Türkiye'nin Avrupa’ya yaptığı 25 milyar dolarlık ihracatın çıkış noktası olan Kapıkule Sınır Kapısı’nda 25 kilometrelik TIR kuyruğu oluştu. Bulgaristan’ın gümrük memurlarına yaptığı rüşvet operasyonu, AB’nin insan kaçakçılığına sıkı denetim yapması ve bir rögar kapağına dökülen betonun 6 gündür kurumaması nedeniyle geçişlerin yavaşladığı iddia ediliyor. Bekleyen 1250 TIR’in içinde 100 milyon dolarlık ürün bulunuyor.
"İnsan kaçakçılığı yok"
Hürriyet'ten Burak Çoşan'ın haberine göre, geçmişte iki perondan TIR’lar Bulgar sahasına geçiş yaparken, son günlerde peron sayısı 1’e indirildi. Buna gerekçe olarak Bulgar yetkililer, bir rögar tamiratı için attığı betonun 6 gündür donmamasını gerekçe gösterdi. Ancak sıkıntılar bununla da sınırlı değil. Bulgaristan tarafında Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden gelen sınır polisleri ‘insan kaçakçılığına’ karşı sıkı denetimler yapıyor. Aynı denetimler Türkiye tarafında da yapılmasına rağmen, AB polisleri de işi sıkı tutuyor. Son olarak geçtiğimiz günlerde Bulgaristan gümrük memurlarına düzenlenen ‘rüşvet operasyonu’ da işlerin yavaşlamasına neden olmuş. Yetkililerden alınan bilgilere göre, birçok memur görevden alınırken geride kalanların da moral bozukluğu sebebiyle işleri yavaşlatmaya başlamış.
18 araca kadar düştü
Konu ile ilgili Kapıkule sınır kapısında bir açıklama yapan Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener, “2 aydır tek bir insan kaçakçılığı olayına rastlanmamasına rağmen bu denetimler yapılıyor. Aynı zamanda Bulgaristan tarafında AB ülkelerinden gelmiş sınır polisleri de kontrol başlatmış durumda. Türk tarafı da aynı kontrolü yapıyor olmasına rağmen sıkı kontrole devam ediyorlar. Son 2 ayda tek bir insan kaçakçılığı bile yok. Bu yüzden artık Türkiye’ye karşı art niyetli bir durum olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Yapılan denetimler "anlamsız" olarak nitelendiren Şener, “Yavaşlatılan ve verimsiz çalışma metotları ile adeta bilinçli bir şekilde düşürülen günlük geçiş kapasitesi, ülkemiz ekonomisine kasıtlı şekilde zarar veriyor. Geçmiş dönemde, saatte 60 araç kabul eden Bulgaristan tarafının aldığı araç sayısının saatte 18 araca kadar düşürülmesi, bunun en büyük kanıtı niteliğinde. AB tarafında görünmeyen bir güç ihracatımızı engelleyerek Türkiye’ye ekonomik olarak zarar vermeye çalışıyor ve Türkiye’nin dış ticareti sabote ediliyor” dedi.
"Bakanlar Kurulu sınıra gelsin"
Bu kontrollerde iki ülke arasında işbirliği ile yapılması halinde beklemelerin ortadan kalkacağına dikkat çeken Fatih Şener, “Günde 900 kadar aracın geçiş yapabildiği Kapıkule’den geçen araç sayısı 600’e kadar düştü. Bulgaristan’a açılan diğer kapı olan Hamzabeyli’de de durum aynı. Artık bu işin çözümü için Cumhurbaşkanı'na ve Başbakan'a olaya müdahale çağrısında bulunuyoruz. Gerekirse bir Bakanlar Kurulu toplantısı bile sınırda yapılabilir” diye konuştu.
"Günlük 3 bin araç geçebilir"
UND olarak, Kapıkule Sınır Kapısının günlük geçiş kapasitesini 3 bin araca kadar çıkarmaktan başka bir çare olmadıklarına inandıklarını söyleyen Fatih Şener, “Bu sayı bu kapıda mümkün. Bu sayının başarılamaması, bu hedefin yanına dahi yaklaşılamaması ve sorumlu tarafların çözüm için adım atmaktan anlaşılmaz şekilde kaçınması, sadece ülkemiz lojistik sektörüne değil, aynı zamanda ülkemiz ihracatına zarar veriyor. Göz göre göre ülke ihracatımıza verilen bu zarara sektör olarak karşı çıkıyoruz” dedi.
"Dayanacak gücümüz kalmadı"
Sınırı geçmek için bekleyen TIR şoförleri de gayri insani şartlarda yol kenarında zamanını geçiriyor. Sırasının gelmesini bekleyen bir TIR şoförü, “Cumartesi gününden beri yol kenarında park halindeyiz. Hem çalıştığım şirket zor durumda kalıyor, hem de biz. Ancak artık dayanacak gücümüz kalmadı. İhtiyaçlarımızı gidereceğimiz bir yer bile yok” ifadelerini kullandı. TIR şoförleri ayrıca kuyruklar sebebiyle sürüş ve dinlenme sürelerini ihlal ederek ağır cezai işlemlerle de karşı karşıya kalıyor.
"Raf ömrü kısa olanlar çöp"
Özellikle stoksuz üretim yapan ya da düşük stokla çalışan birçok işletmenin beklemeler sebebiyle üretimini yapamadığına dikkat çeken Fatih Şener, “Raf ömrü çok kısa olan birçok ürün ise gümrük kapılarında beklerken çöpe dönüşüyor. Malı geç teslim eden taşımacılar Avrupa’da aksayan üretimler sebebiyle tazminatlar ödüyor. Avrupa’ya 5 günde teslim garantisi veremediğimiz için Balkanlara giden yatırımlar var” diye konuştu.
