Yaşam

Başkentin merhamet eli

Kızılay, Ankara Dr. Naki Akkerman Aşevi'nde Ramazan ayı boyunca 1500 ihtiyaç sahibine sıcak yemek servisi yapıyor.

09 Eylül 2008 03:00

Kızılay Dr. Naki Akkerman Aşevi, 84 yıldır evine sıcak yemek götürmek isteyen ihtiyaç sahibi vatandaşlara hizmet veriyor. Günde 1500 kişilik sıcak yemek servisi yapan aşevinde tencereler, kuru gıda, kurban ve nakdi yardımda bulunan bağışçıların yardımlarıyla kaynıyor. Aşevine yemek almak için gelenler, burada gönüllü olarak da çalışıyor. Kimi zaman mutfağa girip sebze ayıklayan vatandaşlar, kimi zaman da servise yardım ediyor.

Yakın çevrede oturan yaklaşık 700 ailenin faydalandığı aşevinde, her gün 75 kilo bakliyat, 35 kilo et kullanılarak 2 çeşit yemek pişiriliyor. Tüm yemeği bir bağışçının karşıladığı günlerde, onun isteğine göre yemek çeşidi artabiliyor. Yoksul vatandaşlara, her gün kuru gıda kolileri ile taze et de dağıtılıyor. Aşevine gelemeyecek kadar ağır hasta olanların gıda kolileri evlerine kadar teslim ediliyor.

Aşevinde ramazanda 2-3 kat daha fazla yemek pişiriliyor ve seyyar mutfaklar aracılığıyla çevre ilçelerdeki vatandaşlara da sıcak yemek servisi yapılıyor. Ekmekten, sebzeye, etten, kuru erzağa kadar her türlü bağışın kabul edildiği aşevinde, isteyen vatandaşlar, o gün pişen yemeğin masraflarını karşılayarak yoksul sofralarına katkıda bulunabiliyorlar. 1500 kişilik 2 çeşit sıcak yemek ikramında bulunmak isteyenlerin bin YTL’lik bağışta bulunması gerekiyor.

Kızılay Ankara Şube Başkanı Ahmet Hizanlıoğlu, aşevinin, Kurtuluş Savaşı yıllarında askere sıcak yemek sağlamak için kurulduğunu belirtti. Anadolu’nun dört bir yanındaki vatandaşların dişinden

tırnağından arttırarak gönderdiği malzemelerin burada depolandığını ve cepheye iletildiğini anlatan Hizanlıoğlu, 1924’ten itibaren de Hilal-i Ahmer Ankara Şefkat Ocağı adıyla savaştan çıkan yoksul halka sıcak yemek dağıtımına başlandığını anlattı.

Aşevinin 84 yıldır 365 gün boyunca maddi durumu yetersiz kişilere hizmet verdiğini belirten Hizanlıoğlu, "Aşevimiz, Ankara halkının merhamet elidir. Kazanımız, bağışçılar sayesinde kaynıyor. Yoksul sofralarındaki bir tas sıcak yemekte tuzu bulunsun isteyenleri buraya bekliyoruz" diye konuştu.

Bu işin şefkat, yürek, vicdan ve merhametle yürüdüğüne dikkat çeken Hizanlıoğlu, aşevinin idare amiri Mustafa Tan’ın 30 yıldır ’hafta sonu, bayram tatili’ demeden çalıştığını anlattı. Tan’ın emekli olmasına rağmen, bağışçıların ’yoğun isteği’ üzerine görevine geri dönmek zorunda kaldığını belirten Hizanlıoğlu, "Burada ihtiyaç sahibi, gönüllü, personel, bağışçı el ele beraber pişirip, beraber yiyoruz. Aramızda sevgi ve saygıya dayanan bir ilişki var" dedi.