Gündem

AYM'nin Turhan Günay için verdiği hak ihlali kararının Sabuncu, Atalay ve Şık'a etkisi yokmuş!

Avukatlar, mahkemeye başvurarak tutuklu Cumhuriyetçiler için tahliye talep etmişti

17 Ocak 2018 09:20

Cumhuriyet davasına bakan İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi, Cumhuriyet Kitap eki Yayın Yönetmeni Turhan Günay hakkında Anayasa Mahkemesi’nin verdiği hak ihlali kararının, tutuklu Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, icra kurulu başkanı Akın Atalay ve muhabir Ahmet Şık için etkisi olmadığını yönünde karar verdi.

Cumhuriyet avukatları, AYM’nin Turhan Günay’ın Cumhuriyet davasındaki tutukluluğu ile anayasal haklarının ihlal edildiğine ilişkin karar vermesinin ardından, 12 Ocak’ta İstanbul 27 Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurarak, aynı dava kapsamında tutuklu bulunan Sabuncu, Atalay ve Şık’ın tahliye edilmelerini talep etmişti.

Avukatlar, başvuruda, dava kapsamında yargılanan diğer Cumhuriyet yazar ve yöneticilerinin başvurusunun Günay’ın başvurusu ile aynı kapsamda olduğu vurgulayarak, “Tutuklama kararları aynıdır, iddianame aynıdır, suçlamalar ve kanıt olarak dosyaya konulanlar aynıdır” demişti.

Talebi inceleyen mahkeme, bireysel başvuru kararlarında bireysel bir davaya ilişkin ihlal kararının objektif etkisinin olduğu yolunda mutlak bir bağlayıcı hükmün bulunmadığını iddia etti. Soyut ve somut norm denetimi ile bireysel başvuru sonucu verilen kararların etki ve bağlayıcılığının farklı olduğunu savundu. Yüksek mahkeme kararlarının genel hukuki bağlayıcılığı olduğunu belirten heyet, bireysel başvuru sonucunda verilen kararların sadece başvurucu yönünden etkili olacağını öne sürdü. Murat Sabuncu, Akın Atalay ve Ahmet Şık yönünden tutuklama koşullarında bir değişiklik oluşmadığını iddia eden heyet, aynı davada yargılanan Turhan Günay’ın hak ihlali kararının genişletici bir yorumla diğerlerine etkisi olmadığını ileri sürdü ve tahliye talebini oy çokluğu ile reddetti.

‘Tahliye edilmeliler’

Karara, üye hâkim Halit İçdemir ise muhalif kaldı. İçdemir, Sabuncu, Atalay ve Şık’ın tutuklulukta geçirdiği süre, sabit ikametgâh sahibi olmaları, tanıkların büyük ölçüde dinlenmiş olması, delillerin toplanmış olması ve delil karartma ihtimallerinin bulunmadığı gerekçeleriyle tahliye edilmeleri gerektiğini ifade etti. İçdemir, Cumhuriyet davasının 31 Ekim 2017 ve 25 Aralık 2017 tarihli iki celsesinde de tutukluluğun devamı kararlarına muhalif kalmıştı.