Gündem

"Bir iki kişi bira içti diye ortalığı velveleye verirseniz AKP'ye pas atmış olursunuz"

"Mesele içki içilip içilmemesi meselesi değil, CHP'nin bu oyuna gelmesi"

31 Ağustos 2017 13:43

Cumhuriyet yazarı Özgür Mumcu, CHP'nin tarihi Gelibolu Yarımadasındaki Kocadere kamp alanında düzenlenen Adalet Kurultayı'nda alkollü içki içtikleri belirlenen 3 kişi hakkında yaptığı "ihraç" açıklamasına tepki gösterdi. Mumcu, "Binlerce kişinin katıldığı Adalet Kurultayı’nda bir-iki kişi bira içti diye ortalığı velveleye verir, içki içenleri kendini bilmez diye damgalayıp aslanların önüne atar ve partiden ihraç etmeye kalkarsanız AKP’ye al da at dercesine pas vermiş olursunuz" dedi.

Özgür Mumcu'nun "Bira" başlığıyla yayımlanan (31 Ağustos 2017) yazısı şöyle:

Binlerce kişinin katıldığı Adalet Kurultayı’nda bir-iki kişi bira içti diye ortalığı velveleye verir, içki içenleri kendini bilmez diye damgalayıp aslanların önüne atar ve partiden ihraç etmeye kalkarsanız AKP’ye al da at dercesine pas vermiş olursunuz. 
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş önce bira içenler için soruşturma açıldığını açıkladı, CHP’nin mahcup tutumu üzerine de partiden özür dilemesini istedi. 
Özür dilerseniz de başka taleplerle kapınıza dayanacaklar. 
İktidar medyası meseleyi öyle bir yansıttı ki zannedersiniz CHP’liler şehit mezarlığında parti yapmış, satanist ayinler düzenlemiş. 
Bir defa Gelibolu Milli Parkı’nda alkol yasağı öyle gelenekselleşmiş, kutsal bir yasak değil. Şunun şurasında 3 sene önce Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nın kurulmasıyla getirilmiş bir kısıtlama söz konusu. Amacın Çanakkale’ye gelen Anzakların torunlarının şafak ayini sırasında şarap içmelerini engellemek olduğu ileri sürülmüştü. O dönem bu yasağa CHP’li Çanakkale milletvekili Ali Sarıbaş, “Alkolle ilgili genel bir mevzuat zaten var. İkinci bir yasayla sınırlama doğru değil” diye karşı çıkmıştı. 
Sayın Bakan Kurtulmuş, içki içenler hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı. Zannedersiniz ortada milli güvenliği tehdit eden, büyük bir suç var ve koskoca bakan, basına bunu duyurmayı görevi bilmiş. Oysa kanunen öngörülen yaptırım idari para cezası. 
Düzenleyicilerin kurultay süresince kamp alanında içki tüketilmesini yasaklaması ya da kısıtlaması elbette anlaşılır. Ancak alt tarafı idari para cezası gerektiren bir eylemi, AKP ağzıyla kınamak, işi partiden ihraca kadar uzatmak anlaşılır değil. Siz meseleyi AKP ağzıyla sürdürürseniz, Sayın Erdoğan da kurultayda votka, bira, şarap içildi diye konuşur. 
Siyasette Erdoğan hegemonyasını kırmak için asgari demokratik müşterekte buluşan geniş bir koalisyon kurmak fikri kötü bir fikir değil. Bunun için, yeniden demokrasiye dönmek için bir blok oluşturup kendi tabanı dışındakilere ulaşmak da öyle. Gel gelelim bunu yaparken, böylesine sağa kaymak CHP’yi büyütmez, aksine küçültür. 
AKP’nin her ithamına, her saldırısına cevap vermenin, neredeyse özür diler gibi davranmanın AKP dışında kimseye faydası yok. 
Partinizin gerekli işlemleri yaptığını açıklar ve asıl meselenize yani Türkiye’deki adalet krizine odaklanırsınız. Numan Bey’e de “cezası neyse kes,boş işlerle gündemi meşgul etme” diye hak ettiği cevabı verirsiniz. 
Mesele içki içilip içilmemesi meselesi değil. Eninde sonunda suç olmayan, Tarihi Alan Başkanlığı Kanunu’nda idari para cezası gerektiren, kapalı alanda sigara içilmesi gibi düzenlenmiş bir kabahatler hukukuna ilişkin bir fiilin iktidar tarafından büyütülmesi, CHP’nin de bu oyuna gelmesi. 
1984 senesine kadar kahvehanelerde bile satılan biranın, böyle olay çıkartması da İslamcı baskının hem saçmalığını hem de gücünü gösteriyor.