T24 - Derbi bitti, sıra geyiklerinde: Bilica'nın sözleşmesi uzatılmış, peşin 250 bin Euro artı kazı başına 25 bin... Yanlış yeri kazıyor bu adam, Marmaray Kadıköy'den değil Üsküdar'dan geçiyor...
Fenerbahçe ve Beşiktaş derbisine Bilica'nın açtığı çukur damga vurdu. Televizyonlardaki futbol programlarında, gazetelerin spor sayfalarında, internetteki taraftar forumlarında herkes Bilica'yı konuştu. Hatta Bilica'nın hareketi İspanya'da bile yankı buldu.
Radikal'den Bener Onar, twitter'daki sayfasına "Bilica'nın sözleşmesi uzatılmış, peşin 250 bin Euro artı kazı başına 25 bin..." yazdı.
Sarı-lacivertli ve siyah-beyazlı araftarlar arasındaki esprilerin bir numaralı konusu da yine Bilica'ydı. Bilica'nın hareketinin Anelka'nın Konyaspor'a el yardımıyla attığı golü hatırlattığını yazanlar oldu.
Ekşisözlük'teki yorumlar şöyle:
"Bilica, futbolu bıraktıktan sonra İGDAŞ'ta kazı ekibine girsin."
"Maçlara dedektör ile girmesinden korkulan futbolcu."
"İSKİ, Bilica tarafından Şükrü Saracoğlu'nda başlatılan kazı çalışmalarının sezon sonuna kadar devam edeceğini bildirerek vatandaşları olası kesintilere karşı uyardı..."
"Yanlış yeri kazıyor bu adam, Marmaray Kadıköy'den değil Üsküdar'dan geçiyor..."
"25 yıl sonra 17 Nisan 2005 Fenerbahçe-Beşiktaş maçı denilince Pancu'nun kaleye geçişi, 18 Nisan 2010 Fenerbahçe-Beşiktaş derbisi denilince Bilica'nın çukuru akla gelecek."
"Maç felan değil, ilahi komedyaydı."
"Bu hakemlerle Bursaspor şampiyon olursa Taksim'de soyunurum."
"Bir Fenerbahçeli olarak kazandığımıza sevinemediğim maçtır. Arkadaşlarla gırgırımızı yaptık, dalgamızı geçtik amenna fakat ne kadar iyi oynarsanız oynayın -ki Fenerbahçe iyi falan da oynamadı- rakibinizin bir penaltısının verilmediği, saçmasapan yerlerde verilen sarı kartlar ve gerekli yerlerde verilmeyen sarı kartlar neticesinde hevesimizi kursağımızda bırakmış olan maçtır. Bu duyguyu bir de Anelka Konyaspor'a elle -eliyle faul yaparak- attığı gol ile kazanılan maç sonrası yaşamıştım. Gördüğüm kadarıyla da Fenerbahçeli hiçbir yönetici bu konuda bir açıklama yapmamış. Şimdi daha da tatsız bir galibiyet oldu. Emeği geçen herkese teşekkürü borç bilirim!"
"Bilica bir ara cebinden kazma çıkarıp oymaya devam edecek zannettim, gitti geldi kazdı. İş bittiğinde o çukura çiçek ekilebilirdi, keşke ekselerdi."
"Beşiktaş, Galatasaray veya diğer takımlarımızın taraftarlarının Bilica için 'İşte Fenerbahçe'ye yakışan futbolcu' tarzındaki yorumları benim kanıma dokunuyor. Yaptığı şeyin hiçbir şekilde bir savunması, bir açıklaması yok."
"Alex golü attıktan hemen sonra Guiza'nın kalenin içine girip topa tekrar vurarak ağları havanlandırmasıyla kendi çapında yaşadığı gol sevinci gözlerden kaçmamıştır. Ne yapsın garibim."
"Derbi bitti ama şu anda penaltı kullanmaya devam ediyor Beşiktaşlılar. Gol atana kadar ışıklar sönmeyekmiş."
"19 Nisan 2010 sabahı Beşiktaşlı olmak, Fenerli olmaktan bin kat daha iyidir. Böyle bir galibiyetten(!) sonra etrafına mahcup olarak bakmaktan iyidir."
"1 penaltı, 1 penaltı kurtarışı, 1 kuyu, bolca itme-çekme, 1'i dirsek 1'i küfür ve 1'i de kakmadan gelen 3 kırmızı kart, sırf itirazdan 2 ton sarı kart, bir kaptandan alkış yerine ok işareti ile hakem bravolama ilk anda akla gelen güzellikler... keşke hep böyle olsa derbiler."
"19 Nisan 2010 sabahı Beşiktaşlı olmak, daha bir gurur vericidir. Çünkü 90 dakika ağızlarından düşürmedikleri sarı lacivert emzikler, kravatla şov yapmak isteyen eziklerin hepsinin ağzında kalmıştır."
"Galatasaray ve Beşiktaş taraftarını daha bir yakınlaştıran, omuz omuza ağlaşmalarına neden olan maç. Canlarım benim, ağlayın ağlayın açılırsınız."
"Tipik bir yurdum derbisi. Gene rezil futbol, gene fair-play dışı davranışlar, gene kötü hakem kararları, gene futboldan anlamayan seyirciler, gene salak yorumlar, gene gene gene...Yeter ya! Bir kere adam gibi maç seyredelim, bir kere şu futbol oyunundan keyif alalım, bir kere centilmence hareketler izleyelim, bir kere maçtan sonra kendimizi iyi hissedelim, bir kere bir kere bir kere... Futboldan soğuttular, neyse ki Barcelona ve Premier Lig maçları var."
"Selçuk adam gibi oynadı bu maçta. Yok penaltı, yok Bilica, yok şu, yok bu. Bunun konuşulması lazım şu an sadece, mucize budur."