Sağlık

'Biyolojik saatleri ayarlama enstitüsü'

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın modernleşme ironisi yaptığı ünlü romandan farklı olarak vücudumuzun da 'biyolojik' bir saati var. Uyku, tansiyon, vücut sıcaklığı ve uyanma gibi

26 Temmuz 2008 03:00

Nasıl ki bahardan sonra yaz geliyor ve zifiri karanlık gecenin ardından gün ağarıyorsa, vücudumuz da tıpkı doğa gibi “doğal ritmine” göre işliyor. Daha net ifade etmek gerekirse, beynin hipotalamus bölgesinde yer alan bir grup sinir hücresi (biyolojik saat merkezi) bedenimize sinirsel ve hormonal sinyaller göndererek bütün yaşam ritmimizi düzenliyor. Yani bu ünlü biyolojik saat, otomatik olarak uyku, tansiyon, vücut sıcaklığı, uyanma gibi pek çok yaşamsal fonksiyonlarımızı ayarlıyor.

Biyolojik saatle yaşamak” adlı kitabın yazarı Doktor Jan Dirk Fauteck, “Biyolojik saatimize karşı gelerek yaşarsak mutsuz olur ve daha kısa sürede hastalanırız” diyor. Bunun aksine, biyolojik saatimize uyumlu yaşadığımızda ise iş verimimizi artırabilir, daha mutlu yaşam sürebilir ve güzelliğimizi uzun yıllar koruyabiliriz. Bu haberimiz, doğal ritmimize uyumlu yaşamak için bir rehber olacak!

07.00 – 09.00 Arası Güne Mükemmel Bir Başlangıç için.. Uyanın!

Sağlığınız için: Vücudumuz sabah saatlerinde ağrıya karşı çok duyarlı oluyor. Örneğin, sabahın erken saatlerinde gelişen diş ağrısı, öğleden sonraya göre dört kat daha güçlü hissediliyor. Ayrıca, faranjite yakalandığımızda boğazımızda oluşan ağrı canımızı daha fazla acıtırken, migren atakları da en sık yine sabah saatlerinde ortaya çıkıyor. Dolayısıyla, migreniniz varsa, sabahları gürültü ve koku gibi tetikleyici faktörlerden uzak durun. İltihabi hastalıklar da sabah saatlerinde daha çok sorun oluşturuyor. Bu nedenle romatizmadan yakınıyorsanız, sabahları eklemlerinizi lüzumsuz egzersizlerle zorlamayın. Kalp dolaşım sisteminde sorunu olanlar da dikkatli olmalılar. Bu saatlerde nabız daha hızlı attığı için buna paralel olarak kalp krizi ve felç geçirme riski de artıyor. Kalp hastası iseniz iyisi mi sporunuzu akşam saatlerine erteleyin.

Psikolojiniz için:
Eğer beyniniz tam anlamıyla çalışması için sabahları oldukça uzun bir süreye ihtiyaç duyuyorsa, saatinizin alarmını 15-30 dakika erkene alın, böylelikle kendinizi daha kolay toparlayabilirsiniz. Yatağınızdan kalkmakta güçlük çekiyorsanız, gece perdelerinizi açık tutarak uyuyun. Sabah odanıza giren gün ışığı melatonin üretimini durdurarak daha kolay uyanmamızı sağlar. Ama en önemlisi de ruhunuzu sevgiyle uyandırmaya özen gösterin, çünkü vücudunuz bu saatlerde daha fazla seks hormonu salgılıyor. Yani, sabahları eşinizle sevişmeniz için en uygun zaman aslında.

Güzelliğiniz için: Karbonhidrat depomuz sabahın erken saatlerinde boşalmış oluyor. Dikkatli olun, eğer onu şimdi doldurmazsanız, kısa sürede açlık krizine yakalanabilirsiniz. “Uykuda zayıflamak” adlı kitabın yazarı Dr. Detlef Pape, bu nedenle marmelatlı ekmek ve meyveli müsli gibi karbonhidrattan oluşan bir kahvaltı yapmanızı öneriyor. Cildiniz gece kuruduğu için sabah uyandığınızda yüzünüze, güneşin zararlı etkilerinden koruyan ve antioksidan etkiye sahip bir krem sürmeyi de ihmal etmeyin. Cildinize uygun bir nemlendirici sizi aynı zamanda gün içinde serbest radikallere karşı da koruyacaktır.

