BirGün yazarı Yalçın Karatepe, Merkez Bankası'nın beklentilere karşın faizi sabit tutmasının, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın para politikası dahil tüm kararlarda son söz sahibi olduğu anlamına geldiğini yazdı.
Bugünkü yazısında, faiz kararının 'rekabetçi kur politikası' ile uyumlu olduğunu kaydeden Karatepe, bunun yansımalarını şöyle anlattı: "Sanırım buradaki tercih açık. İktidar kurların yüksek seviyede kalmasını istiyor. Bunun Bakan Albayrak’ın söylediği “rekabetçi kur politikası” ile uyumlu bir karar olduğu anlaşılıyor. Döviz kurunu yüksek tutarak ihracatın artacağına ve ithalatın da azalacağına inanıyorlar. Beklentileri o ki, böylece cari işlemler dengesi zaman içinde iyileşecek ve kurlar üzerindeki baskı da azalacak. Nasıl olsa vatandaşlar kurların bu seviyesine alıştı diye düşünüyorlar sanırım. Alıştınız mı?"
Rekabetçiliğin ancak ücretler maliyetiyle sağlanabileceğini kaydeden Karatepe, "Üretimde kullanılan ithal girdi oranının yüksek seviyelerde olduğunu biliyoruz. Bu durumda yüksek kurlar üretim maliyetlerinin de artmasına yol açacaktır. Madem üretim maliyeti kurlardan dolayı artacak ise, ihracatta rekabeti sağlaması beklenen nedir? Evet, doğru bildiniz. Tek maliyet kalemi ithal edilen aramalı ya da hammadde değil. Bir de içerinden temin edilen girdiler ve işçilik maliyeti var. Demek ki fiyat rekabetinin olabilmesi için işçilik ve içeriden temin edilen girdilerin maliyetlerinin döviz cinsinden düşük tutulması gerekiyor ki ihracatçılar fiyat rekabeti sağlayabilsinler" diye yazdı.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.