varlığı sürdüren en eski parti olduğunu ve anamuhalefet partisi konumunda bulunduğunu söyledi. Bir demokratik ülkede siyasi partilerde meydana gelen gelişmelerin hele hele anamuhalefet partisindeki gelişmelerin toplumun ilgisini çekeceğini ifade eden Çiçek, ''Oradaki gelişme en evvel partinin kendi iç işidir. Ona dışardan bir siyasi partiye mensup birisinin hele hele bir hükümet üyesinin oradaki gelişmeyle ilgili 'şudur, budur' demesi siyasi nezaket açısından doğru değildir. Onlar kendi usullerine, tüzüklerine, geleneklerine göre bir şekilde konuyu sonuçlandırırlar diye düşünüyorum. Bizim o konuda bir şey söylememiz doğru olmaz'' diye konuştu.