CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü 'FETÖ'nün medya yapılanması' davasında verilen tahliye kararının ardından gözaltına alınmalarıyla ilgili olarak "7 ay tutuklu bulunan bu insanlar cezaevlerinde suç işlememiş olduklarına göre, haklarında bir suç istinadı varsa neden tahliye edildikleri güne kadar beklenmiştir? Bu karar hukuk dışı yargı düzeninin en ağır uygulamalarındandır" dedi.
Tanrıkulu’nun yazılı açıklaması şöyle:
Mahkemelerin tahliye kararlarının gereğinin derhal yerine getirilmesi, tutuklu kişilerin özgürlüklerine kavuşmaları en temel hukuk ilkesidir. Derhal salıverme işleminin yapılmaması görevi kötüye kullanma ve hürriyeti tahdit suçunu oluşturur. Dün itibariyle, yargılanan gazetecilerden 13’ü Cumhuriyet savcısının talebine uygun olmak üzere 21 gazeteci ve gazete çalışanı 7 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilmişlerdir.
Ancak öncesinde tahliye kararının UYAP üzerinden derhal uygulanması gerekirken, saatlerce uygulanmamış ve tutuklu gazeteciler darbe, sıkıyönetim, olağanüstü hal uygulamalarında bile görülmemiş şekilde cezaevinde tutulmuşlar ve özgürlüklerine kavuşmaları engellenmiştir Öncelikle duruşma savcısı tahliye isteminde bulunmadığı 8 kişinin tahliye kararına saat 17’den sonra itiraz etmiş, itiraza bakmaya yetkili 26. Ağır Ceza Mahkemesi geceyarısı toplanarak binlerce sayfa olan dava dosyasını kısa süre içinde “inceleyip” tahliye kararlarını kaldırmış ve tutuklama kararı vermiştir.
Savcının tahliye kararına itirazı hukuki olmadığı gibi mahkemenin geceyarısı toplanıp karar vermesi de yargı pratiğinde görülmemiş bir uygulamadır. Böylece 8 kişi cezaevinden çıkarılamadan, içeride kalmaya devam etmişlerdir. Duruşma savcısının talebine uygun biçimde tahliye edilen Atilla Taş ve Murat Aksoy dahil, 13 gazeteci için de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tahliye işleminden sonra iki ayrı soruşturma başlatmış ve örgüt üyeliğinden tutuklu bulunan gazeteciler için bu kez darbeye teşebbüsten ilk etapta 7 gün gözaltı kararı vermiştir. Gazeteciler sabaha karşı 00:03’te cezaevinden çıkarılmışlar ve yeniden gözaltına alınıp Emniyet Müdürlüğü’ne götürülmüşlerdir. Bu uygulama tahliye kararı veren mahkemenin kararını tanımamaktır. Bu uygulamanın eşi-benzeri geçmişte yaşanmamıştır. 7 ay tutuklu bulunan bu insanlar cezaevlerinde suç işlememiş olduklarına göre, haklarında bir suç istinadı varsa neden tahliye edildikleri güne kadar beklenmiştir?
Bu karar hukuk dışı yargı düzeninin en ağır uygulamalarındandır. Bu karardan sonra artık kimse zaten var olmayan “hukuk devleti” ilkelerinden, yargıdan ve adaletin kırıntısından söz edemez! Yargı şu an için sosyal medya hesapları üzerinden talimatla yönlendirilmektedir! Darbe düzenlerinde bile olmayan uygulamalarının halkoylaması öncesi gerçekleştirilmesi önümüzdeki süreçte hangi hukuk dışılığa maruz olunacağının da göstergesidir. Tüm bu hukuksuzluğa “Hayır” diyoruz!