BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık'ın "Kafkaslarlardan, Boşnaklardan gelenler buraların sahibi değildir, haddinizi bilin" sözleri ile AKP Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten'in, Ali Haydar Öner'e "Sizler, bizleri 1925'lerde de 37'lerde de 57'lerde de terk ettiniz. O günden beri Diyarbakır'a giremezsiniz. Girebilmek için abdest alman lazım senin" çıkışına, CHP'den, sert yanıt geldi. CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, "Siyasetin ve siyasetçinin bu kadar alçaldığı ve belli kimlikteki yurttaşları gruplandırıp, onlara karşı kinini ve nefretini bu denli rahat kustuğu bir başka an görülmemiştir' dedi.
CHP İzmir Milletvekili Prof. Birgül Ayman Güler'in, TBMM Genel Kurulu'nda, yaptığı 'Türk ulusu ile Kürt milliyeti eşit değildir' sözleri dün akşam bir kez daha tartışma konusu oldu.
'Haddinizi bilin'
Dün CHP Milletvekili Birgül Ayman Güler'in tartışma yaratan 'Türk ulusu ile Kürt milliyeti eşit değildir' sözlerini meclis kürsüsünden eleştiren BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, ''Siz Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar ırkçısınız, milliyetçi ve tekçisiniz. Halka zulmeden bir gelenekten geliyorsunuz. Her gün burada, atalarınızın söylediklerini sizin yüzünüze vuracağız. Ya geçmişte yapılanlardan dolayı Kürt halkından, diğer halklardan özür dileyeceksiniz ya da her gün bizi karşınızda göreceksiniz.Çanakkale'ye bakın. Orada sadece sizin atalarınız savaşmadı. Sonradan bu ülkeyi kendisine vatan edenler, Kafkaslardan, Boşnaklardan gelenler, siz bu ülkenin sahipleri değilsiniz. Haddinizi bileceksiniz. Oradan gelip, hele dağdan gelip bağcıyı kovma hakkına sahip değilsiniz'' dedi.
'Diyarbakır'a abdestsiz giremezsiniz'
Meclis Genel Kurulu'nda ırkçılık tartışmasına, AKP Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten de katıldı. Partisi adına söz alan İçten, Birgül Ayman Güler'in sözlerinin doğru olduğunu söyleyen Ali Haydar Öner'e tepki gösterdi. İçten, kürsüde konuşurken, Öner'e dönerek "“Kaç sefer Diyarbakır'a geldin kardeşim. Sen Diyarbakır'ı biliyor musun? Sen Kürt müsün? Diyarbakır'da niye yoksun? Tabela partisisin. Oy bile alamazsınız. Sizler, bizleri 1925'lerde de 37'lerde de 57'lerde de terk ettiniz. O günden beri Diyarbakır'a giremezsiniz. Girebilmek için abdest alman lazım senin. Biz seninle eşit değiliz, elhamdülillah. Zaten ben seninle eşit olmak istemem. Biz bu ülkenin sahibiyiz” dedi.
Anadolo Ajansı'nda yer alan haberde, 'Senaryonun sahneye konmasının, Başbakan'ın baştan hedeflediği çözümsüzlüğün faturasını kesmek istediği bir adres arayışından başka bir şey olmadığını' savunan Tarhan, yaptığı yazılı açıklamada şunları dile getirdi:
“Niyeti, desteğine ihtiyaç duyduğu batıyı oyalamak, gerektiğinde suçu başkasına yüklemek, olmayan bir niyete fatura aramaktır. Fatura adresi bellidir, özelde ulusal değerlere bağlı olanlar ve her halükarda CHP. Bu süreçte saldıranların işbirliği, bazı medya gruplarının da destek verdiği bir gürültüyle örtülmeye çalışılmış, ırkçılığın ansiklopedisini yazacak birikimde olanlar bize parmak sallamaya kalkışmıştır. İnsanların kaç santim boyu olduğunu, soyunun nereden geldiğini diline pelesenk edenler, 'Affedersiniz Alevi, Ermeni, Zerdüşt' ırkçılığını yapanlar unutulmuştur. 1930'larda ülkeyi savaşa sokmamak için yapılan temasları lanetleyenler, kanlı diktatör El Beşir ile imzaladıkları askeri antlaşmayı da abi-kardeş edebiyatını da ortak bakanlar kurulu toplantılarını da unutmuşlardır.
'Meclis kürsüsünden koro haline CHP'ye saldırıyorlar'
Bununla da yetinmedikleri ve dün gece Meclis kürsüsünden koro halinde CHP'ye saldırırken hızlarını alamayıp gözdağı verircesine, 'Diyarbakır'a abdestsiz giremezsiniz, Kafkaslardan, Boşnaklardan gelenler siz bu ülkenin sahipleri değilsiniz, dağdan gelip bağdakini kovamazsınız, haddinizi bileceksiniz' çirkefliğine kadar düşerek bu topraklarda kimin nereden gitmesi veya gönderilmesi gerektiğinin istatistiğini birlikte tuttukları ve kafatası ölçtükleri de anlaşılmıştır.
'Siyaset ve siyasetçi alçaldı'
Siyasetin ve siyasetçinin bu kadar alçaldığı ve belli kimlikteki yurttaşları gruplandırıp, adını da vererek, onlara karşı kinini ve nefretini bu denli rahat kustuğu bir başka an görülmemiştir. Toprak mülkiyetçiliği üzerinden faşizan bir anlayışla, bu toprakları yurt bilmiş aralarında ailemin de olduğu milyonlarca yurttaşımızı aşağılayan, inciten bu ırkçı ve ilkel içgüdüyü şiddetle kınıyorum. Bilinçaltını açığa vuran bu kafatasçı şoven anlayış sahiplerinin iktidar ve muhalefetteki ortaklarının herhangi bir sorunu çözme niyeti olamaz. Ancak sorun çıkarma niyeti olabilir. Onlar ancak çözümsüzlükte, kutuplaştırmada ustalaşmıştır. Onları kaygılandıran yegane şey çözüm ihtimalidir.
'Açılım mezarlığı'
Meşhur açılım mezarlığına bakarsanız anlarsınız. Kürt açılımı, Ermeni açılımı, Alevi açılımı, işte Kıbrıs, işte Avrasya stratejisi, AB ve işte Suriye açılımı ve Orta Doğu faciası. Kötü bir senaryoya tanıklık edildiğini de haklılığımızı da önümüzdeki günler gösterecektir. Tarihin bu özel döneminde Kuzey Irak yatırımlarını kimlerin aralarında paylaştığını, CHP ile bağlarını kopardığında kimlerin işlerinin rast gittiğini zaman gösterecektir.”
Tarhan, Türkiye gibi CHP'nin de pek çok kötü senaryoyu boşa çıkarma potansiyeline sahip olduğunu belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti geçmişinde nasıl varsa, geleceğinde de var olacaktır” dedi