CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM Genel Kurulu'ndaki bütçe ve gensoru görüşmeleri sırasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile ilgili dile getirdiği "FETÖ iltisakı iddiası"nı yargıya taşıdı. Bakan Soylu hakkında Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunan CHP'li Özel dilekçesinde, “FETÖ ‘kripto’ve ‘mahrem imam’ tabir edilen üyeleri ile pek çok kuruma sızan bir yapılanmadır” ifadelerine yer verdi.
Suç duyurusunda, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun geçmişteki bir takım eylemleri ve ilişkileri göz önüne alındığında FETÖ ile iltisaklı olabileceği iddia edildi. Dilekçede Soylu’nun bilerek veya bilmeyerek örgütün planları dâhilinde bir takım iş ve işlemleri gerçekleştirmiş olabileceği hususlarında ciddi şüpheler oluştuğu için bu başvurunun yapıldığı belirtildi.
Bütçe ve gensoru iddiaları tekrarlandı
Gazete Duvar'de yer alan heber göre, Özel dilekçesinde, Meclis bütçe ve gensoru görüşmelerinde dile getirdiği, Soylu’nun Demokrat Parti Genel Başkanlığı’na getiriliş ve ihraç sürecinde yaşananlarda FETÖ etkisi olduğu iddiasına da yer verdi. Özel’in suç duyurusunda Soylu’nun Fethullah Gülen’in Onursal Başkanı olduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın oluşturduğu Abant Platformu toplantılarına katılması ve 12 Eylül 2010 referandumunda “Demokrasi Buluşmaları” adı altında yaptığı çalışmada kullandığı kaynaklar delil olarak gösterildi.
Soylu’nun Ergenekon davalarına destek verdiği de belirtilen suç duyurusunda İçişileri Bakanı’nın 15 Temmuz sonrası FETÖ gerekçesiyle tutuklanıp tahliye edilen Vedat Demir ile ilişkisi olduğu öne sürüldü. Soylu’nun Demir ile birlikte Pensilvanya’ya gittiği ve Fetullah Gülen’le konuştuğu, çeşitli il valilerine telefon açarak FETÖ’den gözaltına alınan bazı isimleri kefil olup bıraktırdığı yönünde iddialar hatırlatıldı.
"Soylu'nun son 10 yılı incelensin"
“FETÖ, sinsi hareket etmeyi en iyi şekilde başaran, her kılığa giren, her kurum ve kuruluşa sızabilen hain bir terör örgütü olduğu” ifadelerine yer verilen dilekçede “Şüpheli” olarak anılan Soylu’nun son on yıllık eylemlerinde de gözle görülür şekilde açıklanmaya muhtaç, ciddi şüphe uyandıran hareketlerde bulunduğu öne sürüldü. Dilekçede şöyle denildi:
“Fethullahçı Terör Örgütü ile iltisaklı olabileceği, mahrem imam ya da kripto tabir edilen kimselerden dahi olabileceği ya da bu kimseler tarafından yönlendirilmiş/yönlendirilmekte olabileceği yönünde ciddi şüpheler bulunan şüphelinin yukarıda belirttiğimiz FETÖ tarafından finansmanı sağlanan ‘Demokrasi Buluşmaları’ isimli çalışmaları yaptığı, FETÖ ile iltisakı sebebiyle Demokrat Parti’den ihraç edildiği, ABD’de örgüt elebaşısı ile görüştüğü ve şüphelinin Adalet ve Kalkınma Partisi’ne katıldığı hususları başta olmak üzere iddia edilen eylemlerin soruşturulması gerekmektedir. Yukarıda anılan 4 Şubat 2012 tarihinde ve bu tarihle sınırlı olmayarak şüphelinin Demokrat Parti Genel Başkanı görevine geldiği Ocak 2008’den günümüze kadar son on yıl içerisinde yapmış olduğu yurt dışı seyahatler ve yurda giriş çıkışlarının da incelenmesi gerekmektedir.”