İnsan ruhunu arındırdığına inanılır bonzai sanatının. Tarih sahnesine çıkışıysa çok eskilere, M.Ö. 4000’li yıllara kadar uzanır… Bon (tabak), sai (ağaç) kelimelerinden oluşan, bonsai kelimesi, tabak ya da taş üzerinde yetiştirilen, minyatürize edilmiş ağaçları ifade eder. Türkçeye bonzai olarak geçmiştir. Kaynaklara göre, bonzai sanatı, ilk kez M.Ö. 200’lü yıllarda, Çin soylularının estetik kaygıları nedeniyle ortaya çıktı.
M.S. dokuzuncu yüzyıldan itibaren de, Budist rahipler, bu sanatı Japonya’ya taşıdı. İlk dönemlerde bu sanatla, tıpkı Çin’deki gibi, sadece soylular ve zenginler ilgilendi. Ancak M.S. 14. yüzyılda yani Çin’in Japonya’yı işgalinden sonra halk bu sanata daha fazla eğilim gösterdi. İlk başyapıtlarını Çin etkisiyle vermiş olmasına rağmen, felsefi ve pratik gelişimini Japon Adası’nda tamamlayarak, bugünkü halini aldı.
Batı’nın Bonzai sanatını keşfi Batı’ya Japon ve Çinli tüccarlar tarafından getirildi. Sanatseverlere, Batı Avrupa’da ilk kez 1878’te, Paris’te düzenlenen 3. Evrensel Sergide tanıtıldı. İlk büyük sergisiyse 1909’da Londra’da yapıldı. 1950’lere kadar ne sanatseverler ne de halk, bu sanatı benimsedi. Hatta ağaca yapılan işkence olarak yorumlanıp, antipatiyle karşılandı.
Peki, ya ABD? İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle, Uzak Doğu’da savaşan Amerikalı askerlerce, hatıra olarak ABD’ye götürülen bonzaiye, bu kıtada yaşayan Japonlar, zaman içerisinde popülerlik kazandırdı. Böylece günümüzde marketlerin raflarını süsler hale geldi. Ancak bunları birer
bonzai değil, sadece bonzai adayı olarak görebiliriz.
İşin püf noktaları Farklı yöntemler kullanılarak yapılan bonzaide, onu aşkın stil ve her stil için ayrı ve genel kurallar vardır. Bunlar, çok katı kurallar olmasa da, binlerce yıldır süregelen ve ustaların tecrübeleriyle ortaya çıkmış, mükemmel taklit için gerekli kurallardır. Değişik boyutlarda farklı isimler alan bu sanatta, 7.5–120 santimetre boylarda bonzailer bulunabilir.
Ülkemize hoş geldi…
Onu ilk kez 1984 yapımı ‘The Karate Kid’ filminde Pat Morita’nın canlandı rdığı Mr. Miyagi karakteriyle tanıdık. O dönemlerde özel bir ağaç türü olarak bilinirdi. Ülkemizde 10-15 yıldır bonzaiyle ilgilenen kişiler olmasına rağmen bu sanat toplum tarafından yeni yeni tanınmaya başlandı. Ülkemizde, bonzai sanatıyla ilgili ilk çalışmalar internet üzerinden çeşitli siteler aracılığıyla başladı. Avrasya Bonsai Kulübü de bu sitelerin önde gelenleri arasında.
Nasıl yetiştirilir? ■ Bonzai teknikleri ile bir ürün ortaya koyabilmek için çeşitli yöntemler vardır. Bunlardan ilki, bitki fide halindeyken uygulanan yöntemdir. Buna tohumdan yetiştirme de denir. Çok zahmetli bir yöntem olduğu için yeni başlayanlara önerilmez.
■ Tohumdan çimlendirilen bir fidanın büyümesi ve kalınlaşması için çok beklemek gerekir. Bu nedenle, üzerinde telleme budama gibi çalışmalar yapılamaz.
