Hülya Karabağlı/Ankara
CHP İstanbul Milletvekili Oktay Ekşi, milletvekillerinin TBMM Genel Kurulunda konuşurken birbirlerine küfür ve hakaret etmelerini önlemek amacıyla "Parlamento dili" kavramının kabul edilmesini ve TBMM İçtüzüğü'nde değişiklik yapılmasını önerdi.
Ekşi'nin önerisini kabul edilmesi halinde, İngiliz Parlamentosu'nda, Avustralya Senatosu'nda, İrlanda Parlamentosu'nda, Yeni Zelanda, Norveç, Kuzey İrlanda ve Kanada’da olduğu gibi "Parlamento diline aykırı kelime ve deyimler listesi" hazırlanacak.
"Parlamento diline aykırı kelime ve deyimler" listesi, TBMM Danışma Kurulu tarafından hazırlanacak. Liste aynı kurulun kararıyla (yani TBMM'de grubu bulunan tüm partilerin oy birliği ile kabul etmesi halinde) yürürlüğe girecek. Listedeki kelime ve deyimleri kürsüden yahut da Genel Kuruldaki bir gerilim sırasında öteki milletvekiline karşı kullanan milletvekili, birleşimi yöneten başkan tarafından "kullandığı kelimeyi geri almaya ve özür dilemeye" davet edilecek. Milletvekili başkanı tatmin edici bir açıklama yapmaz yahut sözünü geri almazsa, başkan İçtüzüğün 160’ıncı maddesini uygulayarak, milletvekili hakkında "Kınama Kararı verilmesini" TBMM Genel Kuruluna önerecek. Gerekirse sıra, içtüzüğün daha ağır yaptırımlı hükümlerinin uygulanmasına gelecek.
Ekşi öneri gerekçesinde "TBMM'de bazı milletvekillerinin kaba hatta yaralayıcı bir dil kullanmalarının sadece o milletvekilinin değil TBMM’nin de saygınlığını azalttığını" ifade ederek, şimdiye kadar çözülemeyen bu konuyu öteki ülkelerin de böyle bir liste hazırlayarak çözüme kavuşturmuş olduğunu ifade etti.
Ekşi TBMM İçtüzüğü'nün 67’nci maddesine iki fıkra ilave edilmesinin çözüm için yeterli olacağını söyledi.
Oktay Ekşi daha önce de TBMM İçtüzüğünün tamamını kapsayan ve TBMM’ni bir kanun fabrikası olmaktan çıkartıp bir Parlamento kimliğine kavuşturmayı amaçlayan 171 maddelik yeni bir "İçtüzük önerisini” TBMM Başkanlığına sunmuştu.
Ekşi'nin TBMM hakkındaki bir başka önerisi, "seçkin bir Parlamenter" olarak anılmaya değer olan ve vefatı üzerinden en az 25 yıl geçmiş bulunan siyasetçilerin heykel/büst yahut resimlerinin TBMM kampüsünde uygun yerlere konulmasını amaçlamaktaydı. Bu öneriler aylardır AKP çoğunluğu tarafından gündeme alınmayı beklemektedir.
