T24 - Hayatı boyunca hiç yan yana gelmediler söylentilerini yanında getirdiği 1981 yılında çekilmiş bir fotoğrafla yalanlayan Diva, "Hiç yan yana gelmediler diyorlar aslında bizim yan yana gelip gelmememiz önemli değil ruhlar, kalpler önemli. Kendisi beni sevmezdi hiç sevişmezdik aslında. Buraya gelmek istemedim ancak haddimi de aşamazdım" dedi.
TRT İzmir Televizyonu'nda kendisi için düzenlenen törende kalp krizi geçirerek 26 Eylül 1996 günü hayatını kaybeden Zeki Müren için Bursa'da anma gecesi düzenlendi.
Geceye Bülent Ersoy'un davet edileceğinin günler öncesinden açıklanması Zeki Müren'in Bursa'daki yakınlarını kızdırırken, Bülent Ersoy da, "Beni sevmezdi, ben de onu sevmezdim. Bana küs öldü. Bu geceye katılmak istemedim, dernek yönetimi ısrar etti. Ailesinin ve sevenlerinin tepkisi normaldir" demişti. Zeki Müren'i anma gecesi işte bu tartışmaların gölgesinde ve Bülent Ersoy'un sahne almasıyla Çelik Palas Oteli'nde gerçekleştirildi.
Geceye Nur Yerlitaş imzasını taşıyan taşlarla süslü kırmızı elbisesiyle katılan Diva, kendisini hiçbir zaman sevmediğini belirttiği Zeki Müren'in şarkılarını okurken duygulu anlar yaşadı.
İlk defa Zeki Müren şarkısı okudu
Sık sık gözlüklerinin ardından gözyaşlarını silen Bülent Ersoy, hayatında ilk kez Zeki Müren şarkısı okuduğunu belirtti. Ersoy, "Bunu sakın ukalalık saymayın, okumamıştım. Kendisiyle pek sevişmezdik, ilk kez burada okuyorum" dedi. Bülent Ersoy kapanışı 'Ormancı' ve 'Muş' türküsüyle yaptı. Ersoy, gecenin sonunda "Bülent Ersoy buraya geldi. Allah'ına kadar da okudu ve şimdide saygı ve sevgisiyle gidiyor" diyerek konserini tamamladı. Gecenin sonunda usta sanatçıya geceye katıldığı için üzerinde Zeki Müren'in resminin bulunduğu plaket verildi. Diva, Zeki Müren'i sevgi olmasa da çok büyük bir saygıyla andığını belirterek "Kendisi çok ince bir insandı. Umarım bu gece rahatsız olmamıştır onu rahatsız etmemişimdir" dedi.
Saygı duyulması gereken bir insandı
Konser öncesi basın mensuplarına açıklama yapan Bülent Ersoy, profesyonel olduğunu belirterek "Büyüklerime karşı hayatım boyunca hep saygılı oldum, çünkü öyle yetiştirildim. Saygı duyulması gereken bir kişiliği vardı. Her ne kadar kendisiyle pek dost olmayıp, pek sevişmesek de musiki adına bunu ifade etmek isterim. Yeri doldurulamayacak çok büyük bir ustaydı. Durumlar ne olursa olsun zaten söylememek büyük saygısızlık olur. Saygıya çok layık musiki adına da değerli bir ustaydı" dedi.
Çok küçük yaşta gönül koydum
Çocuk yaşta sahne almaya başladığını ve Zeki Müren'e daha çok küçük yaştayken gönül koyduğunu anlatan Diva, "Ben çok genç yaşta sahneye çıktım. Konservatuardan bir hocamın vasıtasıyla Fahrettin Aslan ile tanıştım. Türk musikisinin peygamberi Müzeyyen Senar hanımefendi başta olmak üzere bütün değerli ustalar ilk gecemde beni teşvik etmek için geldi. Bir tek Zeki Bey gelmemişti. Ben tabi küçük olarak gönül koymuştum" dedi.
