CHP Ankara Milletvekili ve Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Bülent Kuşoğlu, Türkiye’nin çok önemli bir konuda karar vermek için referanduma giderken siyasi partilere yardım yapılmamasını eleştirdi.
Bunun halkın yeterince bilgilendirilmemesi anlamına geleceğini söyleyen Kuşoğlu, ”İlk önce Cumhurbaşkanı kampanya yapacağını ilan ettiği için haksız ve hukuksuz bir şekilde referandumda bir tarafının harcamaları devlet tarafından finanse edilmiş oluyor. Bu durum zaten başlı başına referandumun adil koşullarda yapılmadığını, devletin tarafsızlığını yitirdiğini ispatlayan bir unsurdur” dedi.
“Erdoğan’ın siyasi bir kampanyaya katılması söz konusu olmaması lazım”
OHAL ve terör koşullarında referandum kampanyasının finanse edilmesinin, siyasi partiler, sivil toplum ve devlet açısından kampanya harcamalarını çok fazla artıran bir unsur olduğuna dikkat çeken Kuşoğlu’nun T24’ün sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
Türkiye referandum sürecinde. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın meydanlara inerek bir kampanya yapacağı anlaşılıyor. Ancak, şimdiden tartışmalar var. Erdoğan'ın hangi bütçeyle bu kampanyayı yürüteceği merak ediliyor. Yani Cumhurbaşkanlığı kasasından mı? Örtülü ödenekten mi?
Yürürlükte olan anayasaya göre cumhurbaşkanının görev yetki ve sorumlulukları belirlenmiştir. Mevcut anayasaya göre de cumhurbaşkanı tarafsız ve sorumsuzdur. Bu konu çok açık. “Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milletinin birliğini temsil eder; Anayasa’nın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir.” Dolayısı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi bir kampanyaya katılmasının söz konusu dahi olmaması gerekir. Katılır ise görev ve yetkilerini aşmış, Anayasa’yı ihlal etmiş olur. Erdoğan daha önce de cumhurbaşkanı olduğu halde seçimlerde AKP lehine kampanya yapmış ve oy istemişti. Yani Anayasa suçu işlemişti.
“Türkiye’de hukuk ayaklar altındadır”
Kampanya yapacağını açıklayan Erdoğan’ın bu durumda kampanya için örtülü ödenek veya cumhurbaşkanlığı bütçesinden harcama yapması da çok açık ve net olarak yanlıştır. Hiçbir şekilde görevi ve yetkisi olmayan bir alanda cumhurbaşkanlığı bütçesini veya örtülü ödeneği kullanarak harcama yapması yasal değildir.
Çok kısaca ifade etmek gerekir ise Türkiye’de hukuk ayaklar altındadır. En başta ayaklar altına alan ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır.
Türkiye'de OHAL var? Terör sorunu var? Bunlar kampanyaları mali yönden, ekonomi açısından nasıl etkiler?
Daha önce Başbakan Binali Yıldırım’ın da açıkladığı üzere OHAL koşullarında referandum yapılmaması gerekir. Çünkü OHAL koşullarında özgür, demokratik ve eşit koşullarda kampanyalar yapılamayacağı açıktır. Sorunuzdaki konunun mali ve ekonomik yönüne gelince fiili durum çok bariz şekilde anti demokratik hali net olarak ortaya koyuyor.
“Bir tarafın harcamaları devlet tarafından finanse edilmiş oluyor”
İlk önce Cumhurbaşkanı kampanya yapacağını ilan ettiği için haksız ve hukuksuz bir şekilde referandumda bir tarafının harcamaları devlet tarafından finanse edilmiş oluyor. Bu durum zaten başlı başına referandumun adil koşullarda yapılmadığını, devletin tarafsızlığını yitirdiğini ispatlayan bir unsurdur.
“Kampanya harcamalarının çoğu güvenlik için yapılmış olacak”
İkincisi ise OHAL ve terör koşullarında referandum kampanyasının finanse edilmesi hem partiler, hem sivil toplum hem de devlet açısından kampanya harcamalarını çok fazla artıran bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Düşünebiliyor musunuz, kampanya harcamalarının çoğu güvenlik için yapılmış olacak, asıl referandum konularına daha az yer verilmiş olacaktır. Ayrıca güvenlik gerekçesi ile OHAL koşullarında devlet tarafsızlığını da yitirmiş olacaktır.
Birçok yerde hayırcılar kampanya yapamayacak ve yaptırılmayacaktır. Bu kadar önemli bir konuda referandum yapılarak halkın oyuna baş vuruluyorken siyasi partilere yardım yapılmaması, halkın yeterince bilgilendirilmemesini de beraberinde getirecektir.
