-BÜYÜKELÇİ TEZCAN'A AVUSTURYALILAR'DAN DESTEK VİYANA (A.A) - 13.11.2010 - Avusturya'nın yabancılar politikasını eleştiren Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan'a halkın ve akademisyenlerin destek verdiği bildirildi. Gallup araştırma enstitüsünün yaptığı kamuoyu yoklamasında Avusturya halkının yüzde 59'u "Türk Büyükelçi Tezcan'ın ülkede kalmasını istediğini" belirtti. Günlük Österreich adlı gazetenin talebi üzerine gerçekleştirilen kamuoyu yoklamasına katılanların sadece yüzde 29'unun "büyükelçinin değiştirilmesini" savunduğu belirlendi. Aynı kamuoyu yoklamasında "Türkler Avusturya'ya uyum sağlıyabiliyor mu?" sorusuna ise, halkın yüzde 24'ünün "evet" yanıtı vermesine karşın, yüzde 76'sının "hayır" oyu kullandığı belirtildi. Araştırmaya göre halkın yüzde 43'ü "Türklerin uyum için gayret göstermediği" görüşünü savunurken, yüzde 54'ü de Türk ve Avusturyalıların uyum için daha fazlasını yapmaları gerektiğini savundu. Büyükelçi Tezcan'ın uyum politikasına ilişkin eleştirilerinde "haksız olduğunu" kabul edenlerin oranı yüzde 41 olarak belirlenirken, yüzde 49'u büyükelçinin "kısmen haklı olduğunu" savundu. Bu arada Avusturya'daki değişik üniversitelerde görevli bilim adamları ile çeşitli sivil toplum örgütü temsilcileri ve serbest meslek sahiplerinden 40 kişi destek komitesi oluşturdu. "Büyükelçi Tezcan'a destek komitesi" üyeleri, Avusturya Başbakanı Werner Faymann, Başbakan Yardımcısı Josef Pröll, İçişleri Bakanı Maria Fekter ve Dışişleri Bakanı Muchael Spindelegger'e 40 imzalı ortak bir mektup yazarak, Türk Büyükelçisi Tezcan'ın açıklamalarına hükümet üyelerinin gösterdiği aşırı tepki karşısında "şaşkın olduklarını ve hüsrana uğradıklarını" bildirdiler. Mektupta Büyükelçi Tezcan'ın demecinde "bazı konuları provakatif ifadelerle dile getirmiş olsa bile uyum politikasındaki yanlışların giderilmesi için Avusturya resmi makamları ve kurumlarıyla diyalog içinde hareket etmek isteğini beyan etmesini, biz olumlu bir adım olarak algılıyoruz" ifadelerine yer verildi. Hükümet üyelerine yönelik çok sert ifadeler de kullanan Avusturyalı akademisyenler, mektubun son bölümünde, hükümet üyelerini ve siyasi parti temsilcilerini "düşüncelerini açıklayan bir büyükelçiyi otoriter bir şekilde susturmak istemekle" suçlayarak, bu hareketin, Avrupa'nın demokratik değerlerinin "Avusturya toplumu ve siyasetçileri tarafından ne kadar kabul gördüğünün de bir kanıtı olarak ortaya çıktığını" bildirdiler.