CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'de sanayinin durduğunu, kalkınmanın bittiğini, fabrika kapatma döneminin başladığını söyleyerek, ``Bunun altında alınan, harcanan 280 milyar dolar ek borç, bu milletin kalkınması için harcanmayıp, lükse harcanması yatıyor. 7 yıl karınca gibi çalışmadınız, ağustos böceği gibi öttünüz. Şimdi kriz geldi diyorlar'' dedi.
İstanbul'dan özel helikopterle Kırklareli'ne gelen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Atatürk Stadı’nda Belediye Başkanı Cavit Çağlayan ve partililer tarafından karşılandı. Stattan otobüsle Cumhuriyet Meydanı'na gelen CHP Lideri Baykal yaklaşık 8 bin kişi tarafından ellerinde, `Oyumuz namusumuzdur, satılık değil, Damat değil, yansız medya istiyoruz, Başbakan kriz teğet geçti diyor, Kırklarelililer siz ne diyorsunuz, Sahte peygamberler, son padişahlara hayır, Deniz Baykal Cumhuriyet'in kalesi Kırklareli'ne hoş geldin' pankartları ile karşılandı.
Üzerleri tek tek aranarak mitinge alanına alınanlar, Baykal gelmeden önce Hadise'nin Türkiye'yi Eurovision'da temsil edecek `Düm tek' şarkısı ile coştu.
Deniz Baykal, meydanlara toplananlara ülkenin ekonomik durumundan, kendi gelirlerinden, çiftçilerin gübre fiyatlarından, üreticilere süt fiyatlarından memnun olup olmadığını sorarak başladığı konuşmasına, ``Çiftçinin niye bu kadar şikayeti var, bunun altında size verilen sözler tutulmadı mı? Yeşil mazot getirilmedi mi, mazotun fiyatı düşmedi mi, gübre düştü mü, ilaç düştü mü, o zaman ürünü iyi sattınız, o da mı ucuza gitti? Buğdayı 400, 450 yok mu, süt iyidir o zaman 45 kuruş mu süt, süt 45 olduğuna göre yem ucuzlamıştır. TMO alım yaptı mı, alım yapmadı ama Tarım Bakanlığı bazı tüccarlara yetki verdi. Onlar Ukrayna, Rusya, Romanya Bulgaristan'dan buğday ithal ettiler değil mi? Yani Trakya buğdayını ofis sahiplenip almıyor. Rusya, Bulgaristan ve Romanya'dan getirtiyor. Bulgaristan çiftçisi Türkiye tarafından destekleniyor değil mi? Bulgar çiftçisini destekleyen hükümetin aklına Trakya çiftçini desteklemek niye gelmiyor acaba? Ayçiçeğini ithal ediyoruz, süt fiyatlarını düşürdük, süt tozu ithal ediyoruz. Kendi besicimizi hayvancımızı perişan ediyoruz'' dedi.
Kamufle ettiler
Hükümetin bu politikayı uzun süre götürdüğünün altını çizen CHP Lideri Baykal, ``Bol para nasıl geldi, borçla dövizle geldi. Bu hükümet Cumhuriyet tarihinin gelmiş geçmiş bütün hükümetlerinin ortak toplam borcundan daha fazla borç yaptı. 85 yılda yapılandan daha fazla borcu yaptılar. Atatürk, Demirel, Özal, Erbakan'dan sonra gelmiş geçmiş bütün hükümetlerinin 85 yılda yaptığı ortak borç 220 milyar dolar. Böyle devrettiler bunlara, sadece borçla değil Türkiye'yi milli mücadeleden sonra yolu yok, boynu bükük, fabrikası yok çöküyor, iğnesi şekeri çimentosu yok devraldılar. Savaşta yemediler, yedirmediler. Ona buna borç yapmadılar, milletin alınteri ile demiryolu, liman, demir çelik, petro kimya tesisleri rafineri ile Keban, Atatürk Barajı ile Türkiye'yi yaptılar. 220 milyar dolar borçla bunlara teslim ettiler 7 yılda 220'nin üzerine, 280 milyar dolar ek harcama yaptılar. 500 milyar dolar çıkardılar. Dışarıdan çiftçinin boynunu büken, dışarıdan getirdikleri mallarla vitrinleri piyasaya boğdular. Doları da sabit tutular, millet de hiç olmazsa istikrar var dedi. Millet Allah razı olsun dedi, 7 yıl böyle geçti. Şimdi ne oldu. Şimdi her şey tıkandı kaldı. Sanayi çalışamaz halde, 10 tezgahtan 4'ü durdu'' diye konuştu.
Sen hiç işsiz kaldın mı?
CHP Lideri Baykal, sanayinin durduğunu, işçilerin çıkarıldığını ve kalkınma ve büyümenin durduğunun altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü:
``Fabrika kapatma dönemi Türkiye'ye geldi. Bunun altında o alınan harcanan 280 milyar dolar ek borç, bu milletin kalkınması için, gençlerimizin iş bulmasını sağlamak için, fabrika yapılması, altyapı tesisleri yapılması için, ekonominin rekabet gücünü artırılması için, esnafa destek olmak için harcanmayıp lükse, israfa harcanması yatıyor. Dünyada ekonomik sorunların en çok yükseldiği Türkiye, dünyada işsizlikte 2'nci sıraya yükselmiş. 7 yılda o kadar parayı har vurup harman savurdu. 7 yıl karınca gibi çalışmadınız, Ağustos böceği gibi öttünüz. Şimdi kriz geldi diyor. Başbakana soruyorlar, canım bir şey yok diyor. Kriz miriz yok diyor. Kriz bize teğet geçti diyor. Kriz teğet geçmiş sen işinden alınan işçi kardeşlerimizin ailelerine sor bakalım, kriz onları teğet mi geçti. Sen borcunu ödeyemeyen, traktörüne haciz gelen vatandaşın, çiftçinin kendisine, ailesine bir sor bakalım kriz teğet mi geçti. O borçlar nasıl ödeniyor. Çocuktan temizlik parası için okuldan 2 TL istemişler. Babası tek kuruş veremiyor, kusura bakma param yok diyor, çocuk öğretmene söylüyor. Öğretmen diyor ki ben dinlemem, çocuğun koluna 2 TL getir diye yazıyor eve yolluyor. Başbakan diyor ki, banka kredisi ödeyemeyenlere dürüst değil diyor. Kırklareli'den sormak istiyorum, başbakan sen işsiz kaldın mı, sen akşam evine ekmek götürememenin ızdırabını bilir misin? Sen çocuklarına mahçup olmanın ne demek olduğunu, ilaç alamamanın ne demek olduğunu bilir misin? Çocuğunu okuldan almak ne demek bilir misin. Çocuklarını okuldan alıyor ana babalar. Sen damadının başında bulduğu şirkete devlet bankasından 750 milyon dolar kredi verdin, reklamını yapması için Sabah, ATV televizyonu satın aldırdın. Bu mu dürüstlük.''
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal Deniz Feneri yolsuzlugu konusunda hükümetin sessiz kalmasını da eleştirdi.
