Başkakanlık Teftiş Kurulu'nun, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, muhaletefeti eleştirirken AKP'ye destek istediği 7 Haziran seçimleri öncesindeki mitinglerine savcılığın şikâyet üzerine başlattığı ön incelemeye karşı RTÜK'ten açıklama istediği ortaya çıktı.
Cumhuriyet'ten Fırat Kozok'un haberine göre, Erdoğan’ın haber kanallarından da canlı olarak yayınlanan propaganda konuşmaları üzerine muhalefet partilerinin Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) yaptıkları başvurmuş, ancak sonuç alamamıştı. RTÜK’ün muhalefet kontenjanından seçilen 4 üyesinin itirazlarından da sonuç alınamamıştı.
YSK’nin CHP’li Oğuz Oyan’ın başvurusuyla ilgili kararında, kurulun iki yargıç üyesi, yazdıkları karşı oy yazılarında, şu görüşleri dile getirmişlerdi:
“Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti olduğuna göre istisnasız herkesin kurallara uyma mecburiyeti vardır. Hiçbir kimseye kurallara uymama konusunda ayrıcalık tanınmamıştır. Cumhurbaşkanı’nın açık ve kapalı yer toplantıları ile toplu açılış törenlerinde, mitinglerde milletvekili genel seçimine yönelik olarak bazı siyasi parti ve kişileri doğrudan hedef alan söylem ve eleştirilerde bulunduğu ve bu suretle seçim sonuçlarını etkileyecek mahiyette propaganda konuşmaları yaptığı görülmektedir."
Teftiş Kurulu'nun yazısı
Cumhurbaşkanı'nın tarafsızlığına ilişkin tartışmalara atıf yapan içeren şikâyetler üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bir ön inceleme yürüttüğü, Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun RTÜK’e gönderdiği bir yazıyla ortaya çıktı.
Başbakanlık Teftiş Kurulu, RTÜK’e gönderdiği “gizli” ibareli yazıda, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 02/07/2015 tarihli dosya kapsamında bir ön inceleme yürüttüğü, bu konuda RTÜK’ün açıklamalarına gereksinim duyulduğu belirtildi. Teftiş Kurulu’nun yazısında şu ifadeler yer aldı:
“Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın söz konusu yazısı ve eki müşteki dilekçesinde özetle; 7 Haziran 2015 günü yapılan 25. Dönem Milletvekili Seçimi için 10 Mart 2015 tarihinde başlayan seçim süreci boyunca, Sn. Cumhurbaşkanının toplu açılış törenleri yaparak halka hitap ettiği, bu törenlerde iktidar partisi lehine ve muhalefet partileri aleyhine açıklamalarda bulunduğu, bu durumun anayasa ve yasalara, YSK’nin 236 sayılı kararı ile getirilen düzenleme ve yasaklamalara aykırı olduğu gibi YSK’nin 290 ve 291 sayılı kararıyla ortaya koyduğu radyo ve televizyon kuruluşlarının uyması gereken yayın ilkeleri ile yayınların denetimine ilişkin hükümlere de aykırı olduğu, buna rağmen Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Üyelerinin yayın ilkelerini ve yayın adaletini gözetmeyerek denetim görevinden kaçındıkları iddia edilmektedir. Bu itibarla, anılan C. Başsavcılığının söz konusu yazısı ve ekinde ileri sürülen iddialara ilişkin yazılı açıklamanızın, destekleyici bilgi ve belgeler eklenmek suretiyle, 7 gün içerisinde aşağıda belirtilen müfettişlik adresimize gönderilmesi hususunda, gereğini rica ederiz.”