Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD ile Suriye'deki askerlerini geri çekme ve güvenli bölge konusuna ilişkin tam anlamıyla bir anlaşmaya varamadıklarını ancak mesafe katettiklerini söyledi. Çavuşoğlu, "Yakınlaşmamız devam edecek" diye konuştu.
Venezuela'daya tekrar istikrarın geri getirilebileceğini söyleyen Çavuşoğlu, "Prensip olarak da askeri darbelere biz karşıyız. Bugüne kadar ilkeler bir tutum sergiliyoruz" dedi.
Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
"Herhangi bir ülkeyle görüştüğünüzde tüm konularda hem fikir olmanız şart değil. Diplomasi tüm konuları ele almak için var. Erdoğan geçmişte de Sayın Trump'ı ülkemize davet etmişti. Bu görüşmede de her konuda hem fikir olmadık. Erdoğan ve Trump zaten sürekli telefonda konuşuyorlar. Pozitif ortamda bu güne kadar anlaşamadığımız konuları ele alıyorlar sonra bizlere talimat veriyorlar. Biz de takibini yapıyoruz. Son telefon görüşmesi de tüm konuların ele alındığı bir görüşme oldu. Geçerken uğramak yerine belki bir ay sonra daha geniş bir kapsamda Türkiye'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirmek istediklerini söylediler. Tabii kesin tarih belli değil. Ve önümüzdeki süreçte bu tarihte belirlenir. Bu görüşmelerde tabii ki YPG'den tutun da FETÖ'ye kadar, F-35'e kadar gündemde olan konular değerlendirilir. Anlaşamadığımız konular var ama ikili ticaret hacminin 75 milyon dolara ulaşması, bunun için vergilerin kaldırılması serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasına kadar birçok olumlu gündem maddeleri de var.
"Bugün Venezuela yönetimiyle diplomatik ilişkilerini kesen bölgedeki ülkeler bile Venezuela'da herhangi bir askeri müdahaleyi desteklemiyor. Sonuçta askeri bir müdahale Venezuela halkının kanını dökecektir. Hal böyleyken dışarıdan zorlanan bir yönetim değişikliği Venezuela'yı ancak bir kaosa sürükler. Hatta bir sivil savaşa sürükleyebilir. Bu sadece Venezuela için değil bölge için bir felaket olacaktır. İdeoloji olarak biz de her ülkede aynı çizgide değiliz ama görevimiz tüm ülkelerle ilişkimizi geliştirmektir Prensip olarak da askeri darbelere biz karşıyız. Bugüne kadar ilkeler bir tutum sergiliyoruz.
"(ABD ile güvenli bölge) Amerika'nın Suriye'den çekilmesi veya asker sayısının azalması da dahil bir görev gücümüz var. DIşişleri bakanlığı, askerler ve istihbarat var. Karşılıklı yazılı bir şekilde görüşler paylaşılmaya başladı. Daha tam anlamıyla henüz tam mutabık olmuşuz sayılmaz. Ama yakınlaşma olduğunu söyleyebiliriz. Sarınırım bu konuda ileride daha da yakınlaşma olacaktır. Henüz her konuda mutabık değiliz ama mesafe katettik.
"Firmaların bu yaptırımlardan tedirgin olduğunu görüyoruz. Almanya, İngiltere ve Fransa gibi bir mekanizmayı biz de nasıl kurabiliriz bunu konuşuyoruz. Petrol kaynaklarımızın çeşitlendirilmesi henüz mümkün görünmüyor. Bizim rafinelerimiz her ham petrole uygun değil. Üçüncü başka ülkelerden petrol almak için rafineri teknolojimizi yenilememiz gerekiyor. Amerika'nın tek taraflı aldığı bu karar neresinden bakarsanız bakın herkesi rahatsız ediyor. Amerika bu konudaki kararlarını gözden geçirmek zorundadır.
"Her ülkenin istikrarı bizim için de önemlidir. Bu ülkelerle dostluğumuz halklarladır. Yönetimler değişebilir. Demokratik yollarla yönetimlerin değişmesini isteriz. Burada Sudan halkının ne söylediği önemlidir. Bundan sonra da yanlarında olmaya devam edeceğiz. Ciddi zenginliklere sahip bir ülke ama iyi değerlendirmediklerini görüyoruz.