Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından düzenlenen "Yerel Medya Eğitim Semineri" ne katılan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ilk "W" davasında Adliye çıkışında bekleyen polis kameralarını basın mensubu sanarak basın açıklaması yaptığını basın mensuplarına espirili bir şekilde anlattı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından Diyarbakır'da düzenlenen "Yerel Meyda Eğitim Semireni" ne Diyarbakır Valisi Hüseyin avni Mutlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Faruk balıkçı ve çok sayıda gazeteci katıldı. Yapılan saygı duruşu ve istiklal marşının ardından kısa bir konuşma yapan GÜneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Faruk Balıkçı, bölgede gazeteciliğin çok zor şartlarda yapıldığını belirterek "Özellikle bölgemizde gazetecilik çok zor şartlarda yapılıyor. Kimi zaman saatlerce bekletiliyoruz, kimi zaman ise haber peşinde koşan arkadaşlarımızın ölümleri ile karşılaşıyoruz" dedi.
'Polis kamerasını gazeteciler sandım'
Balıkçı'nın konuşmasının ardından söz alan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, başından geçen ilginç olayları gazeteciler ile paylaşarak "2000'li yıllarda ben İHD Diyarbakır Şube Başkanıyım ve ilk kez Nevruz resepsiyonu düzenledik. O zaman basın açıklaması yapılacak tek yer Güneydoğu Gazeteciler Cemiyetiydi. Her seferinde oraya gidip açıklama yapıyoruz ve Cemiyet'te bu yüzden baskı altında kalıyordu. Biz ilk kez Nevruz resepsiyorunu düzenledik tabi meşhur W harfini kullandık ve hemen ardından davası açıldı. Mahkemeye gittik, savunmamızı yaptık çıkışta da karşıdan 3 kameranın bize doğru geldiğini gördüm. Türkiye'de ilk kez bir harf için dava açılıyor ya bende içindekileri dökmek için hemen kameralara konuşmaya başladım. Tabi yanımdaki arkadaşlarda bir yandan beni dürtmeye başladı, ben rahatsız oluyorum ama konuşmayada devam ediyorum. Bir süre sonra arkadaşlara sordum, arkadaşlar sorun ne diye.
Acemilik anıları güldürdü
Arkadaşlarda bana bu kameraların basın mensubu olmadığını, birinin Güvenlik Şube, birinin istihbarat, birinin ise Jandarma'nın kamerası olduğunu söylediler. Bende kamera olsunda kimin olursa olsun dedim. Daha sonra Erzurum'a Cezaevi sorunun araştırmak üzere gittim. Şans buya uçağı kaçırdılar. Korsanı ölü ele geçirdiler ve uçaktan iner inmez mikrofonlar uzandı bana, bende üzüntümü ifade ettim. Uçak kaçırmak suçtur ama keşke sağ olarak yakalansaydı dedim. Ertesi trajı yüksek bir ulusal gazetede manşet, Manyağa Bak. Sanki uçağı ben kaçırmışım" şeklinde konuştu.
Baydemir anılarını anlatırken gazeteciler'de anılarını gülüşmeler eşliğinde dinlerken, yapılan konuşmaların ardından Oturum başkanlığını Mücahit Ceylan'ın yaptığı, konuşmacı olarak'ta Turgay Olcayto ve Nurçay Türkoğlu'nun "Gazetecilikte Yeni Açılım" konusunda seminer verdiler. Eğitim semineri'nin 2 gün süreceği ve ardından katılan basın mensuplarına sertifika verileceği öğrenildi.