■ İkinci yöntem çelikleme. Herhangi bir ağaçtan köklendirmek üzere kalın bir dal parçası alınır. Bu yöntem gövde kalınlığı ve büyüklüğü bakımından zaman kazandırsa da, gövdeyi şekillendirme ve dalları yapılandırma konusunda problem yaşanabilir.
■ Üçüncü yöntem de havai köklendirmedir. Kısa sürede çok yıllık bir bonzainiz olabilir. İBA (indol butirik asit) denilen köklendirme hormonu kullanarak, herhangi bir ağaç üzerinden bonzaiye uygun, kalın gövdeli, dallanmasını kısmen tamamlamış, güzel, bodur bir ağaca benzeyen dal kısmını, uygun teknikle ağaç üzerinde köklendirerek çıkarabilirsiniz.
■ Dördüncü yöntem Yamadori’dir. Kurak ya da kayalık alanda bulunan, başka bir ağacın gölgesinde kalıp da, doğal nedenlerle küçük kalmış yaşlı ağaçları tabiattan almaya denir. Usta olmayanların uzak durması gereken bir yöntemdir.
■ Bir diğer yöntem de fidandan yetiştirmektir. Bu yöntemle hem tüm teknikleri kullanarak tecrübe kazanabilir hem de doğru seçilmiş bir fidanla 3-5 yıl içinde güzel bir bonzaiye sahip olabilirsiniz.
Doğru seçim yapın İdeal fidanın tanımı kısa boylu, kalın gövdeli, kök ve gövde arasındaki nebari dediğimiz kısmı konik ve çalışmak için bol dala sahip olandır. Okuyarak ve araştırarak teorik bilgiler elde edebilirsiniz ama pratik bilgi çok önemlidir. Bu günlerde en popüler yöntem hazır bonzai satın almak. Yeni başlayanlar için iyi bir seçim. Kendinizi geliştirmek için değişik fidanlar alarak üzerinde telleme, budama, yaprak küçültme tekniklerini öğrenebilirsiniz.
Bakım ■ Her türün ihtiyaçları farklıdır. Ağacın türünü iyi öğrenmelisiniz.
■ Genelde senede bir ağır budama, durumuna göre kök budaması, telleme yapılır. Saksı değişimi, düzenli sulama, gübreleme ve çimdikleme (elle uç alma) de önemlidir.
■ Budama için istediğiniz ve fidana uygun şekli belirleyin. Ağır budama bu doğrultuda yapılır. Sene içinde dal dizimi için küçük budamalar yapılır, dallanmayı ve yapraklanmayı artırmak, yaprak küçültmek için de tüm sene, çimdiklemeyle yaprak budaması uygulanır.
■ Kök budamasıysa gelişimi kontrol etmek ve kök sistemini yenilemek için yapılır.
■ Sulama çok önemlidir. Drenaj iyi değilse kökler suda fazla kalıp çürüyebilir. Suyu birden boca etmek, suyun toprak içinden kanallar açarak hızlı geçmesine; drenaj kanallarından toprağın akmasına ve toprak içinde çöküntüler oluşmasına neden olur. Toprak, suya doyurulmalıdır. Önce hafifçe sulanarak suya vereceği tepki azaltılmalı ve sonra tekrar sulanıp suyun her yere ulaşması sağlanmalıdır. Toprak yüzeyinin 3-4 milimetre kuruması, ağacın suya ihtiyaç duyduğunu gösterir.
■ En ideal toprak karışımı yüzde 30 dere kumu, yüzde 30 ponza, yüzde 40 bahçe toprağıdır.
Telleme ■ Amacı ağacı istenen şekle sokmaktır. Ağaç gövdesi, dalları bakır ya da alüminyum tellerle sarılır ve bu baskı yardımıyla şekillendirilmiş bölge gelişim, onarım gösterirken istenen hali alır. Teller ağacın üzerinde en fazla bir dönem bırakılır. Bakır tel kullanmak idealdir.
■ Tel sarımı gövde-dal üzerinde 45 derecelik açılarla olmalıdır.
Ev Bahçe Dergisi