09.00 – 12.00 Arası  Zihinsel Gücü İspatlama…

Sağlığınız için: Bağışıklık sisteminiz sabah saatlerinde kolayca zarar görebiliyor. Bu yüzden, ince giysilerle sokağa çıkmayın ve hasta olan yakınlarınızla yakın temasta bulunmayın. Ağrıya karşı duyarlılığınız bu saatlerde de devam ediyor. Siz iyisi mi akupunktur randevunuzu öğleden sonraya erteleyin. Ancak aşılarınızı şimdi yaptırmanızda fayda var. Çünkü vücudunuz aşıyı en iyi ve en az yan etkiyle bu saatlerde kabul ediyor. Ayrıca güç gerektiren sporları daha geç saatte yapmaya özen gösterin.

Psikolojiniz için: Beyindeki maddeler şimdi çok daha iyi reaksiyon gösterebiliyor. Yapılan araştırmalara göre; randımanımız sabah saat 10.00’dan itibaren maksimum düzeye ulaşıyor. Belleğimiz yaratıcı ve dinamik oluyor. Sınavınız veya önemli bir görüşmeniz mi var? İşte şimdi yaratıcılığınız ve dinamizminiz ile çevrenizde ışık saçabilirsiniz. Özellikle de analitik yeteneğinizi ortaya koyabileceğiniz görevlerinizi bu saatlerde yapmanızda fayda var.

Güzelliğiniz için: Uzmanlar, pankreasınızın rahatlaması için her öğünden sonra 3 saat yemek yememeniz gerektiğini söylüyor. Yüksek miktarda şeker içeren meyve sularından kaçınmalı, bunun yerine meyvenin kendisini tercih etmelisiniz. Cilt ve beyin sağlığı için gerekli olan suyu ise bolca tüketmelisiniz.

12.00 – 14.00 Arası  Siestaya ihtiyacınız var

Sağlığınız için: Saat 12.00 sıralarında midemiz en yüksek verimle çalışmaya hazır oluyor. Dolayısıyla mide ve bağırsak sorunlarının oluşmasını önlemek için öğle yemeğinizi bu saatlerde yiyin. Saat 13.00 – 14.00 sıralarında sindirim işlemi için kan mideye yönleniyor, beyin, kalp ve dolaşım sistemi ile pek çok organın metabolizması da tasarruf ederek çalışmaya başlıyor. Bunun sonucunda da vücudumuz formdan düşüyor ve faaliyet gücümüz azalmaya başlıyor. Bu nedenle organizmanızın ihtiyaç duyduğu “mola”yı ondan esirgemeyin: Şimdi bacaklarınızı yukarıya doğru uzatın, eğer gerginse ensenizi gevşetin veya bilgisayar karşısında uzun süre kaldığınız için yanan gözlerinizi kapatarak bir süre dinlendirin.

Psikolojiniz için: Rahatlamak için 30 dakikalık bir şekerleme yapın. Yapılan araştırmalar; şekerlemenin ardından kişilerin daha hızlı reaksiyon gösterdiklerini, daha iyi konsantre olabildiklerini ve kendilerini daha neşeli hissettiklerini ortaya koyuyor. Peki, bir yere uzanarak şekerleme yapma şansınız yok mu? O zaman ya dinlenin veya bin adım yürüyün.

Güzelliğiniz için: Gündüzleri aktif iseniz, karbonhidrat ile proteinin en iyi şekilde işleyebilmesini sağlayabilir, böylelikle kiloların vücudunuzda birikmesini önleyebilirsiniz.

14.00 – 18.00 Arası  Vücudunuz maksimum formunda

Sağlığınız için: Ağrıya karşı duyarlılığınız bu saatlerde günün en düşük değerine ulaşıyor. Dişçi koltuğuna oturmaktan korkuyorsanız, randevunuzu saat 15.00’de almaya dikkat edin.