En büyükler yan yana
Merhum Zeki Müren'in hayatı boyunca hiç yanına gelmediğini 1981 Altın Kelebek ödül töreninde yan yana çekilmiş bir fotoğrafla yalanlayan Diva, "Resimde gördüğünüz gibi ben merhum Zeki Müren, Türkan Şoray, Ajda Pekkan, Emel Sayın, Kadir İnanır ve Sezen Aksu. Birlikte yılın Oscar ödülünü almıştık. En son merhumla birlikte orada el ele şarkı söyledik kendisi çok naziktir her ne kadar sevişmesek de bunu söylemek isterim. O gece beraber okumamız istendi. Çünkü bütün salon ayaklandı. Ayakta alkışladı bizi. 40 seneden beri öyle kalabalık görmedim. Çünkü en büyükler oradaydı. O zaman benim 'Baharı Bekleyen' adlı şarkım piyasanın tozunu attırıyordu. Bu şarkıyı benimle birlikte okumak istedi. Bu çok büyüklüktü. Ben kendisine, zatialinizin eserlerinden de okuyabiliriz dedim, ama o kabul etmedi. Büyüklük gösterdi ve birlikte baharı bekleyeni okuduk. Sımsıkı kenetlendik birbirimize. Fevkaladenin fevkinde bir düet oldu. Bazı kesimlerde duyuyorum kulağıma geliyor hiç yan yana gelmediler diyorlar. Aslında bizim yan yana gelip gelmemeliz önemli değil, ruhlar kalpler önemli efendim" dedi.
Bu geceye aslında katılmak istemedim
Merhum Sanat Güneşi'nin aralarındaki dargınlık nedeniyle rahatsız olmasını istemediğini düşünerek geceye katılmak istemediğini belirten Bülent Ersoy, "Ben bu geceye aslında gerçeği söylemek gerekirse katılmak istemedim. Rahatsız olmasın istedim. Çünkü beni sevmezdi. Kendisinin gecesine daha bir sevdiği sanatkar olsun dedim. Sonra bana dediler ki (ama o sizin büyüğünüzdü) işte o zaman devreye saygı ve saygısızlık giriyordu. Aşağıya tükürsem sakal yukarıya tükürsem bıyık misali (ben geliyorum efendim) dedim. Çünkü saygısızlık edemezdim. Çünkü o ustanın büyüklüğünü ortaya koymuşlardı, ben haddimi aşamazdım. Bana ihtiyaç duyulmuştu ve ben orada olmalıydım" diye konuştu.
Sivrisinek vızıltılarını duymuyorum
Hakkında konuşan Zeki Müren'in yakınlarına sivrisinek benzetmesinde bulunan Diva, "Bazı insanlar konuşmuş. Konuşanlar zaten bir elin 5 parmağını geçmez. Kendileri akrabalarıymış o akrabaları merhumun sağlığında hiç yanında olamayan, hatta vefatından ebediyete intikalinden sonra da mirasından hiçbir pay alamayan, sadece soyadlarının Müren olmasıyla boş boş konuşan kişilerdi. Çok konuştular ama çok konuşmak önemli değil. Ben o kadar konuşmalara karşı buraya geldim ve sahneye çıkıyorum. Çünkü o konuşanların o sivrisineklerin vızıltılarını hiç duymuyorum" diye konuştu.
Bu arada Bülent Ersoy sahneye çıkarken mikrofon geç gelince, Diva saz sanatçılarını azarladı. Röportajı sırasında mikrofonu tutan muhabirin cep telefonu çalınca da Bülent Ersoy'un bakışlarıyla muhabir heyecandan mikrofonları düşürdü. Bir muhabirin konuşması sırasında Diva'dan kendisine doğru dönmesi için seslenmesi de tatsızlık yaratan bir başka nokta oldu. Ersoy, "Ben konuşurken nasıl sözümü kesersin" diyerek muhabiri de azarladı.