Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, 236 tutuksuz sanığın yargılandığı ve tüm sanıkların beraat ettiği Balyoz Davası'yla ilgili, kararı mahkemeye temyiz edeceğini belirten 'müddeti muhafaza' dilekçesi gönderdi. Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen dilekçeyi, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı adına Başsavcıvekili Mehmet Aydın gönderdi.
Başsavcıvekili Aydın imzalı dilekçede, beraat kararıyla ilgili olarak, "Usul ve yasaya aykırı hususları içermesi nedeniyle, kararın bozulması için temyiz yoluna gidilecektir. Gerekçeli kararın yazılmasından sonra, dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığımıza gönderilmesi kamu adına talep olunur" ifadeleri yer aldı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı adına başvuruda bulunan bir diğer Başsavcıvekili Abdurrahman Üşenmez de, karara ilişkin temyiz incelemesinde bulunulacağını belirterek, "Dava dosyasında temyiz incelemesinde bulunulacağından, gerekçeli kararın yazımından sonra dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığımıza gönderilmesi kamu adına talep olunur" dedi.
'Sanıklarının terfileri ve hak kayıplarının iadesi önünde engel oluşturacaktır'
Balyoz Davası'ndaki bazı sanıkların avukatı Hüseyin Ersöz, Başsavcılık'tan gönderilen dilekçenin kararın kesinleşmesini engelleyerek Balyoz sanıklarının mağduriyetlerinin devam etmesi anlamına geleceğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Mahkemeler tarafından verilen kararlar, 'görüldü' işlemi için Başsavcılığa gönderilir. Başsavcılık, eğer gerekçeli karar yazılmamışsa, 7 günlük temyiz süresini kaçırmamak için mahkemeye, teknik olarak temyiz dilekçesi anlamına gelen 'süre kesim' anlamına da gelen 'müddeti muhafaza' dilekçesi verir. Mahkeme gerekçeli kararı yazıp Başsavcılığa gönderdikten sonra, Başsavcılık temyiz talebinden feragat edebilir ya da gerekçeli temyiz dilekçesi sunar. Talep geri alınmadığı durumda ise dosya temyiz incelemesi için Yargıtay'a gönderilecektir. Başsavcılığın teknik olarak temyiz başvurusu anlamına gelen 'süre tutum' dilekçesi, karar kesinleşmesini engelleyeceği için, Balyoz sanıklarının terfileri ve hak kayıplarının iadesinin önünde engel oluşturacaktır. Bu da mağduriyetlerin devam etmesi anlamına gelir"