Psikolojiniz için: Öğle yemeğinin sindirim işlemi saat 15.00’de sona erdiği için oksijen yeniden beynin hizmetine sunuluyor. Enerjimiz geri geliyor, belleğimiz tam formuna ulaşıyor. Şimdi iş yerinizde yine uzun bir yol kat edebilirsiniz. Ancak beynimizin de bir ritmi olduğu için çalışırken “mola” vermelisiniz. En iyisi her 45 dakikada bir 5 dakika veya en geç her 90 dakikada bir 15 dakika ara verin. Bu molalarda da ya gözlerinizi kapayarak dinlenin ya da size keyif veren bir şeylerle ilgilenin. Aklınızda bulunsun, bu saatlerde daha yaratıcı oluyor ve zor problemleri de daha kolay çözebiliyoruz.

Güzelliğiniz için: Uzmanlar, bu saatlerde spordan iki misli yarar sağlayabileceğiniz söylüyor. Vücudunuzun yağ yakması için yüzme ve jogging gibi performans gerektiren spor türlerini tercih edin. Vücudunuzun konturları için daha fazla bir şeyler mi yapmak istiyorsunuz? Saat 16.00’dan itibaren Power Yoga veya güç egzersizleri için en ideal zaman başlıyor.

18.00 – 21.00  Toksinlerden arınma zamanı geldi

Sağlığınız için: Akşam dinlenme vaktinde karaciğeriniz vücudunuzu toksinlerden maksimum düzeyde arındırıyor. Alkol de bu saatlerde yine çok hızlı bir şekilde vücuttan atılabiliyor. Şimdi yapacağınız banyo da toksinlerden arınmanız için organizmanızı destekler. Saat 19.00’dan itibaren dört saat boyunca alerjenlere karşı oldukça duyarlı bir sürece giriyoruz. Dolayısıyla saçlarınızı polenlerden arındırmak için daha erken saatlerde yıkayın ve kedi gibi alerjiye yol açabilecek şeylerden de uzak durun. Saman nezlesi, astım ve romatizmaya karşı geliştirilen ilaçların etkisi ise bu saatlerde çok artıyor. Aynı şey ağrı kesiciler için de geçerli. Örneğin, akşam saatlerinde aynı şiddetteki bir ağrıyı dindirmek için sabaha nazaran daha az dozda ağrı kesici almanız yeterli oluyor.

Psikolojiniz için: Resim yapmayı veya müzikle uğraşmayı seviyor musunuz? O halde hemen kolları sıvayın! Dr. Jan-Dirk Fauteck, bu saatlerde yaşanan süreci şöyle özetliyor: “Vücudumuz bu saatlerde yaşamsal önem taşıyan organların aktivitelerini azaltıyor, bunun sonucunda beynimiz daha az meşgul oluyor ve kafamız da boşalıyor. Böylelikle sanatsal ve yaratıcı dürtülerimiz ortaya çıkıyor, uzun süreli hafızamız da daha verimli bir noktaya geliyor.”

Güzelliğiniz için: Bu saatlerde duyularımız oldukça hassaslaşıyor ve biz de bu sayede akşam yemeğinin tadını çıkarabiliyoruz. Ancak Dr. Pape, zayıflmak istiyorsanız sofranızda proteinli besinlere ağırlık vermeniz gerektiğini söylüyor. Akşam yemeğinde yağsız et ile sebzeyi birlikte yemenizde ise hiçbir sakınca yok.

Biyolojik ritmin 24 saatine dair

Saat 06.00’da organizmamız kortizon salgılanmasıyla uyanıyor. Metabolizmamız hareketlenerek günlük işler için enerji ve proteini vücudun hizmetine sunuyor. Saat 10.00’da vücudumuz en yüksek ısısına ulaşıyor. Verimliliğimiz en üst düzeyde seyrediyor. Ayrıca belleğimiz yaratıcı ve dinamik oluyor. Saat 12.00’de dikkatimiz azalıyor ve uyku basıyor. Saat 15.00’de ise enerjimiz geri geliyor, belleğimiz tam formuna kavuşuyor. Akşam yemeği için en ideal saat ise 18.00 civarı. Sindirim organlarının günlük işlevleri saat 21.00’de sona eriyor. Bu nedenle yediğimiz her şey midede sabaha kadar hazmedilmeden kalıyor. Saat 01.00 sıralarında vücudumuz kendini uykuya programlıyor. Dikkatimiz azaldığı için bu saatte çalıştığımızda hata yapma riskimiz de artıyor.

