Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri Başhekimi Prof. Dr. Muhammet Güven, bazı hasta yakınlarının hastaneye otobüs kaldırarak ziyarete geldiğini, hastanede yemek yapıp çamaşır yıkayan hasta yakınlarına bile rastladıklarını belirterek, bunun da enfeksiyonlara yol açtığını söyledi.
Gazetecilerle sohbet toplantısı düzenleyen Tıp Fakültesi Hastaneleri Başhekimi Prof. Dr. Muhammet Güven yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgi verdi. Türkiye'de ziyafetçi profili ve anlayışı nedeniyle hastanelerde enfeksiyon olmamasının mümkün olmadığını belirten Prof. Dr. Güven şunları söyledi:
``Burada önemli olan enfeksiyonun yoğunluğudur. Hiçbir yoğun bakım ünitesinin hastası, başka bir hastanedeki yoğun bakım hastasına benzemez. Mesela İzmir'deki yoğun bakımda yatan hastaların çoğunun bilinci açıktır. Yatağında gazete okur. Bizde ise yoğun bakıma getirilen hastalar ağır hastalıklar sonucu bilincini kaybetmiş olarak gelir. Enfeksiyon oranlarının istatistiğini tutarız. Eğer enfeksiyon oranları yıllar içinde artıyorsa bu konuda başarısızsınızdır. Enfeksiyon ile mücadele konusunda en büyük sıkıntımız hasta yakınları. Hastaneye gelmek için otobüs bile kaldırıyorlar. Hastanemizde yemek yapıp, çamaşır yıkayan hasta yakınlarını bile gördük. Hem kendilerini hem de hastanın sağlığını tehlikeye atıyorlar.''
`Hemşire sıkıntısı'
Enfeksiyonla mücadele konusunda yardımcı sağlık elemanlarına önemli görevler düştüğünü de vurgulayan Prof. Dr. Güven yaşadıkları sıkıntıları şöyle sıraladı:
“Sorun hastanelerin fiziksel alt yapısından kaynaklanmıyor. Personel eksikliği nedeniyle enfeksiyon ile hastaneler mücadele edemiyor. 1400 yatağa ulaşan hastanelerimizde 630 hemşire olmasına rağmen 500 -600 hemşire daha gerekli. Kadro verilmediği için hemşire bulmakta zorlanıyoruz. Verdiğimiz ilanlara başvuru çok düşük oluyor. Türkiye'de çok sayıda tıp fakültesi açılmasına rağmen ihtiyacı karşılayacak yardımcı sağlık elemanı yetişmiyor. Özellikle hemşire istihdamı ile ilgili kanunların değişmesi gerek. Artık, üniversitemizde 4 tane erkek hemşiremiz de var.''
(DHA)