24 Nisan tarihine yaklaşılırken Türkiye'nin Ermenistan sınırını açacağına dair huzursuzluğu artan Azerbaycan sonunda doğalgaz kozunu kullanacağı yönünde ciddi işaretler vermeye başladı.
Azerbaycan Meclis Başkanı Oktay Esedov da, oturumdaki konuşmasında, "Türkiye'nin, Ermenistan ile sınırlarını açması hiçbir zaman Türkiye'nin çıkarlarına uygun olmayacak, bu Azerbaycan'ın da yararına değildir. Biz buna karşıyız" dedi.
Ankara'ya ulaşan duyumlara göre Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, kendisiyle görüşen üçüncü taraflara, "Dağlık Karabağ'ın çözümü yönünde ciddi bir ilerleme sağlanmadan Türkiye, Ermenilerle anlaşmaya varırsa doğalgazı keseriz" mesajları verdi.
Referans gazetesinin haberine göre, şimdilerde Türk-Ermeni yakınlaşması nedeniyle Ortaasya doğalgazını Avrupa'ya taşıyacak olan Nabucco Projesi'nin suya düşeceği endişesi yaşanıyor. Zira Nabucco'yu dolduracak gazın ilk bölümünün Azerbaycan'dan gelmesi planlanıyor.
Geçen hafta Aliyev'in bu mesajını çok ciddiye almak gerektiğini gösteren bir gelişme yaşandı. Rus Gazprom şirketi ile Azerbaycan şirketi, uzun vadeli doğalgaz işbirliği için bir "mutabakat muhtırası" imzaladı. Mutabakat muhtırası, nihai anlaşma anlamına gelmez ama bu konjonktürde, Azerbaycan'ın "İstersem gider Ruslarla anlaşırım" şeklinde bir gözdağı anlamına gelir.
Türkiye ile Azerbaycan, Azeri gazının fiyatı konusunda uzun süredir pazarlık halindeler. Türkiye'nin Bakü-Tiflis- Erzurum hattından bir yıl boyunca bin metreküpü 120 dolardan doğalgaz almasını sağlayan anlaşmanın süresi dolduğundan bu yana, iki taraf fiyat konusunda bir türlü uzlaşmaya varamadı. Bunun en önemli nedeni, Türkiye'nin 350 dolar civarında olan uluslararası pazar fiyatlarından gaz almaya yanaşmak istememesi.
Nabucco nedeniyle doğalgazdaki egemen konumunun tehlikeye düşeceğinden korkan Rusya ise Azerilere "Tüm doğalgazınızı uluslararası pazar fiyatından alayım" diyor. Nitekim, 27 Mart'ta imzalanan muhtırayla Azerileri ikna yönünde yol kat etmiş görünüyor.
Aslında son Gürcü savaşı ile Rusların bölgedeki etkinliğini artırmasından gözü korkan Azerbaycan'ın çok da Rusya'yla anlaşmaya gönlü yok ancak son dönemde hız kazanan Ankara- Erivan yakınlaşması, Azerileri son derece kızdırmış durumda. Hükümet, özellikle de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Azeri basını tarafından her gün topa tutuluyor.
Ancak Türkiye 24 Nisan baskısı altında. Aslında Ermenilerle ilişkilerin adım adım normalleşmesine dönük bir takvim konusunda anlaşma üç aşağı beş yukarı sağlanmış durumda. İki tarafın ilk aşamada sadece paraf atacağı bir protokolden bahsediliyor. Protokolde, Dağlık Karabağ'daki çözüm sürecine ilişkin bir bölüm de var. Ancak bu bölüm Azerileri tatmin etmekten uzak. Türkiye'nin Dağlık Karabağ konusundaki baskısı karşısında ise Erivan geri adım atmıyor. Ermeni yönetimi, "24 Nisan öncesinde Türkiye nasılsa protokolü bu haliyle kabul eder" hesabında. ABD tarafı da uzlaşma bir an önce açıklansın istiyor ki, 24 Nisan'da Obama'nın elinde seçim sırasında verdiği tanıma sözünden dönmesinin haklı bir gerekçesi olsun.
Hükümet büyük bir açmazla karşı karşıya. 24 Nisan'dan önce uzlaşma açıklanmazsa Obama'nın "soykırım" ifadesini kullanma olasılığı güç kazanacak. Ancak 24 Nisan'dan önce açıklama yapılırsa bu kez Azeriler küstürülecek. Bunun en önemli sonuçlarından biri de Azerilerin Rusların kollarına itilip, Türkiye'nin enerji köprüsü konumunu güçlendirecek Nabucco'nun tehlikeye düşmesi olacak.
Obama yönetiminde 24 Nisan'a ilişkin ciddi bir sıkıntı var. Ancak, Obama'nın Türkiye'ye geldikten sonra ABD'ye geri dönüp soykırım deme ihtimali düşük. Zira bu, iki ülke ilişkilerine "çuval hadisesi"nden çok daha büyük darbe vurur. Bu açmazdan çıkmanın yolu, ABD'ye baskı yapıp Ermenileri Dağlık Karabağ konusunda adım atmaya zorlamaktan geçiyor.
'Türkiye'nin yararına olmaz'
Türkiye ile Ermenistan arasındaki sınırın açılması olasılığı Azerbaycan Milli Meclisi'nin bugünkü oturumunda gündeme geldi.
Yerel televizyon kanalı ANS'nin haberine göre, Meclis Başkanı Oktay Esedov, oturumdaki konuşmasında, "Türkiye'nin, Ermenistan ile sınırlarını açması hiçbir zaman Türkiye'nin çıkarlarına uygun olmayacak, bu Azerbaycan'ın da yararına değildir. Biz buna karşıyız" dedi.
Esedov, bu konunun, yakın bir zamanda iki ülke parlamento temsilcilerinin görüşmesinde ele alınacağını da belirtti.
Milletvekili İkbal Ağazade de, milletvekillerinden oluşan bir heyetin Türkiye'ye giderek oradaki yetkililerle görüşmesini ve Azerbaycan'ın bu konudaki tutumunu bildirmesini teklif etti.
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov da, Tiflis ziyareti sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Ermenistan'a bağlı güçlerin, Ermeni işgali altında bulunan Azerbaycan topraklarından çıkmadan sınırların açılmasının Azerbaycan'ın çıkarına olmayacağını söyledi.
Konuya ilişkin düşüncelerini Türk yetkililere aktardıklarını ifade eden Memmedyarov, "Doğrusunu söylemek gerekirse, Türk yetkililer de bu düşüncelerimizi onaylıyor" diye konuştu.
Öte yandan, Ermeni işgali altındaki Yukarı Karabağ ile ilgili sorunun barışçıl yollarla çözülmesinde arabuluculuk üstlenen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu eşbaşkanı Matthew Bryza (ABD), "Biz Türkiye-Ermenistan sınırının açılacağını ümit ediyoruz" dedi.
Bryza, Bakü'de gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin iyileşmesinin, Minsk Grubu'nun Karabağ sorununun çözümü yönündeki çalışmalarını da olumlu etkileyebileceğini kaydetti.
Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin kurulmasının olumlu bir adım olacağını belirten Bryza, "Azerbaycan da Türkiye gibi bizim yakın dostumuzdur. Azerbaycan'ın çıkarlarına ters olabilecek bir durumun oluşmasını hiç birimiz istemiyoruz" diye konuştu.
Temasları kapsamında Bryza, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafında da kabul edildi.