21.00 – 24.00 arası  Şimdi dinlenme zamanı

Sağlığınız için: Sizi gün boyunca rahatsız etmeyen diziniz saat 21.00 sıralarında aniden ağrımaya başlarsa hiç şaşırmayın. Çünkü yine ağrıya duyarlı olduğunuz saatler başlıyor. Saat 23.00’den itibaren de bağışıklık sisteminiz kendini yenilemek için start alıyor. Dolayısıyla, onu sıkıntıya sokan stres, nikotin ve alkol gibi şeylerden kaçınmaya dikkat edin.

Psikolojiniz için: Tam dinlenme saati. Bu saatlerde sadece bedeninizi değil, aynı zamanda beyninizi de dinlendirmelisiniz. Sevdiğiniz bir kitabı okumak, güzel bir film izlemek veya eşinizle romantizm dolu saatler geçirmek, günün gerginliğini üzerinizden atmanıza yardımcı olacak. Melatonin üretimi de yaklaşık yarım saat içinde 0 değerinden 100’e ulaşacağı için kendinizi yorgun hissetmeye başlayacaksınız. En ideal uyku zamanı ise kişiden kişiye değişkenlik gösteriyor. Yatağa ne zaman girmeniz gerektiğini en iyi siz belirleyebilirsiniz.

Güzelliğiniz için: Bağırsak gibi sindirim organları, saat 21.00’den itibaren görevlerini sona erdiriyor. Yatağa girmeden bir iki saat önce yemek yemeyi bırakın ve spor yapmayın. Çünkü vücudunuz şimdi kendini yenileyebilmesi için yoğun enerjiye ihtiyaç duyacak. Cildinizin epidermis hücreleri de saat 23.00 ile 04.00 arasında, gündüz saatlerine nazaran 8 kez daha hızlı bölünerek kendini yeniliyor. Siz de bu süreci cildinize uygun bir gece kremiyle desteklemeye özen gösterin.

24.00 – 07.00 Derin bir uyku çekin

Sağlığınız için: Biz uyurken vücudumuzun kendini yenileme mekanizması en yüksek performansla çalışıyor. Bağışıklık sistemimiz de saat 01.00 gibi savunma hücrelerini üretiyor. Maalesef geceleri aynı zamanda sinirlerimiz de oldukça hassaslaşıyor. Bu nedenle sırt ağrısından yakınıyorsanız, ağrı kesicinizi uyumadan önce almanızda fayda var. Saat 03.00’e doğru kan basıncımız anlamlı bir şekilde düşmeye başlıyor. Bu saatlerde kan şekeri de düştüğü için kolayca uyanabilirsiniz. Tekrar derin bir uykuya dalmak için size bir parça çikolata yemenizi öneriyoruz. Çünkü çikolata içerdiği mutluluk hormonu serotonin sayesinde vücudunuzun rahatlamasını ve gevşemesini sağlıyor. Organizmamız saat 05.00’den itibaren tekrar uyanıyor, hormonlar ve diğer metabolizma maddeleri de hızla kana karışıyor. Aynı zaman da alkol de! Dolayısıyla siz siz olun, alkol aldıktan sonra asla direksiyon başına geçmeyin.

Psikolojiniz için: Saat 24.00’den itibaren düşünme yeteneğimiz oldukça zayıfladığı için sorunlarınızı bu saatte çözmekten kaçının. Uzmanlar, saat 03.00 sıralarında ise gece kuşlarının bile konsantrasyon sorunu yaşamaya başladıklarına dikkat çekiyor. Ancak sabah saat 05.00 sıralarında vücudumuz kendini yine toparlama sürecine giriyor. Artan kan basıncı sayesinde beynimize tekrar daha fazla oksijen ulaşıyor. Böylelikle azalan enerjimiz de geri geliyor.

Güzelliğiniz için: Uyuyan kişi suç işlemez. Bu aynı zamanda bedenimize de zarar veremeyeceğimiz anlamına geliyor. Şimdi, protein ağırlıklı akşam yemeğinizin faydalarından tüm gece boyunca yararlanma zamanı. Yağ yakımı bu saatlerde de devam ediyor. Vücudunuz, hücrelerin kendini yenileyebilmeleri ve kas yapımı için gerekli olan enerjiyi sağlamak adına yağ hücrelerinden karbonhidrat alıyor. Siz de uykunuzda zayıflamış oluyorsunuz.
(FORMSANTE)